galatasaray futbol takımı altyapısı

her anlamda acilen bir format atılmalıdır altyapımıza. tabi bu formatı atarken elinizde eskisinin yerine yapabileceklerinizle ilgili bir plan ve organizasyon şeması olmalı. peki nedir bu plan? öncelikle ciddi bir altyapı hamlesinden bahsediyorsak; yani uluslararası geçerliliği olan, uluslararası sporcular yetiştiren bir altyapıysa hedefimiz öncelikle tesisleşme konusunda en mükemmele ulaşılmalı ki şuan floryada böyle bir tesisleşmenin mümkün olacağını düşünmüyorum. büyükçekmece arazisi üzerine kurulacak altyapı tesisleri bence olayın en az yüzde 50'si demektir ki kulübün bu yönde bir planı olduğunu biliyoruz eski ve yeni yönetime bakarak. daha sonraki yol bir ekolün ya da bir okulun inşaasında geçiyor. açalım. öncelikle altyapı hocalarının eğitimi konusunda bu konuda bilgi ve tecrübesi tartışılmayacak insanlara görev verilmeli jan derks örneğinde olduğu gibi. eğitimli ve nitelikli sporcular yetiştirmek eğitimli ve nitelikli hocaların işidir çünkü. daha sonra her yaş grubunda a takım hocasının fikrini alarak ki şuan o kişi terim ve kulübün genel felsefesiyle örtüşecek bir oyun formatı belirlenip minik takımdan paf takıma kadar beyin yıkarmışcasına bu sistemi öğretmek lazım barçanın 4-3-3 ü gibi. yani her yaş kategorisinde farklı bir diziliş oyuncularda büyük kafa karışıklığına yol açıyor ve malesef altyapıdan çıkan oyuncularda oyun bilgisi,pozisyon bilgisi ve taktik esneklik sorunu oluyor. oyuncuların yeteneğine katılacak olan sadece taktiği veya pas tercihlerini öğretmek değil aynı zamanda fiziksel olarak da bütün oyuncular en ince ayrıntısına kadar dikkatle takip edilmeli,fizik antrenmalarına büyük önem verilmeli ve beslenmeleri en uygun rotaya sokulmalıdır. bunun dışında her yaş grubuna ingilizce eğitim verilip yarın avrupada maça çıkıldığında derdini düzgün bir ingilizceyle anlatabilme yetisi kazandırılmalı, maç sonu röpörtajlar için veya galatasaray'ın temsil edildiği herhangi bi ortam için diksiyon eğitimi öncelikler arasında olmalıdır. yani ekrana çıktığında 2-3 cümleyi akıcı bi şekilde söylemekten aciz oyuncular görmeyelim altyapıdan yetişenler arasında. oyun zekasına müthiş katkı yapabileceğini düşündüğüm bir başka aktivite de satranç ve bu oyun galatasaraylı miniklerden başlanıp öğretilmeli ve böylece oyuncunun farklı oyun formasyonlarına geçişlerde veya oyun içi geçişlerde (rotasyon) performans da (pas dağıtımı vs) son derece önemlidir. ve son olarak bu aslan parçalarına galatasaray tarihi kesinlikle ama kesinlikle bir tarih dersi gibi anlatılmalı,öğretilmeli ve yaşatılmalı. anlattığım bu sistem bugün geçmemiz gereken bir sistem ve bu sistemin kuruluşundan 10 sene sonra galatasarayımız bugün barçanın topladığı meyveleri mükemmek bir şekilde toplar. bütün branşlar için bu böyledir ve bence asıl başarı budur.

aylar sonra gelen edit : yazım