• 65
    bir düşünceyi, bir eseri, bir yargıyı inceleyerek doğruluk veya yanlışlığını ortaya çıkarmak ve gerçek değerini belirtmek, tenkit etmek. (bkz: tdk)

    bu tanımı daha önce de yazmıştım gerçi ama hatırlatmakta fayda var. eleştiri bir sebebe dayanmalı ve sonuçlandırılmalıdır. sebep-sonuç ilişkisine dayanan eleştiriler her zaman yapıcı olur. aksi halde örneğin tiyatro eleştirmenliği diye bir meslek olmazdı. veya akademik yayınlarda x'e eleştirel bir yaklaşım diye tez başlıkları da olmazdı.

    okan buruk örneğinden yola cıkalım. mesela molde maçında oyuna geç müdahale etti bu yüzden gol yedik o nedenle bu maç kötüydü. veya ilk on birde üç orta saha ile başlamalıydı, çünkü rakibin orta sahası dinamik ve sert, o yüzden oyunnüstünlüğünü kaybettik. bence bunlar olması gereken ve eleştiri tanımına giren cümleler. ama okan buruk takımı sabote etti denirse bu eleştiri falan değildir. geçen sene şampiyon yaparken ne etti diye sorarlar adama. izlediğim en kötü teknik direktör dersen de sen torrenti görmedin galiba derler. bunlar olsa olsa kişisel nefreti eleştiri kisvesine sokmaktır.

    ayrıca tanımı da düzgün okumakta fayda var. "doğruluk veya yanlışlığını ortaya çıkarmak" o zaman şampiyon olunurken de güzellikleri konuşacaksınız. her olumsuz durumda pat diye başlıklara zıplamayacaksınız. eleştiri demek kişisel hınçları çıkarmak, nefret kusmak değildir.

    tabi bu bana göre böyle. yine de siz bilirsiniz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın