229
"her genelleme yanlıştır" mottosu ile üzerinde tartışma yürütülemeyecek oluşum. "ultraslan" bir genelleme filan değil, ali sami yen tribünlerini tamamı ile egemenliği altına almış kurumsal kimliktir. yani bugün "türkiye cumhuriyeti" veya "bilmemne holding" tanımlamaları, nasıl bir genellemeyi değilde bir kurumsal kimliği ifade ediyorsa...
sapla samanı birbirine karıştırmayalım lütfen.. biz de biliyoruz içinde çok değerli ve deli galatasaraylı insanlar olduğunu. hatta çoğunun gassaraylılıkta seni beni cebinden çıkartacağını. zaten, yazarlar bu sözlükte insanların kişiliklerini değil, özel kimliklerini "(bkz: reis) vs." ve bu kimlikler altında oluşturulmuş yapı ile bunun olumsuz sonuçları hakkında fikirlerini belirtiyor.
nasıl ki galatasaray tribünleri adına tüm olumluluklar bu oluşuma mal ediliyorsa, olumsuzluklarında eleştirilmesi kaçınılmazdır.
ayrıca tribün uygulamaları düpedüz "faşizm" dir. içinde iyi insanlar var filan diye savunulamaz. nasyonal sosyalist parti'nin içinde de, sovyetler birliği komünist partisinin içinde de iyi insanlar vardı. sırf ülkelerinin esenliği için, hemde sayılamayacak büyüklükte bir çoğunluk olarak bulunmaktaydılar o partilerin içinde.. ama nihai anlamda ikiside "totaliter parti"dir. kısacası çoğunluğun bulunduğu her yerde, insan çoğunluğu her zaman iyi insanlardan oluşur. ama bu, o çoğunluğa egemen olmuş "niteliği" belirlemez. sadece "niceliktir". önemli olan "niteliği" belirleyen insanlar ve bu gücü elinde bulunduranların tavırlarıdır.
"nicelik niteliği belirleyemez" çünkü "edilgen"dir. "niteliği belirleyen unsurlar", gerektiğinde "zor"a başvurarak "niceliği" kendi istemleri doğrultusunda düzenler. işte buna da "faşizm" denir. bu "zor"un en yaygın kullanıldığı yer ise ali sami yen dir.
-umarım anlaşılmıştır.
edit: anlaşılmamış. anlaşılmamasını boşver tamamen yanlış anlaşılmış. boşuna yazmışız onca şeyi.
sapla samanı birbirine karıştırmayalım lütfen.. biz de biliyoruz içinde çok değerli ve deli galatasaraylı insanlar olduğunu. hatta çoğunun gassaraylılıkta seni beni cebinden çıkartacağını. zaten, yazarlar bu sözlükte insanların kişiliklerini değil, özel kimliklerini "(bkz: reis) vs." ve bu kimlikler altında oluşturulmuş yapı ile bunun olumsuz sonuçları hakkında fikirlerini belirtiyor.
nasıl ki galatasaray tribünleri adına tüm olumluluklar bu oluşuma mal ediliyorsa, olumsuzluklarında eleştirilmesi kaçınılmazdır.
ayrıca tribün uygulamaları düpedüz "faşizm" dir. içinde iyi insanlar var filan diye savunulamaz. nasyonal sosyalist parti'nin içinde de, sovyetler birliği komünist partisinin içinde de iyi insanlar vardı. sırf ülkelerinin esenliği için, hemde sayılamayacak büyüklükte bir çoğunluk olarak bulunmaktaydılar o partilerin içinde.. ama nihai anlamda ikiside "totaliter parti"dir. kısacası çoğunluğun bulunduğu her yerde, insan çoğunluğu her zaman iyi insanlardan oluşur. ama bu, o çoğunluğa egemen olmuş "niteliği" belirlemez. sadece "niceliktir". önemli olan "niteliği" belirleyen insanlar ve bu gücü elinde bulunduranların tavırlarıdır.
"nicelik niteliği belirleyemez" çünkü "edilgen"dir. "niteliği belirleyen unsurlar", gerektiğinde "zor"a başvurarak "niceliği" kendi istemleri doğrultusunda düzenler. işte buna da "faşizm" denir. bu "zor"un en yaygın kullanıldığı yer ise ali sami yen dir.
-umarım anlaşılmıştır.
edit: anlaşılmamış. anlaşılmamasını boşver tamamen yanlış anlaşılmış. boşuna yazmışız onca şeyi.
