2220
geçenlerde kendisi hakkında yazılmış bir yazıda ''gazı kaçmış kola'' benzetmesini okudum , aslında benimde aklımda olan fakat tam olarak adlandıramadığım durumu bence çok iyi özetleyen bir benzetme bu. fatih terim'i fatih terim yapan tüm kendine has özelliklerini sanki bunlar kötü birer huymuşcasına törpülemiş görüyoruz ekran başında kendisini . sizlere net, spesifik bir örnek veremem ama gs tv'den , röportajlardan vss çıkardığım sanki oyuncularla o içten , samimi havayı hala yakalayamamış görüyorum kendisini. gözlerinden okunan hırsından, her zaman kontrolun kendısınde olduğunu hıssettıren halinden, kendine özgü tarzıyla bizlerin de gördüğü fakat bir anlamda elimiz kolumuz bağlı olduğu için en fazla tweet ya da entry olarak yazdığımız düşünceleri çat çat milyonların önünde söylemesi, bunlar ilk anda aklıma gelenler fakat bunlar fatih terim'i fatih terim yapan özelikler., bu ayırt edici özeliklerin eriyip gitmesi fatih hoca'nın sıradanlaşmasına neden olacaktır.
fatih hoca'nın önemli özelliklerinden biri de mevcut kadrosundaki oyuncuları çok iyi tanıması, hakan şükür'ün juventus'a transferi sözkonusu olduğunda bir inönü deplasmanında hiç düşünmeden ümit davala'yı santrafora koymuş -- yanlış hatırlamıyorsam-- ümit o gece 2 gol atmıştı. tabi ki hocanın , ümit davala'yı çok eskilerden ümit milli takımdan beri tanıdığını ben de biliyorum şu andaki durumlarla pek örtüşmediğini de biliyorum fakat oyuncularını iyi tanımak , neler yapabileceğini bilmek ve bunu sahaya yansıtmak fatih hoca'nın dünyanın en iyileri arasına girmesinin nedenlerinden biriydi, bunu bir jenerasyonla sınırlamak , gelişimi hakkında malumatı olmadığı oyuncuları tanımak için çaba sarfetmemek , onlara karşı önyargılı olmak bu özelliğin sadece bir döneme ait , genele yayılmayan bir özellik olduğunu düşündürüyor.
culio ve stancu'nun başka takıma kiralanıp yerlerine riera ve sercan'nın alınması hoca adına tam anlamıyla fiyaskodur. 2 oyuncu takımdan gönderildiğinde herkesin ortak beklentisi bu 2 oyuncunun yerlerine daha yetenekli ve kendini kanıtlamış oyunculardı ( örneğin podolski , takıma kayılsaydı ve beklentilerin altında kalsaydı en azından biz kaliteyi yükseltmek için elimizden geleni yaptık denebilirdi) riera gibi sercan gibi takımın performansını yükseltmek bir yana aşağı çeken oyuncuların alınmasıyla, bir anlamda milli piyango bileti çekip büyük ikramiyenin sana çıkacağına inanmak gibi, ortadaki gerçeklerle uyuşmayan hatalar yapılmıştır. engin'i de bu kategoriye sokabiliriz fakatt kendisi sahada bulunduğu süre içinde en azından elinden geleni yapıyor , kötü de oynasa bir şeyler yapabilmek için çırpınıyor.culio ve stancu takımda kalabilseydi bugün puan olarak daha üstlerde olmamız yüksek olasılıktı.
rakip kim olursa olsun,ister mersin i.y olsun ister bjk ister de gaziantep olsun , organize atak sayısı neredeyse yok denecek kadar az. hucuma destek için sahada olan oyuncular aşırı durağan , hareketli,hızlı oyun oynanmıyor. çok iyi savunma yapıldığından değil , rakip oyuncuların aşırı beceriksizliği , muslera ve şansın yardımıyla gol yeilmedi son 3 maçta yoksa öyle çok iyi savunma yapıldığından değil.devre arasında santrfor alınacağı yönündeki haberler daha da umutsuzluğa düşmeme neden oluyor , malum ara olmasaydı neredeyse devre arası olacaktı fakat daha takım içindeki yanlışları teşhis konusunda bile burunlara kötü kokular geliyor.kazım, engin, riera'nın önüne dünyanın en iyi tek oynayabilecek santrforunu da getirseniz işler bundan pek farklı olmaz. oyunu defans hattından kurabilecek , oyunu doğru okuyabilecek alanı doğru zamanlarla daraltıp ,oyunu rakip sahaya yıkacak kalitede defans hattına sahip olmazsanız selçuk - melo ikilisini de gerçekten faydalı olmasını sağlayamazsınız. gol atamıyoruz öyleyse bizim santrfora ihtiyacımız vardır herhalde gibi sığ ve yüzeysel yaklaşımlarla bu denli büyük camialar yönetilmemeli. en kısa sürede doğru adımların atılması dileğiyle...
