33497
cezasına muhtemelen yeni cezalar ekletmiş olan efsanemiz, teknik direktörümüz. mustafa cengiz'le hangi sebeple kavga etti, burak elmas'la neden bu kadar yakınlar, bu konularla ilgili ben açıklama talep ediyorum. hiç kimseye ses çıkarmadan, kişisel menfaatleri zarar görmeden, camiaya her türlü acılar yaşatan kişilere ve kurumlara karşı kardeşim muamelesi çeken yada sessiz sinema oynamayı tercih eden, bu durumu da önceki yönetimlerin düştükleri hatalara düşmeyeceğiz şeklinde bir açıklamayla kamuoyuna yedirmeye çalışan bir yönetimle çalışmakta an itibariyle kendisi.
yerden yere vurulan rahmetli başkan mustafa cengiz'in değeri gözümüzde her geçen gün daha da artıyor, hele burak elmas'a yaptıkları muameleyi hatırlayınca mesela ben bir taraftar olarak mutlu oluyorum, sayın cengiz'in ne değerli hayat tecrübesi var diyorum.
hiç bir zaman son başkanlık seçimlerinde taraf olmadım, sadece yiğit şardan ve ekibini istemiyordum, dolayısıyla çıkartacak bir günahım yok. korkunç bir isimle çalışıyor değerli hocamız.
saha içi hakkında yorum yapacak bir şey yok. 19 aralık 2021 tarihinde yaptığı açıklamalarda da saha içinde hatalı varsa önce benim dedi hocamız, bu beyan 30 saniye sürdü, kalan 30 dakikada saha dışı konularda konuştu, dolayısıyla bu entrynin de saha içine odaklanması saçma olacaktır.
lig sonuncusuna daha yakınız, 11. sıradayız. bunun teknik, taktik, hakem, ttf, x, y yada z herhangi bir açıklaması yok. korkunç bir başarısızlık var ama bedel ödemek istemeyen bir konumda an itibariyle hocamız, her şey daha güzel olacak, inanıyorum diyor. son dakika golcüsü olarak gram inancım yok gelecek adına, gelecek geldiğinde bu kafa yapısıyla da daha geriye gideceğiz. avrupa sonuçları tek dayanma noktası hocamızın ama o ilk golü elbette yiyeceğiz, oyunun doğası gereği yaşanacak bu ve biz avrupa'da da çözüm üretemeyeceğiz. çözmek adına bir çaba lazım, çözmek adına personel lazım ama bunlar maalesef bizde yok, bir gelişme de öngörmüyorum ben.
ortada bir felsefe var, ki olgun halini keşke bir simülasyonla görebilsek, o felsefeye uygun oyuncu grubu var yok bu önemli değil ve buna rağmen ısrarla o ütopya felsefeyi sahada görmeye çalışıyoruz. forvet umut bulut olsa da lewandowski olsa da o felsefe sahada yer alacak, idealizm uğruna puanlar gidiyor, sezonlar gidiyor ve elbette ki kupalar gidiyor.
yönetimleri hiç bir iş yapmamakla suçlayan hocamız burak elmas yönetiminin hiç bir şey yapmamasına takmıyor gözüküyor. kenarda yok mesela, bana en üst sınırdan ceza veriyorlar diyor. haklı sonuna kadar ama bunu bile bile neden konuşursun ki canım hocam. yönetime gene kalkan olup sen konuşuyorsun, önceki yönetime sallıyorsun derin bir yalnızlık diye, bu yönetim konusunda aşırı mutlusun. sana kabadayı diyen adamlara göstermelik de olsa atar yapan yönetimle kavgalı oluyorsun, o adamlarla dostuz diyen adamla can ciğer kuzu sarması bir başkanın var ki o başkan seni vaad olarak ortaya attı diye şuan o koltukta oturuyor. başkanlık seçilmesinin ardından hiç mi konuşmadınız, hiç mi sözler verilmedi. yaşanan süreç seni mutsuz etse herkes bilirdi, şuan öyle bir durum yok. kol adamına göre mı kırıldığında yen içerisinde kalıyor, böyle saçma bir durum olmamalı.
