860
bu yıl bana göre pek parlak geçmeyen ve bir iki önemli takımı yenmemiz haricinde sonuç alamadığımız eurolig performansı sayesinde basketbola aşina olan neslin idolü olan antrenördür.
neymiş efendim bundan iki yıl önce küme düşüyormuşuz da, takımın başına oktay mahmuti gelince şaha kalkmışız da falan filan.
iddia ediyorum bundan iki yıl evvel, eğer ki o hatırlanmak istenmeyen forma değiştirme olayı patlak vermeseydi, okan çevik önderliğinde bu takım yine final oynayacaktı. o denli iyi basketbol oynuyorduk. cem akdağ ile de bu iyi basketbol sürüp gitti, niyeyse balık hafızalı fanboylar bu olup biteni hiç hatırlamadılar.
yahu bu takımı kendimi bildim bileli takip ediyorum, kimseler basketbol izlemezken dahi cine 5 lerde, süpersport kanallarında iki elim kanda olsa dahi hiçbir maçını kaçırmadan hem de. aksilik çıkıp da izleyemedeğim maçların istatistiklerini ve yorumlarını fanatik basket'ten öğrendiğim zamanları hatırlıyorum. o zamanlar galatasaray hakkında kimseler analiz yazmazdı gazetede ancak ben umutla her hafta alırdım, olur da basketbol takımımızı yorumlayan biri çıkar diye.
demem o ki ne kadar iyi antrenörler gördüm. nur germen'in efes serilerinden galip çıkarak bizi şampiyon yapışından tutun da aydan siyavuş'un bu takıma türkiye kupasını aldırdığı o müthiş ülkerspor maçını, murat didin'in oynattığı o güzelim basketbolu. erman kunter'in kısıtlı imkanlarla jason robert koch önderliğinde oynattığı yarı finalleri gördüm. koray mincinozlu ve halil üner gibi içimizden birilerinin yönettiği maçları heyecanla seyrettim ancak bu denli ateşli savunulan ve bu denli oyuna etkisi az, oyuncu seçimleri yanlış, dediğim dedik, çaldığım düdük olan, üstüne üstlük de profesyonelliği ön planda tutan bir antrenöre rastlamadım şimdiye kadar.
gayrı resmi bir bilgi olmakla birlikte şu anektodu paylaşmak istiyorum hedefi büyük olan galatasaraylılar ile; olympiakos'ta oynayan joey dorsey'i istanbul'a getiriyor galatasaray yönetimi devre arasında, ancak oktay mahmuti, benim pivota ihtiyacım yok diyerek istemiyor. o dorsey gidip olympiakos'un eurolig şampiyonluğunda önemli bir rol oynuyor. aldığı ücret aylık 20 bin dolardan 5 ay için 100 bin eder ki bu gayet makul bir ücrettir basketbol için. oktay mahmuti ise gidip boris savovic'i getiriyor ve sonuç ortada işte.
gel de çık işin içinden şimdi.
neymiş efendim bundan iki yıl önce küme düşüyormuşuz da, takımın başına oktay mahmuti gelince şaha kalkmışız da falan filan.
iddia ediyorum bundan iki yıl evvel, eğer ki o hatırlanmak istenmeyen forma değiştirme olayı patlak vermeseydi, okan çevik önderliğinde bu takım yine final oynayacaktı. o denli iyi basketbol oynuyorduk. cem akdağ ile de bu iyi basketbol sürüp gitti, niyeyse balık hafızalı fanboylar bu olup biteni hiç hatırlamadılar.
yahu bu takımı kendimi bildim bileli takip ediyorum, kimseler basketbol izlemezken dahi cine 5 lerde, süpersport kanallarında iki elim kanda olsa dahi hiçbir maçını kaçırmadan hem de. aksilik çıkıp da izleyemedeğim maçların istatistiklerini ve yorumlarını fanatik basket'ten öğrendiğim zamanları hatırlıyorum. o zamanlar galatasaray hakkında kimseler analiz yazmazdı gazetede ancak ben umutla her hafta alırdım, olur da basketbol takımımızı yorumlayan biri çıkar diye.
demem o ki ne kadar iyi antrenörler gördüm. nur germen'in efes serilerinden galip çıkarak bizi şampiyon yapışından tutun da aydan siyavuş'un bu takıma türkiye kupasını aldırdığı o müthiş ülkerspor maçını, murat didin'in oynattığı o güzelim basketbolu. erman kunter'in kısıtlı imkanlarla jason robert koch önderliğinde oynattığı yarı finalleri gördüm. koray mincinozlu ve halil üner gibi içimizden birilerinin yönettiği maçları heyecanla seyrettim ancak bu denli ateşli savunulan ve bu denli oyuna etkisi az, oyuncu seçimleri yanlış, dediğim dedik, çaldığım düdük olan, üstüne üstlük de profesyonelliği ön planda tutan bir antrenöre rastlamadım şimdiye kadar.
gayrı resmi bir bilgi olmakla birlikte şu anektodu paylaşmak istiyorum hedefi büyük olan galatasaraylılar ile; olympiakos'ta oynayan joey dorsey'i istanbul'a getiriyor galatasaray yönetimi devre arasında, ancak oktay mahmuti, benim pivota ihtiyacım yok diyerek istemiyor. o dorsey gidip olympiakos'un eurolig şampiyonluğunda önemli bir rol oynuyor. aldığı ücret aylık 20 bin dolardan 5 ay için 100 bin eder ki bu gayet makul bir ücrettir basketbol için. oktay mahmuti ise gidip boris savovic'i getiriyor ve sonuç ortada işte.
gel de çık işin içinden şimdi.