• 50
    bu belgeseli izlerken şunu düşündüm. sokakta görsem "şu tipe bak ne gıcık adam ya da kadın" diyeceğim tiplerin hep fenerli olması tesadüf mü acaba? hayatta negatif enerji aldığım, düşüncelerini mantıksız bulduğum, aynı ortamda bulunmak istemediğim insanların çoğunluğu fenerli.

    her ne kadar türkiye'de taraftarlar takımlara heterojen olarak dağılsa da ben aynı takımı tutanların benzer özellik gösterdiğini düşünüyorum. örneğin "1319 günde 11 çocuk yapılır." şuursuzluğuna ancak başarı için her yolu mübah gören ve başarısız olduğunda da sevmenin nasıl bir şey olduğunu bilmeyen bir fenerli düşebilir. aynı fenerlinin "fenerbahçenin hisse değeri bilmem ne kadar arttı.işte fenerbahçe büyüklüğü." diye övünmesi muhtemeldir.

    kendimi ait hissettiğim galatasaray camiasının bu maddi bakış açısının tam karşısında olduğunu söyleyebilirim. galatasaray büyüklüğünü transferden, paradan, hisse senedinden, bilmem ne yaylası tesislerinden almadı hiç bir zaman. galatasaray sevgiden beslendi. ne kadar çok kenetlendiyse o kadar başarılı oldu. başarısını ruhundan aldı.

    bu sevgi çemberinin bir halkası olmamızı sağladığın için yaşa galatasaray ve bunu bir kez daha hatırlattığın için teşekkürler eric.
App Store'dan indirin Google Play'den alın