19
burak elmas yönetimi ile ilgili (seçimden önce ve sonra) görüşlerim ortada merak eden açıp bakabilir ama bu ibra işi gerçekten yoruyor beni.
mustafa cengiz yönetimini ibra etmeyeceğim tayfası ile burada resmen kavga ettik.
aynısını burak elmas yönetimi için yapacağım sanırım.
öncelikle yönetimsel anlamda ibrasızlık dursun özbek yönetiminine yapılmadıysa burak elmas yönetimine yapılmasının yanlış olduğunu düşünüyorum. burak elmas yönetimi üç yıl bu performansla giderse dursun özbek yönetimine anca yaklaşır.
(mustafa cengiz gitsin tamam yerine kim gelecek öneriniz ne diye yırtındım burada ama bana hep o beylik laf söylendi "galatasaray yerde kalmaz" al işte kalmamış hali bu.)
bu ibrasızlık muhabbetinin kampanya halini alması da aslında bizim taraftarların fosil olarak adlandırdığı yaşı ilerlemiş üyeler arasında değil aksine nispeten genç ve burada da temsilcileri olan üyeler arasında başladı. bu arkadaşlar inanılmaz üst perdeden söylemlerle daha önce görülmemiş bir muhalefet yaptı.
yani benim yine bir çok kere dillendirdiğim "içeriden bilgi alıyoruz kulübe yakınız yok falanca abi yok filanca eski yönetici" tayfası.
benim asıl derdim ibrasızlık değil aslında gitgide bölünüyor oluşumuz.
genel kurul'un sağ tarafına oturanlar sol tarafında oturanlarla kavgalı, liseci kafatasçılar zaten yıllardır kendilerinden olmayan herkese tepeden bakıp ötekileştiriyor ve tüm bunların arasında kalan alaylı kesim daha da radikalleşiyor.
bu gidişle fenerbahçe'de görmeye alıştığımız yok anadolu grubu, yok sakarya grubu gibi gruplara ayrılacağız.
o nedenle bu ibrasızlık işini artık silah olarak kullanmayı bırakmak gerekiyor.
ayrıca mali olarak ibra olan bir yönetimi idari olarak ibra etmiyorum demenin bir anlamı yok. (iki farklı ibra işi zaten anlamsız) tüzüğü değiştirelim farklı yaptırımlara gidelim derseniz anlarım ama ibra etmeyeceğim lafı artık çok kolay kullanılıyor tıpkı hain lafı gibi.
mustafa cengiz yönetimini ibra etmeyeceğim tayfası ile burada resmen kavga ettik.
aynısını burak elmas yönetimi için yapacağım sanırım.
öncelikle yönetimsel anlamda ibrasızlık dursun özbek yönetiminine yapılmadıysa burak elmas yönetimine yapılmasının yanlış olduğunu düşünüyorum. burak elmas yönetimi üç yıl bu performansla giderse dursun özbek yönetimine anca yaklaşır.
(mustafa cengiz gitsin tamam yerine kim gelecek öneriniz ne diye yırtındım burada ama bana hep o beylik laf söylendi "galatasaray yerde kalmaz" al işte kalmamış hali bu.)
bu ibrasızlık muhabbetinin kampanya halini alması da aslında bizim taraftarların fosil olarak adlandırdığı yaşı ilerlemiş üyeler arasında değil aksine nispeten genç ve burada da temsilcileri olan üyeler arasında başladı. bu arkadaşlar inanılmaz üst perdeden söylemlerle daha önce görülmemiş bir muhalefet yaptı.
yani benim yine bir çok kere dillendirdiğim "içeriden bilgi alıyoruz kulübe yakınız yok falanca abi yok filanca eski yönetici" tayfası.
benim asıl derdim ibrasızlık değil aslında gitgide bölünüyor oluşumuz.
genel kurul'un sağ tarafına oturanlar sol tarafında oturanlarla kavgalı, liseci kafatasçılar zaten yıllardır kendilerinden olmayan herkese tepeden bakıp ötekileştiriyor ve tüm bunların arasında kalan alaylı kesim daha da radikalleşiyor.
bu gidişle fenerbahçe'de görmeye alıştığımız yok anadolu grubu, yok sakarya grubu gibi gruplara ayrılacağız.
o nedenle bu ibrasızlık işini artık silah olarak kullanmayı bırakmak gerekiyor.
ayrıca mali olarak ibra olan bir yönetimi idari olarak ibra etmiyorum demenin bir anlamı yok. (iki farklı ibra işi zaten anlamsız) tüzüğü değiştirelim farklı yaptırımlara gidelim derseniz anlarım ama ibra etmeyeceğim lafı artık çok kolay kullanılıyor tıpkı hain lafı gibi.
