145
tarih 3 temmuz 1998
fransa 98'de inanılmaz bir gerçek ortaya çıktı kaleci mondrogan, türk asıllı olduğunu açıkladı. diğer adının da ali olduğunu belirten mondrogan dedelerinin osmanlı zamanında göç ettiğini söyledi
beckenbauer'in "dünya'nın en iyi kalecisi" olarak gösterdiği mondrogan'la röportaj yapmak için kolombiya kampına gittiğimde inanılmaz bir gerçekle karşılaştım. ünlü file bekçisi, "ben de türk'üm" dedi ve ekledi: "osmanlı imparatorluğu döneminde dedemiz gemiyle güney amerika'ya gelmiş. benim annemin adı vasfiye'dir"
uzun adının ferit camilo mondrogan ali olduğunu açıklayan kolombiya milli takımı'nın kalecisi, "okulda arkadaşlarım el turco derlerdi. şimdi takım arkadaşlarım da bana türk gibi derler. ben de bununla gurur duydum. türkiye'yi hiç görmedim, bilmiyorum. ama türklüğümle gurur duyuyorum" ifadelerini kullandı
mondrogan bir gün istanbul'u göreceğini söyledi ve "yaşım daha genç, ileride türkiye'ye gideceğim" dedi. annesinden türkler'le ilgili çok şeyler duyduğunu belirten kolombiya milli takımı'nın file bekçisi, "dünya kupası'nda türk milli takımı'nın da olmasını isterdim. bir gün istanbul'a geleceğim" diye konuştu
on gün öncesiydi. imparator franz beckenbauer'in şu sözleri çok ilgimi çekmişti: "dünya'nın en iyi kalecisi kolombiyalı mondoragon'dur."
ben de bu kaleciyle röportaj yapmak için isare'de cagnes surmer isimli şirin bir tatil kasabasına gittim. önce polis kontrolünden geçtik. sonra da kolombiya milli takımı'nın kamp yaptığı motele girdim. mondoragon'a röportaj yapmak istediğimi ileterek, randevu istedim.
15 - 20 dakika sonra 1.93 boyundaki ünlü file bekçisi yanımdaydı. "türk" olduğumu söyledim. şaşırdı, gülümsedi, inanılmaz bir gerçeği açıkladı: "ben de türk'üm." çok şaşırdığımı görünce de anlatmaya başladı:
"osmanlı imparatorluğu döneminde dedemiz gemiyle güney amerika'ya gelmiş. benim annemin adı vasfiye'dir. 26 yıl önce bana türklük mirası aldığını ve bununla gurur duyduğunu söylemişti."
sonra fransızlar'ın o'nun için söylediği "türk gibi kararlı ve inatçı" sözü alkıma geldi. demek ki nedeni buymuş. sohbet koyulaştı, samimi bir havaya büründü. devam etti:
"bana okulda arkadaşlarım el turco derlerdi. şimdi takım arkadaşlarım da bana türk gibi derler. ben de bununla gurur duydum. türkiye'yi hiç görmedim, bilmiyorum. ama içimdeki duygu bu."
arjantin'e 23 yaşında iken transfer olmuş ve kolombiya'dan ayrılmış. ındepente'de oynarken, 1995 yılında ünlü teknik direktör menotti ile tanışmış. o'ndan ve diğer iki antrenör gomez ile maturana kendisini çok etkilemiş. "onlarla bugünlere geldim" diye konuşuyor.
sözü yine türkiye'ye getiriyor.
kendi adının aslında ferit camilo mondoragon ali olduğunu söylüyor. istanbul'un adını çok duymuş ama görmemiş. "bir gün göreceğim. şu anda yaşım genç. ileride istanbul'a gideceğim. annemden türklerle ilgili çok şeyler duydum. bunları yerinde göreceğim" diyor.
konuşmamızın sonunda ayrılık vakti geliyor. vedalaşıyoruz. son sözlerini söylüyor:"
"dünya kupası'nda türk milli takımı'nı da görmek isterdim. bir gün türkiye'ye geleceğim. o zaman da görüşelim."
