173
uzun zamandır hiç bu kadar heyecanlanmamıştım bi maçtan önce. başlangıç olacaktı;biliyordum. saat 12 civarında maç için hazır oluyorum. maçı evde izlicem hatta tek başıma izlicem ama güzel giyiniyorum,süsleniyorum filan.saçım başım da tamam.nasılsa ağlamıcam diye rahatça sürüyorum göz kalemini,rimeli.ağlamıcam biliyorum çünkü.kaybetmicez ki ağlayayım. zafer gözyaşı içinse erken.kendimi iyi hissediyorum çünkü kazanıcaz maçı biliyorum.maç sonrası için hayaller de tamam.ama maç başladı ve maç bitmiş. nasıl bitti bilmiyorum. bitmiş sadece bunu biliyorum. beraberinde bir şeyleri bitirerek.
ayhan kırmızı kart gördüğü anda maçı,televizyonu,ışıkları filan kapattım formamı çıkardım ve ona ağladım. formama ağladım,maçtan saatler önce bu formayla izlediğim hiçbir maçı kaybetmedik diye umutla giyişim geldi aklıma ve o formanın bir daha benim içim umut olmayacağı. dua ettim bir mucize olsun o beklenen ruh geri gelsin o beklediğimiz ruhun dönüş maçı olsun istedim.o mucizeye şahitlik etmediğim için kendime küfretme ihtimalim için dua ettim. ilk gole kadar; o kadar eminim ki. iyi oynuyorduk, oynamıyorduk belki de ama kazanacaktık, bu maçı kazanabilecek kadar oynuyorduk. inanıyordum kazanacaktık, rakip sahadaydık pres yapıyorduk az pas hatası yapıyorduk ve oynuyorduk. emre,insua ikilisinin solda yaptıklarını hayranlıkla izledim.iyi oynuyorduk atacaktık,kazanacaktık.umut vardı.kimse beğenmemiş ama benim beğendiklerimi. hangi maçı izledim ya da görmek istediklerimi mi gördüm maçta bilmiyorum.dakika 35 civarı saha dumanla kaplandı,bursalılardır dedim küfür ettim saçma sapan bir gol yicez şimdi bunun yüzünden dedim ama futbolcular birbirini görebiliyordur sorun olmaz dedim ki onu da galatasaraylılar yapmış. neyse dumanla ilgili mi ilgisiz mi bilmem ilk gol geldi. ofsayt olan ve elle atılmış bir gol. çevirebilirdik.neydi ki 1-0 galatasaray çevirirdi maçları. çeviririr-di yani. hem ikinci yarı stancu girecekti ve gerçek bir forvetimiz olacaktı sahada.ilk yarının son dakikası. serbest vuruş kazanıyor bursa. insua'yı hatırlıyorum, topu rakibin ayağına yolluyor serbest vuruşu kullansın diye. top kullanılacak ve ilk yarı bitecek. ikinci yarı çok ama çok güzel şeyler olacak ki ufuk. ufuk hem kendini hem bizi bitiriyor. kötü bir şey çıkmıyor ağzımdan yapma be oğlum diyorum sadece. yapma be oğlum!yakışmıyor çünkü ufuk'a o gol. yakışmıyor benim 10 sene daha galatasaray kalesinde görmek istediğim adama. ufuk diz çöküyor ben de çöküyorum. ah be oğlum. santrası bile yapılmıyor golün. bizimkiler gidiyor soyunma odasına,ne oldu diyorum.idrak edemiyorum ki o topu kim attı, nerden geldi o top. sonradan görüyorum ki vederson orta saha çizgisinin hemen önünden öylesine vurmuş. öylesine değil belki de ama vurmuş. ve ufuk o golü yemiş. ah be oğlum. golü atmadı vederson ufuk yedi. ah be oğlum. ama olsun geçen sene 2-0 dan 3-2 çevirdiğimiz antalya maçı geliyor. bu sene hiç gitmedi zaten aklımdan bu