202
bana kalırsa çok adil bir skorla biten maçtır. maçın hakkı beraberlikti dostlar. 1-1 gayet yerinde bir sonuç.
ilk yarı beşiktaş çok baskın oynadı, sağlı sollu ataklarla bizi abluka altına aldı, bir çok pozisyona girdi bunlardan
2 tanesi %100 gollük pozisyonlardı. bizse, iyice yaslandık. kontrataklarla şansımızı denedik. bi keitanın
uzaktan vurup rüştünün uzandığı, bir de, barışın rüştüyle karşıkarşıya kalıp kafasıyla topu auta attığı pozisyon var.
2. yarıysa durum tersine döndü. özellikle elano'yla rakip kaleye çok gittik, pozisyon üstüne pozisyon yakaladık.
ama girdiğimiz pozisyonlar da forvet sıkıntımız baş gösterdi. bitiricilik anlamında çok zorlandık. ilk yarıya oranla
çok iyi pas yaptık, yine ilk yarıya oranla leo franco'ya fazla iş düşmedi -ki adam ilk yarı müthiş kurtarışlar yaptı-
beşiktaş'ın attığı gol de dahil, 2. yarı doğrudüzgün pozisyonu yoktu. neill..neill..neill diyorum ben..
nasıl bir insandır, insan mıdır o adam? ne kadar çabuk adapte oldu, takımı sahiplendi, o güveni verdi? helal sana be adam!
bu arada, çok takdire şayan bir durumdur ki hem atletico hem de beşiktaş gibi iki önemli maçta, onca eksiğe rağmen bu iki zor
deplasmanda, duran top hariç gol yemedik..savunmamız büyük ölçüde oturdu. neill-emre aşkı beni benden alıyor,
mutluluklar diliyoruz kendilerine *...
helal olsun ne diyeyim, iki takımda çok istekli ve arzulu oynadı. daha çok baskı kuran beşiktaş -bjk'nin o iki net pozisyonu hariç-,
daha fazla gol pozisyonuna giren galatasaraydı..
eksik, bir sürü sakatı var, forveti yok, yorgun ve deplasmanda.. kaybetmek için daha kaç nedenimiz olabilirdi..??
ama sonuç bir şeyi daha çok iyi ortaya koydu ki..ruhun yeter cimbom'um..
ilk yarı beşiktaş çok baskın oynadı, sağlı sollu ataklarla bizi abluka altına aldı, bir çok pozisyona girdi bunlardan
2 tanesi %100 gollük pozisyonlardı. bizse, iyice yaslandık. kontrataklarla şansımızı denedik. bi keitanın
uzaktan vurup rüştünün uzandığı, bir de, barışın rüştüyle karşıkarşıya kalıp kafasıyla topu auta attığı pozisyon var.
2. yarıysa durum tersine döndü. özellikle elano'yla rakip kaleye çok gittik, pozisyon üstüne pozisyon yakaladık.
ama girdiğimiz pozisyonlar da forvet sıkıntımız baş gösterdi. bitiricilik anlamında çok zorlandık. ilk yarıya oranla
çok iyi pas yaptık, yine ilk yarıya oranla leo franco'ya fazla iş düşmedi -ki adam ilk yarı müthiş kurtarışlar yaptı-
beşiktaş'ın attığı gol de dahil, 2. yarı doğrudüzgün pozisyonu yoktu. neill..neill..neill diyorum ben..
nasıl bir insandır, insan mıdır o adam? ne kadar çabuk adapte oldu, takımı sahiplendi, o güveni verdi? helal sana be adam!
bu arada, çok takdire şayan bir durumdur ki hem atletico hem de beşiktaş gibi iki önemli maçta, onca eksiğe rağmen bu iki zor
deplasmanda, duran top hariç gol yemedik..savunmamız büyük ölçüde oturdu. neill-emre aşkı beni benden alıyor,
mutluluklar diliyoruz kendilerine *...
helal olsun ne diyeyim, iki takımda çok istekli ve arzulu oynadı. daha çok baskı kuran beşiktaş -bjk'nin o iki net pozisyonu hariç-,
daha fazla gol pozisyonuna giren galatasaraydı..
eksik, bir sürü sakatı var, forveti yok, yorgun ve deplasmanda.. kaybetmek için daha kaç nedenimiz olabilirdi..??
ama sonuç bir şeyi daha çok iyi ortaya koydu ki..ruhun yeter cimbom'um..