resim
Lincoln Cássio de Souza Soares
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:On Numara
Yaş:45
Boy:-
Uyruk:Brezilya
  • 1657
    söyleyecek bir çift lafım vardı, hiç yoktan eski yaraları deşmeyeyim diye kendime saklardım. söylesem sana dert, söylemesem bana dert; madem mevzu açıldı, benim neyim eksik...

    bu adamı niye seviyorduk? gelin kabul edelim, tek sebebi alex de souza'dır... ben bütün 90 dakika boyunca takımdaki 10 kişinin, tek bir "10 numara" futbolcu şov yapabilsin diye o futbolcuyu taşıyarak futbol oynadığı sistemin zararlarından haberdar sadece birkaç aklıselim futbolsever tanıyorum. koşamayan, rakibe basamayan güçsüz futbolcuların, adam gibi futbol oynanan ülkelerde nesli tükendiyse de; türkselimin süpppper liginde hala iş yapıyor... schalke 04'ün lincoln yerine takıma getirdiği siyahi, uzun saçlı bir eleman vardı(hatırlayamadım); lincoln kadar yaratıcı değildi ama adamlar lincoln'ün zayıflığından illallah etmiş olacaklar ki, takım oyununa dahil olmaktan gocunmayan bu elemanın oynaması kimseyi rahatsız etmedi.

    ister kabul edin, ister etmeyin; lincoln'ün sahada yaptığı her olumlu hareketten sonra yükselen "lincooooğln, lincoooooğğğğln" çiğlıkları, kadıköy'den duyulması umuduyla atılıyordu.

    "bakın; sonunda bizim de takımın geneline olumsuz etki etse de, spektaküler hareketler yapabilen ve bu sayede iyi futbolcu gibi görünün bir süperstar futbolcumuz var!!1!"

    lincoln, ayakta durabilmesi için başka futbolcular tarafından taşınması gereken bir adamdı. alex'in neden kıskanıldığını asla anlamadım ama sahada iyi futbol değil, tamamen ego tatmini amacıyla yapılan spektaküler hareketler görmeye ve bu şımarıklığın "futbolu güzelleştirdiğine" inanan tayfa hep böyle bir futbolcu istemiştir. an itibarı ile "brezilya kampında" bulunan, premier lig tecrübesi olan bir elano'su da olsa bu tayfanın; efendi gibi futbolunu oynamaya bakan futbolcuyu sevmiyor. futbolcuyu sahada işini iyi yaparken değil, 90 dakika yattığı bir maçın önemsiz bir bölümünde yaptığı şık hareketle jeneriklere geçmiş olarak görmek istiyor.

    ben böyle futbolcu istemiyorum kardeşim! ben, bu herifin atacağı/attıracağı bir şık gol uğruna, aynı maçta atılabilecek 3-4 basit taktik golden vazgeçmek istemiyorum! suç mudur? bu "yaratıcılık abidesi" futbolcuyu aforoz etmek midir? öyle olsun; babamın oğlu değil ya... feldkamp'ın fizik güç, disiplin ve taktik üzerine kurulu takımında lincoln'e yer de yoktu, lüzum da. skibbe'nin sisteminde pek ala oynayabiliyordu ama, sezon boyunca sahaya 1 kişi eksik çıkan takım, sezon sonuna doğru fizik olarak iyice dökülmeye başlamıştı. lincoln için sorun yoktu; o şovunu yapıyordu. geçtiğimiz sezon, 2-0'lık benfica maçı haricinde, lincoln'ün rakibe bastığı tek bir maç hatırlamıyorum.

    ha, kaptan bülent ile olan mevzusuna gelince; olay hamburg maçından önce, antrenmandan kovulmasıyla başlamıştı sanırım. lincoln, dünyada kendisine tahammül edebilecek tek insan olan skibbe'nin gönderilmesine bozulmuştu; bunu biliyoruz. antrenmanda da bülent'e bir el ense çekmek istedi, "yeni maç yaptım, ben koşamam!" diyerek. bahsettiği maç, bütün takımın onunla birlikte oynadığı bir lig maçı olduğundan, bülent "siktir lan ordan!" manasında bir cümle kurdu.

    buraya kadar yazılanlar, gazeteden okuduklarımız olduğu için, kurgu olması muhtemel; ama hamburg maçı öncesi yapılan antrenmanı lincoln'ün tamamlayamadığı, galatasaray.org'da da yazılmıştı. sonra olanları da biliyorsun işte; sahada paspas olduğu bir maçta, oyundan alınmasına çok içerledi paşam... aslında lincoln'ün derdi bülent'in gelişi değil, skibbe'nin gidişi idi...
App Store'dan indirin Google Play'den alın