yazılcak daha çok şey var ama hocayı çok seviyorum, elim ağzım varmıyor açıkçası. küme düşürse de sevgim baki, bitecek bir şey değil bu. ama en üstüruplu şekilde sene sonu ilişkinin sona ermesi gerekiyor. sezonun motivasyonu tamamen buna evrildi benim adıma. aslolan galatasaray, galatasaray'ın ihtiyacı maalesef kendisi değil, en azından yedek kulübesindeki fatih terim değil.
yerden yere vurulan rahmetli başkan mustafa cengiz'in değeri gözümüzde her geçen gün daha da artıyor, hele burak elmas'a yaptıkları muameleyi hatırlayınca mesela ben bir taraftar olarak mutlu oluyorum, sayın cengiz'in ne değerli hayat tecrübesi var diyorum.
hiç bir zaman son başkanlık seçimlerinde taraf olmadım, sadece yiğit şardan ve ekibini istemiyordum, dolayısıyla çıkartacak bir günahım yok. korkunç bir isimle çalışıyor değerli hocamız.
saha içi hakkında yorum yapacak bir şey yok. 19 aralık 2021 tarihinde yaptığı açıklamalarda da saha içinde hatalı varsa önce benim dedi hocamız, bu beyan 30 saniye sürdü, kalan 30 dakikada saha dışı konularda konuştu, dolayısıyla bu entrynin de saha içine odaklanması saçma olacaktır.
lig sonuncusuna daha yakınız, 11. sıradayız. bunun teknik, taktik, hakem, ttf, x, y yada z herhangi bir açıklaması yok. korkunç bir başarısızlık var ama bedel ödemek istemeyen bir konumda an itibariyle hocamız, her şey daha güzel olacak, inanıyorum diyor. son dakika golcüsü olarak gram inancım yok gelecek adına, gelecek geldiğinde bu kafa yapısıyla da daha geriye gideceğiz. avrupa sonuçları tek dayanma noktası hocamızın ama o ilk golü elbette yiyeceğiz, oyunun doğası gereği yaşanacak bu ve biz avrupa'da da çözüm üretemeyeceğiz. çözmek adına bir çaba lazım, çözmek adına personel lazım ama bunlar maalesef bizde yok, bir gelişme de öngörmüyorum ben.
ortada bir felsefe var, ki olgun halini keşke bir simülasyonla görebilsek, o felsefeye uygun oyuncu grubu var yok bu önemli değil ve buna rağmen ısrarla o ütopya felsefeyi sahada görmeye çalışıyoruz. forvet umut bulut olsa da lewandowski olsa da o felsefe sahada yer alacak, idealizm uğruna puanlar gidiyor, sezonlar gidiyor ve elbette ki kupalar gidiyor.
yönetimleri hiç bir iş yapmamakla suçlayan hocamız burak elmas yönetiminin hiç bir şey yapmamasına takmıyor gözüküyor. kenarda yok mesela, bana en üst sınırdan ceza veriyorlar diyor. haklı sonuna kadar ama bunu bile bile neden konuşursun ki canım hocam. yönetime gene kalkan olup sen konuşuyorsun, önceki yönetime sallıyorsun derin bir yalnızlık diye, bu yönetim konusunda aşırı mutlusun. sana kabadayı diyen adamlara göstermelik de olsa atar yapan yönetimle kavgalı oluyorsun, o adamlarla dostuz diyen adamla can ciğer kuzu sarması bir başkanın var ki o başkan seni vaad olarak ortaya attı diye şuan o koltukta oturuyor. başkanlık seçilmesinin ardından hiç mi konuşmadınız, hiç mi sözler verilmedi. yaşanan süreç seni mutsuz etse herkes bilirdi, şuan öyle bir durum yok. kol adamına göre mı kırıldığında yen içerisinde kalıyor, böyle saçma bir durum olmamalı.
yazılcak daha çok şey var ama hocayı çok seviyorum, elim ağzım varmıyor açıkçası. küme düşürse de sevgim baki, bitecek bir şey değil bu. ama en üstüruplu şekilde sene sonu ilişkinin sona ermesi gerekiyor. sezonun motivasyonu tamamen buna evrildi benim adıma. aslolan galatasaray, galatasaray'ın ihtiyacı maalesef kendisi değil, en azından yedek kulübesindeki fatih terim değil.
