• 118
    galatasaray taraftarının büyüklük yaparak ankaragücü'nü affettiği ve taraftarı ve futbolcusuna (dikkat yönetimine değil) sahip çıktığı maçtır. başta bana çok itici gelen bu detay tribünde kalbimi yumuşattı. sürü psikolojisi değil insanlık duygularıyla destek verdim. bu sebeple ultraslan'ı belkide yıllar sonra ilk kez tebrik ediyorum.

    ayrıca 58. dakika'ya gelene kadar olağan tribün temposuyla eğlenceli bir şekilde ilerleyen bir maç nasıl bir anda; şiddetli bir gürültüyle, şiddetli bir protestoyla ve taraftarın aylardır dolmuşluğunun etkisiyle şiddetli bir öfke seline dönüşür; bunun da çok güzel bir örneği sergilendi dün. beyaz mendil olayı, fenerbahçe'ye yapılan göndermeler, yönetime verilen mesaj ve lig tv'nin yanlı ve duruşsuz duruşuna koyulan tepki takdire şayandır. bu sebeple de yıllar sonra belki de ikinci kez ultraslan'ı tebrik ediyorum.

    benim için maçtan akılda kalanlar futbolun dışında bunlardı. futbol için ise söylenebilecek birşey zaten yok. zayıf bir ekip ve karşısında as kadroya nazaran zayıf bir galatasaray. eğlenceli ve güzel bir tempoda, kartsız, sakatlıksız ve hatasız bir maç. bunlar da seyirci için yeterli.

    son olarak tekrardan 58. dakikaya dönmek istiyorum. yiğit gökoğlan yerinde olmak isterdim. o sırada ne hissetti. diğer futbolcular arena ve taraftar profili itibariyle, birden çileden çıkan ve ortalığı cehenneme çeviren bir atmosfere çok şahit oldular bu sene. ancak o ilk defa yaşadı bunu. ne hissetti? iyi ki galatasaray'a geldim dedi mi? vay anasını lan dedi mi?
    işte benim için önemli olan bu.

    imkanı olupta maça gelmeyeneler için ise yineliyorum ki; söyleyebileceğim hiçbir şey yok.
App Store'dan indirin Google Play'den alın