maç.bundan önceki 8 mağlubiyetimizin tamamında antalya maçı var diyorum çeviririz diyorum ama olmuyor hiçbirinde. ama bu sefer olacak biliyorum. hagi var hagi'm var. imkansızları mümkünatsızları olura çevirmedik mi biz onunla en kötü zamanda. yine olacak bu sefer olacak. ikinci yarı başlıyor tek hatırladığım mustafa sarp'ın rakip ceza alanının hemen önünde rezil oluşu. ayhan kırmızıyı görüyor ve bitiyor benim için maç. ayhansız ya da 10 kişi maçı çeviremeyecek olduğumuzdan mı bitiyor hayır. yük ağır geliyor ve bitiriyorum o maçı. ağır gelen galatasarayın üzüntüsü filan değil. umutlarımı taşıyamıyorum. biliyorum ki o maçı 90+ da dahi olsa 2-0dan 3-2ye getirme ihtimalimize sonuna kadar inanıcam. maçı kapatınca diyorum ki hagi nolur maç sonu iyi olucak,yapıcaz,iyiye gidiyoruz deme. çünkü inanırım diyorum. hagi maç sonu bunları diyor ve ben yine inanıyorum.inanırım çünkü. söyleyen hagi çünkü. takımımızın ne kadar kötü oynadığını anlatacak kimseyi dinlemedim tv'de. haberlerden köşe bucak kaçtım.hiçbir yorumcuyu dinlemedim,dinlemicem de. bu başlıktaki maç sonu yazılarının hiçbirini okumadım. benim galatasarayım iyi oynadı çünkü. benim galatasaray'ım kazanabilirdi çünkü.aksine inanmıcam çünkü hiçbir şekilde. takımımdaki herkesin elinden geleni yaptığına inanmak istiyorum.benim galatasaray'ım da öyle olur çünkü. öyle olmaz mı? beni kimse ikna edemez çünkü takımımın kötü olduğuna.hagi'nin tercihleri için yanlış diyeceklerin söyleyecekleri yanlış çünkü. benim galatasaray'ım olduğu yerde rahat değil çünkü. biliyorum ki benim gibi üzülen birileri daha var. gözyaşı döken tek ben değilim. biliyorum ki hagi gece uyuyamayacak.biliyorum ki bir kez daha huysuz olacak. bunun bir kez daha olmasından rahatsız olan tek kişi değilim çünkü biliyorum.
ayhan kırmızı kart gördüğü anda maçı,televizyonu,ışıkları filan kapattım formamı çıkardım ve ona ağladım. formama ağladım,maçtan saatler önce bu formayla izlediğim hiçbir maçı kaybetmedik diye umutla giyişim geldi aklıma ve o formanın bir daha benim içim umut olmayacağı. dua ettim bir mucize olsun o beklenen ruh geri gelsin o beklediğimiz ruhun dönüş maçı olsun istedim.o mucizeye şahitlik etmediğim için kendime küfretme ihtimalim için dua ettim. ilk gole kadar; o kadar eminim ki. iyi oynuyorduk, oynamıyorduk belki de ama kazanacaktık, bu maçı kazanabilecek kadar oynuyorduk. inanıyordum kazanacaktık, rakip sahadaydık pres yapıyorduk az pas hatası yapıyorduk ve oynuyorduk. emre,insua ikilisinin solda yaptıklarını hayranlıkla izledim.iyi oynuyorduk atacaktık,kazanacaktık.umut vardı.kimse beğenmemiş ama benim beğendiklerimi. hangi maçı izledim ya da görmek istediklerimi mi gördüm maçta bilmiyorum.dakika 35 civarı saha dumanla kaplandı,bursalılardır dedim küfür ettim saçma sapan bir gol yicez şimdi bunun yüzünden dedim ama futbolcular birbirini görebiliyordur sorun olmaz dedim ki onu da galatasaraylılar yapmış. neyse dumanla ilgili mi ilgisiz mi