fransa 98'de inanılmaz bir gerçek ortaya çıktı kaleci mondrogan, türk asıllı olduğunu açıkladı. diğer adının da ali olduğunu belirten mondrogan dedelerinin osmanlı zamanında göç ettiğini söyledi
beckenbauer'in "dünya'nın en iyi kalecisi" olarak gösterdiği mondrogan'la röportaj yapmak için kolombiya kampına gittiğimde inanılmaz bir gerçekle karşılaştım. ünlü file bekçisi, "ben de türk'üm" dedi ve ekledi: "osmanlı imparatorluğu döneminde dedemiz gemiyle güney amerika'ya gelmiş. benim annemin adı vasfiye'dir"
uzun adının ferit camilo mondrogan ali olduğunu açıklayan kolombiya milli takımı'nın kalecisi, "okulda arkadaşlarım el turco derlerdi. şimdi takım arkadaşlarım da bana türk gibi derler. ben de bununla gurur duydum. türkiye'yi hiç görmedim, bilmiyorum. ama türklüğümle gurur duyuyorum" ifadelerini kullandı
mondrogan bir gün istanbul'u göreceğini söyledi ve "yaşım daha genç, ileride türkiye'ye gideceğim" dedi. annesinden türkler'le ilgili çok şeyler duyduğunu belirten kolombiya milli takımı'nın file bekçisi, "dünya kupası'nda türk milli takımı'nın da olmasını isterdim. bir gün istanbul'a geleceğim" diye konuştu
on gün öncesiydi. imparator franz beckenbauer'in şu sözleri çok ilgimi çekmişti: "dünya'nın en iyi kalecisi kolombiyalı mondoragon'dur."
ben de bu kaleciyle röportaj yapmak için isare'de cagnes surmer isimli şirin bir tatil kasabasına gittim. önce polis kontrolünden geçtik. sonra da kolombiya milli takımı'nın kamp yaptığı motele girdim. mondoragon'a röportaj yapmak istediğimi ileterek, randevu istedim.
15 - 20 dakika sonra 1.93 boyundaki ünlü file bekçisi yanımdaydı. "türk" olduğumu söyledim. şaşırdı, gülümsedi, inanılmaz bir gerçeği açıkladı: "ben de türk'üm." çok şaşırdığımı görünce de anlatmaya başladı:
"osmanlı imparatorluğu döneminde dedemiz gemiyle güney amerika'ya gelmiş. benim annemin adı vasfiye'dir. 26 yıl önce bana türklük mirası aldığını ve bununla gurur duyduğunu söylemişti."
sonra fransızlar'ın o'nun için söylediği "türk gibi kararlı ve inatçı" sözü alkıma geldi. demek ki nedeni buymuş. sohbet koyulaştı, samimi bir havaya büründü. devam etti:
"bana okulda arkadaşlarım el turco derlerdi. şimdi takım arkadaşlarım da bana türk gibi derler. ben de bununla gurur duydum. türkiye'yi hiç görmedim, bilmiyorum. ama içimdeki duygu bu."
arjantin'e 23 yaşında iken transfer olmuş ve kolombiya'dan ayrılmış. ındepente'de oynarken, 1995 yılında ünlü teknik direktör menotti ile tanışmış. o'ndan ve diğer iki antrenör gomez ile maturana kendisini çok etkilemiş. "onlarla bugünlere geldim" diye konuşuyor.
sözü yine türkiye'ye getiriyor.
kendi adının aslında ferit camilo mondoragon ali olduğunu söylüyor. istanbul'un adını çok duymuş ama görmemiş. "bir gün göreceğim. şu anda yaşım genç. ileride istanbul'a gideceğim. annemden türklerle ilgili çok şeyler duydum. bunları yerinde göreceğim" diyor.
konuşmamızın sonunda ayrılık vakti geliyor. vedalaşıyoruz. son sözlerini söylüyor:"
"dünya kupası'nda türk milli takımı'nı da görmek isterdim. bir gün türkiye'ye geleceğim. o zaman da görüşelim."