343
paranın çok kötü harcandığını düşündüğüm transfer dönemi. çok daha net ve vereceği katkı kesin olan isimlere yönelmek gerekiyor bence.
transfer dönemi başlamadan önce berkan-cicaldau ikilisine 10.5 milyon euro bağlanacağı söylenseydi bence ekseriyet memnun olmazdı. ama şuan genel olarak acaba tutar mı diye bir çekimserlik hali mevcut.
bir diğer hususta yönetimin ve taraftarın bir kısmının 28-29 yaşındaki futbolculara dahi yaşlı muamelesi yapıp adı geçen her isme burun kıvırması büyük bir futbol cehaleti. ghezzal özelinde söylemiyorum alınır yada alınmaz ama başkanın bu transfere yaklaşımı futbolun gerçekleri anlamında tam bir fiyasko.
"hocamız çok istedi ama biz son kontratı olacağını düşündüğümüz için bu transfere sıcak bakmadık." minvalinde bir şey söyledi. en yakın örnek gomis ve fernando galatasaray'a 32 ve 31 yaşlarında geldiler. muazzam katkı verip üstüne bonservis kazandırıp gittiler. hele fernando resmen 2. şampiyonluğunu direk kendisi aldı tabiri caizse. o gittiğinden beridir orta saha perişan bir halde ve üstüne 5. transfer dönemi geçti hala yeri dolmadı. gittiği kulüp sevilla'da da la liga 3. lüğü ve uefa kupası kazandı.
ee ne oldu şimdi. 31 yaşında fernando'yu aldın da kötü mü ettin. bir takımın tamamını genç futbolculardan kuramazsın. sahanın içinde askerlerin yanında generaller de lazım. istersen yaş ortalaması 23 olan bir takımla sahaya çık, ardı ardına gelecek mağlubiyetlerden sonra taraftar ne teknik ekibe anlayış gösterir ne sahadaki çocuklara ne yönetime. hepsini yerden yere vurur. fatih terime senin kariyerin bitmiş denir, burak elmas yönetimini istifaya davet eder. ama aynı kitle şuan 30 yaşında bir topçunun adını duyunca "siz galatasaray'ın geleceğini çöpe mi atıyorsunuz" tribine giriyor. taylan, berkan, cicaldau orta sahası yazanları falan görüyorum. sen bu orta sahaya tecrübeli birini monte etmeden as orta sahan olarak düşünürsen 10. hafta başı kesik tavuk gibi kalırsın.
galatasaray genç futbolcu yetiştirme tesisi değildir. yeteneği olan gençler elbette alınıp, şans verilip değerlendirilmelidir. kerem gibi, barış gibi, atalay gibi, berkan gibi, sacha boey gibi. ama bunu yaparken dengeyi de tutturmak zorundasın. taraftarın hayalindeki gibi sadece gençlerden kurulu bir kulüp veya milli takımın başarıya ulaştığı tarihte görülmemiştir muhtemelen yada istisnadır.
transfer dönemi başlamadan önce berkan-cicaldau ikilisine 10.5 milyon euro bağlanacağı söylenseydi bence ekseriyet memnun olmazdı. ama şuan genel olarak acaba tutar mı diye bir çekimserlik hali mevcut.
bir diğer hususta yönetimin ve taraftarın bir kısmının 28-29 yaşındaki futbolculara dahi yaşlı muamelesi yapıp adı geçen her isme burun kıvırması büyük bir futbol cehaleti. ghezzal özelinde söylemiyorum alınır yada alınmaz ama başkanın bu transfere yaklaşımı futbolun gerçekleri anlamında tam bir fiyasko.
"hocamız çok istedi ama biz son kontratı olacağını düşündüğümüz için bu transfere sıcak bakmadık." minvalinde bir şey söyledi. en yakın örnek gomis ve fernando galatasaray'a 32 ve 31 yaşlarında geldiler. muazzam katkı verip üstüne bonservis kazandırıp gittiler. hele fernando resmen 2. şampiyonluğunu direk kendisi aldı tabiri caizse. o gittiğinden beridir orta saha perişan bir halde ve üstüne 5. transfer dönemi geçti hala yeri dolmadı. gittiği kulüp sevilla'da da la liga 3. lüğü ve uefa kupası kazandı.
ee ne oldu şimdi. 31 yaşında fernando'yu aldın da kötü mü ettin. bir takımın tamamını genç futbolculardan kuramazsın. sahanın içinde askerlerin yanında generaller de lazım. istersen yaş ortalaması 23 olan bir takımla sahaya çık, ardı ardına gelecek mağlubiyetlerden sonra taraftar ne teknik ekibe anlayış gösterir ne sahadaki çocuklara ne yönetime. hepsini yerden yere vurur. fatih terime senin kariyerin bitmiş denir, burak elmas yönetimini istifaya davet eder. ama aynı kitle şuan 30 yaşında bir topçunun adını duyunca "siz galatasaray'ın geleceğini çöpe mi atıyorsunuz" tribine giriyor. taylan, berkan, cicaldau orta sahası yazanları falan görüyorum. sen bu orta sahaya tecrübeli birini monte etmeden as orta sahan olarak düşünürsen 10. hafta başı kesik tavuk gibi kalırsın.
galatasaray genç futbolcu yetiştirme tesisi değildir. yeteneği olan gençler elbette alınıp, şans verilip değerlendirilmelidir. kerem gibi, barış gibi, atalay gibi, berkan gibi, sacha boey gibi. ama bunu yaparken dengeyi de tutturmak zorundasın. taraftarın hayalindeki gibi sadece gençlerden kurulu bir kulüp veya milli takımın başarıya ulaştığı tarihte görülmemiştir muhtemelen yada istisnadır.