bilmem ilk gol geldi. ofsayt olan ve elle atılmış bir gol. çevirebilirdik.neydi ki 1-0 galatasaray çevirirdi maçları. çeviririr-di yani. hem ikinci yarı stancu girecekti ve gerçek bir forvetimiz olacaktı sahada.ilk yarının son dakikası. serbest vuruş kazanıyor bursa. insua'yı hatırlıyorum, topu rakibin ayağına yolluyor serbest vuruşu kullansın diye. top kullanılacak ve ilk yarı bitecek. ikinci yarı çok ama çok güzel şeyler olacak ki ufuk. ufuk hem kendini hem bizi bitiriyor. kötü bir şey çıkmıyor ağzımdan yapma be oğlum diyorum sadece. yapma be oğlum!yakışmıyor çünkü ufuk'a o gol. yakışmıyor benim 10 sene daha galatasaray kalesinde görmek istediğim adama. ufuk diz çöküyor ben de çöküyorum. ah be oğlum. santrası bile yapılmıyor golün. bizimkiler gidiyor soyunma odasına,ne oldu diyorum.idrak edemiyorum ki o topu kim attı, nerden geldi o top. sonradan görüyorum ki vederson orta saha çizgisinin hemen önünden öylesine vurmuş. öylesine değil belki de ama vurmuş. ve ufuk o golü yemiş. ah be oğlum. golü atmadı vederson ufuk yedi. ah be oğlum. ama olsun geçen sene 2-0 dan 3-2 çevirdiğimiz antalya maçı geliyor. bu sene hiç gitmedi zaten aklımdan bu maç.bundan önceki 8 mağlubiyetimizin tamamında antalya maçı var diyorum çeviririz diyorum ama olmuyor hiçbirinde. ama bu sefer olacak biliyorum. hagi var hagi'm var. imkansızları mümkünatsızları olura çevirmedik mi biz onunla en kötü zamanda. yine olacak bu sefer olacak. ikinci yarı başlıyor tek hatırladığım mustafa sarp'ın rakip ceza alanının hemen önünde rezil oluşu. ayhan kırmızıyı görüyor ve bitiyor benim için maç. ayhansız ya da 10 kişi maçı çeviremeyecek olduğumuzdan mı bitiyor hayır. yük ağır geliyor ve bitiriyorum o maçı. ağır gelen galatasarayın üzüntüsü filan değil. umutlarımı taşıyamıyorum. biliyorum ki o maçı 90+ da dahi olsa 2-0dan 3-2ye getirme ihtimalimize sonuna kadar inanıcam. maçı kapatınca diyorum ki hagi nolur maç sonu iyi olucak,yapıcaz,iyiye gidiyoruz deme. çünkü inanırım diyorum. hagi maç sonu bunları diyor ve ben yine inanıyorum.inanırım çünkü. söyleyen hagi çünkü. takımımızın ne kadar kötü oynadığını anlatacak kimseyi dinlemedim tv'de. haberlerden köşe bucak kaçtım.hiçbir yorumcuyu dinlemedim,dinlemicem de. bu başlıktaki maç sonu yazılarının hiçbirini okumadım. benim galatasarayım iyi oynadı çünkü. benim galatasaray'ım kazanabilirdi çünkü.aksine inanmıcam çünkü hiçbir şekilde. takımımdaki herkesin elinden geleni yaptığına inanmak istiyorum.benim galatasaray'ım da öyle olur çünkü. öyle olmaz mı? beni kimse ikna edemez çünkü takımımın kötü olduğuna.hagi'nin tercihleri için yanlış diyeceklerin söyleyecekleri yanlış çünkü. benim galatasaray'ım olduğu yerde rahat değil çünkü. biliyorum ki benim gibi üzülen birileri daha var. gözyaşı döken tek ben değilim. biliyorum ki hagi gece uyuyamayacak.biliyorum ki bir kez daha huysuz olacak. bunun bir kez daha olmasından rahatsız olan tek kişi değilim çünkü biliyorum.