106
galatasaray gibi sampiyonlar ligi'nden gelen arsenal'in 3.turdan itibaren oynadığı maçlar ve elediği takımlar söyledir:
nantes
1.maç 3-0, 2. maç 3-3 toplamda 6-3
deportivo
1.maç 5-1, 2. maç 1-2 toplamda 6-3
werder bremen
1.maç 2-0, 2. maç 4-2 toplamda 6-2
lens
1. maç 1-0, 2. maç 2-1 toplamda 3-1
görüldüğü üzere finale gelene kadar 8 maçta 21 gol atan arsenal, final maçında galatasaray'a penaltı vurusları dahil sadece 1 gol atabilmistir.
ayrıca o sezon uefa kupası 3. turda mücadele eden takımlar söyledir:
ajax
mallorca
aek
monaco
rangers
dortmund
bologna
roma
newcastle united
spartak moskova
leeds united
slavya prag
steau bukres
udinese
bayer leverkusen
arsenal
nantes
deportivo
panathinakos
parma
strum graz
lyon
werder bremen
olimpiakos
juventus
celta vigo
benfica
wolfsburg
atletico madrid
lens
kaiserslautern
galatasaray
avrupa'nın 5 büyük liginden ayrı ayrı olarak 4 ispanyol, 5 alman, 3 ingiliz, 4 fransız, 5 italyan takımının olduğu bir son 32'den bahsediyoruz ve galatasaray bu kupayı hiç maç kaybetmeden kazandı. o günün sartları içinde değerlendirildiğinde gerçekten çok büyük bir basarıdır. varsın birileri tesadüf desin hala.
karşılaştırma olması açısından 2008-2009 sezonu'nda son kez oynanan uefa kupasında son 32'ye kalan takımlara bakalım:
paris saint-germain
wolfsburg
copenhagen
manchester city
nec
hamburg
sampdoria
metalist kharkiv
braga portugal
standard liège
aston villa
cska moscow
lech poznań
udinese
olympiacos
saint-étienne
fiorentina
ajax
aalborg bk
deportivo
werder bremen
milan
bordeaux
dynamo kyiv
valencia
zenit st. petersburg
stuttgart
marseille
twente
shakhtar donetsk
tottenham hotspur
galatasaray
takım bazında karsılastırma yapıldığı zaman aradaki uçurumun ne kadar büyük olduğu açıktır.
kısacası öyle bir basarı kolay kolay tekrarlanamaz bir daha. hele de istikrar olmadan neredeyse imkansızdır. öyle bir son 32'ye simdi girse bir türk takımı emin olun son 16'ya kalması bile büyük bir basarıdır günümüz itibariyle.
o yüzden istikrar amacıyla sağlam bir kadro kurulmalı ve su anki teknik ekibe güven duyulmalıdır. en önemlisi de kadronun temeli birkaç sene birlikte oynamalıdır ki basarı gelsin.
tabi ki taraftarımız sabredebilirse.
nantes
1.maç 3-0, 2. maç 3-3 toplamda 6-3
deportivo
1.maç 5-1, 2. maç 1-2 toplamda 6-3
werder bremen
1.maç 2-0, 2. maç 4-2 toplamda 6-2
lens
1. maç 1-0, 2. maç 2-1 toplamda 3-1
görüldüğü üzere finale gelene kadar 8 maçta 21 gol atan arsenal, final maçında galatasaray'a penaltı vurusları dahil sadece 1 gol atabilmistir.
ayrıca o sezon uefa kupası 3. turda mücadele eden takımlar söyledir:
ajax
mallorca
aek
monaco
rangers
dortmund
bologna
roma
newcastle united
spartak moskova
leeds united
slavya prag
steau bukres
udinese
bayer leverkusen
arsenal
nantes
deportivo
panathinakos
parma
strum graz
lyon
werder bremen
olimpiakos
juventus
celta vigo
benfica
wolfsburg
atletico madrid
lens
kaiserslautern
galatasaray
avrupa'nın 5 büyük liginden ayrı ayrı olarak 4 ispanyol, 5 alman, 3 ingiliz, 4 fransız, 5 italyan takımının olduğu bir son 32'den bahsediyoruz ve galatasaray bu kupayı hiç maç kaybetmeden kazandı. o günün sartları içinde değerlendirildiğinde gerçekten çok büyük bir basarıdır. varsın birileri tesadüf desin hala.
karşılaştırma olması açısından 2008-2009 sezonu'nda son kez oynanan uefa kupasında son 32'ye kalan takımlara bakalım:
paris saint-germain
wolfsburg
copenhagen
manchester city
nec
hamburg
sampdoria
metalist kharkiv
braga portugal
standard liège
aston villa
cska moscow
lech poznań
udinese
olympiacos
saint-étienne
fiorentina
ajax
aalborg bk
deportivo
werder bremen
milan
bordeaux
dynamo kyiv
valencia
zenit st. petersburg
stuttgart
marseille
twente
shakhtar donetsk
tottenham hotspur
galatasaray
takım bazında karsılastırma yapıldığı zaman aradaki uçurumun ne kadar büyük olduğu açıktır.
kısacası öyle bir basarı kolay kolay tekrarlanamaz bir daha. hele de istikrar olmadan neredeyse imkansızdır. öyle bir son 32'ye simdi girse bir türk takımı emin olun son 16'ya kalması bile büyük bir basarıdır günümüz itibariyle.
o yüzden istikrar amacıyla sağlam bir kadro kurulmalı ve su anki teknik ekibe güven duyulmalıdır. en önemlisi de kadronun temeli birkaç sene birlikte oynamalıdır ki basarı gelsin.
tabi ki taraftarımız sabredebilirse.