fatih hoca'nın önemli özelliklerinden biri de mevcut kadrosundaki oyuncuları çok iyi tanıması, hakan şükür'ün juventus'a transferi sözkonusu olduğunda bir inönü deplasmanında hiç düşünmeden ümit davala'yı santrafora koymuş -- yanlış hatırlamıyorsam-- ümit o gece 2 gol atmıştı. tabi ki hocanın , ümit davala'yı çok eskilerden ümit milli takımdan beri tanıdığını ben de biliyorum şu andaki durumlarla pek örtüşmediğini de biliyorum fakat oyuncularını iyi tanımak , neler yapabileceğini bilmek ve bunu sahaya yansıtmak fatih hoca'nın dünyanın en iyileri arasına girmesinin nedenlerinden biriydi, bunu bir jenerasyonla sınırlamak , gelişimi hakkında malumatı olmadığı oyuncuları tanımak için çaba sarfetmemek , onlara karşı önyargılı olmak bu özelliğin sadece bir döneme ait , genele yayılmayan bir özellik olduğunu düşündürüyor.
culio ve stancu'nun başka takıma kiralanıp yerlerine riera ve sercan'nın alınması hoca adına tam anlamıyla fiyaskodur. 2 oyuncu takımdan gönderildiğinde herkesin ortak beklentisi bu 2 oyuncunun yerlerine daha yetenekli ve kendini kanıtlamış oyunculardı ( örneğin podolski , takıma kayılsaydı ve beklentilerin altında kalsaydı en azından biz kaliteyi yükseltmek için elimizden geleni yaptık denebilirdi) riera gibi sercan gibi takımın performansını yükseltmek bir yana aşağı çeken oyuncuların alınmasıyla, bir anlamda milli piyango bileti çekip büyük ikramiyenin sana çıkacağına inanmak gibi, ortadaki gerçeklerle uyuşmayan hatalar yapılmıştır. engin'i de bu kategoriye sokabiliriz fakatt kendisi sahada bulunduğu süre içinde en azından elinden geleni yapıyor , kötü de oynasa bir şeyler yapabilmek için çırpınıyor.culio ve stancu takımda kalabilseydi bugün puan olarak daha üstlerde olmamız yüksek olasılıktı.
rakip kim olursa olsun,ister mersin i.y olsun ister bjk ister de gaziantep olsun , organize atak sayısı neredeyse yok denecek kadar az. hucuma destek için sahada olan oyuncular aşırı durağan , hareketli,hızlı oyun oynanmıyor. çok iyi savunma yapıldığından değil , rakip oyuncuların aşırı beceriksizliği , muslera ve şansın yardımıyla gol yeilmedi son 3 maçta yoksa öyle çok iyi savunma yapıldığından değil.devre arasında santrfor alınacağı yönündeki haberler daha da umutsuzluğa düşmeme neden oluyor , malum ara olmasaydı neredeyse devre arası olacaktı fakat daha takım içindeki yanlışları teşhis konusunda bile burunlara kötü kokular geliyor.kazım, engin, riera'nın önüne dünyanın en iyi tek oynayabilecek santrforunu da getirseniz işler bundan pek farklı olmaz. oyunu defans hattından kurabilecek , oyunu doğru okuyabilecek alanı doğru zamanlarla daraltıp ,oyunu rakip sahaya yıkacak kalitede defans hattına sahip olmazsanız selçuk - melo ikilisini de gerçekten faydalı olmasını sağlayamazsınız. gol atamıyoruz öyleyse bizim santrfora ihtiyacımız vardır herhalde gibi sığ ve yüzeysel yaklaşımlarla bu denli büyük camialar yönetilmemeli. en kısa sürede doğru adımların atılması dileğiyle...
