3033
yeniden yapılanarak türkiye'nin en büyüğü olma iddiasını bırakmıştır. kendisini başarılı göstermek isteyen ve istifa etmeyi bilmeyen başkanı bunu taraftarına söyleyemiyor; fakat yavaş yavaş bazı "mantıklı" taraftar bunu görmeye başladı.
çünkü yabancı kotasını dolduran bir kalecinin saçma sapan bir şekilde yediği gol, "henüz dil bilmiyor, defans o topu nasıl kaçırdı, kaleciye sabredelim, diğer kovalarımızdan daha iyi çıkacak, mondragon vs. de böyle goller yerdi..." şeklinde savunuluyor.
çünkü hedef küçülten adnan sezgin, "görev adamı, para savurmuyor, galatasaray'ın menfaatlerini koruyor..." şeklinde savunuluyor.
çünkü hedef küçülten adnan polat, "maddi durumu düzeltti, şerefimizi kurtardı..." şeklinde savunuluyor.
çünkü hagi, "bam'ı bir şekilde kesti, diğer kazmaları da kesecek, kupalar geliyor..." şeklinde savunuluyor. (barış sakat, ayhan cezalı, yenik giderken mustafa'yı da oyuna alamazdı hagi. cezalar ve sakatlıklar bitince, hepsi bir şekilde sahada olacaktır.)
ama gerçeklere gelecek olursak:
zapata transfer edilecek kaliteli bir yabancı kaleci mi? değil.
servet hocasına ihanet ettikten sonra kaptan yapılmalı mı? hayır.
sürekli sakatlanan gökhan zan niye bu takımdan para kazanıyor? belli değil.
kenardaki insua, yabancı kısıtlaması da yokken neden hakan balta'yı kesemiyor? belli değil.
keita şerefsiz, misimovic umursamaz, elano ruhsuzsa barış ve mustafa galatasaray'a yakışıyor mu? hayır.
bırakın şampiyonlar ligini, avrupa ligine bile katılamayacak olan takım benim gözümde dibe batmıştır. ama benim gibiler mantıksız düşünüyorsa, sabır yemini edenler de "bu hafta antepe kaybettik ama haftaya bucayı yenerek çıkışa başlarız." diyerek bucayı dişimize göre bir rakip olarak göstermeye çalışıyor. adını koyalım o zaman hagi'nin dediği gibi: "antep karşısında bir puan güzel olurdu, fakat haftaya buca karşısında daha güzel bir futbol ortaya koyacağız."
çünkü yabancı kotasını dolduran bir kalecinin saçma sapan bir şekilde yediği gol, "henüz dil bilmiyor, defans o topu nasıl kaçırdı, kaleciye sabredelim, diğer kovalarımızdan daha iyi çıkacak, mondragon vs. de böyle goller yerdi..." şeklinde savunuluyor.
çünkü hedef küçülten adnan sezgin, "görev adamı, para savurmuyor, galatasaray'ın menfaatlerini koruyor..." şeklinde savunuluyor.
çünkü hedef küçülten adnan polat, "maddi durumu düzeltti, şerefimizi kurtardı..." şeklinde savunuluyor.
çünkü hagi, "bam'ı bir şekilde kesti, diğer kazmaları da kesecek, kupalar geliyor..." şeklinde savunuluyor. (barış sakat, ayhan cezalı, yenik giderken mustafa'yı da oyuna alamazdı hagi. cezalar ve sakatlıklar bitince, hepsi bir şekilde sahada olacaktır.)
ama gerçeklere gelecek olursak:
zapata transfer edilecek kaliteli bir yabancı kaleci mi? değil.
servet hocasına ihanet ettikten sonra kaptan yapılmalı mı? hayır.
sürekli sakatlanan gökhan zan niye bu takımdan para kazanıyor? belli değil.
kenardaki insua, yabancı kısıtlaması da yokken neden hakan balta'yı kesemiyor? belli değil.
keita şerefsiz, misimovic umursamaz, elano ruhsuzsa barış ve mustafa galatasaray'a yakışıyor mu? hayır.
bırakın şampiyonlar ligini, avrupa ligine bile katılamayacak olan takım benim gözümde dibe batmıştır. ama benim gibiler mantıksız düşünüyorsa, sabır yemini edenler de "bu hafta antepe kaybettik ama haftaya bucayı yenerek çıkışa başlarız." diyerek bucayı dişimize göre bir rakip olarak göstermeye çalışıyor. adını koyalım o zaman hagi'nin dediği gibi: "antep karşısında bir puan güzel olurdu, fakat haftaya buca karşısında daha güzel bir futbol ortaya koyacağız."