5647
https://www.milliyet.com.tr/...a-reddedildi-6332137
manevi tazminat davası açmak nereden ve kimin aklına geldi anlamış değilim. manevi tazminat alınsa ne olur alınmasa ne olur. hem de sembolik manevi tazminat davası. manevi tazminat davası da açacaksan şöyle 250 bin liralık olacak ki alıp bir yardım kuruluşuna bağışlayasın.
ceza davası açılması için şikayette bulunulmalıydı. hakaretten ceza davası açılmalıydı. çünkü hakaret basın yoluyla işlendiğinden artırıma gidilerek ceza verilecekti. yatgıtay böyle bir hakareti eleştiri sınırları içinde kabul edemez. sert sözler söylemek şeklinde olsaydı eleştiri sınırları içinde kabul edilebilirdi ama burada suç isnat etmek suretiyle hakaret var. suç isnat etmek suretiyle hakaretler eleştiri olarak kabul edilemez. eleştiri sert olabilir evet ama karşındaki yüz yıllık bir kulübe suç isnat edemezsin.
aslında suç hem iftira hem hakaret suçudur ama hukukumuzda iftira suçunun cezai müeyyide ile karşılanması için iftiracının savcılığa yazılı müracaatı esas aldığından hakaretten şikayette bulunulması gerekir. sanırım aziz yıldırım bu hakareti yapalı sekiz yıl dolmamıştır. hakaret suçlarında zamanaşımı sekiz yıldır. bu nedenle en kısa zamanda şikayette bulunulmalı ve hakaretten ve üst sınırdan ceza verilmesi talep edilmelidir. çünkü hakaret yüz on altı yıllık bir kulübe ve onun otuz milyonluk taraftarına yapılmıştır. dolayısıyla cezanın üst sınırdan ve basın yoluyla işlendiğinden artırılarak verilmesi talep edilmelidir.
galatasaray’ın başkanlığını yapmış, anlı şanlı ceza hukuku profösörümüz duygun yarsuvat var. acaba kendileri bu konuda şikayette bulunma zahmetinde bulunamaz mı? kaldı ki suç şikayete tabi bir suç da değil. yoksa şike davasında aziz yıldırımın müdafiiliğini yüklenmiş olması buna engel midir?
siz ceza davası için şikayette bulunun yargıtay yine eleştiri sınırı desin. desin ki bundan sonra önüne gelen herkes, yüz yıllık camialara en ağır iftira ve hakaretlerde bulunsun ve hiçbir cezai müeyyide ile karşılaşmasın. bugün galatasaray’a yapılan bu hakaret yarın fenerbahçe’ye, beşiktaş’a, trabzonspor ve tüm diğer kulüplere de yapılabilir. anlı şanlı yargıtayımız bakalım o zaman ne kararlar verecek. dikkat edilirse bu kadar olaya rağmen fenerbahçe’ye şikeci denilmiyor sadece cas onaylı şikeci deniyor. çünkü cas şikeyi onamıştır ama ülkemizde sadece bazı yöneticilere ceza verilmiş kulübe ceza verilmemiştir. hani şu bir gecede değiltirilen yasa ile.
yargıtay kararları kanun değildir, eleştirilmesi de doğaldır ve her vatandaşın da hakkıdır. yargıtay suç isnat etmek suretiyle hakaret suçlarını eleştiri sınırları içinde kabul ederse, o zaman herkes herkese hırsız, dolandırıcı, yalancı diyebilir. çünkü bunlarda da karşı tarafı eleştirmiş oluyorsunuz. bu karar hukumumuza aykırıdır ve yanlış bir karardır.
bir de gözüme takılan küçük bir ayrıntı var gerekçede; “maç sırasında aleyhine yapılan ithamlar” dikkate alındığında deniliyor. aziz yıldırım bu hakareti ve de iftirayı galatasaray maçından sonra yapmadı ki. başka bir maç sonrası yaptı. başka bir maçta yapılmış ithamların galatasaray ile ne ilgisi var?
dediğim gibi zamanaşımı süresi dolmadığından ve de son açıklamalarıyla birlikte yeniden şikayet yoluna gidilip ceza almasının yolu açılmalı. dediğim gibi yargıtay bu seferde eleştiri sınırında diye karar verirse o zaman her kulüp başkanı, yöneticisi ya da taraftarı diğer kulüplere şikeci deme hakkını kazanmış olur.
manevi tazminat davası açmak nereden ve kimin aklına geldi anlamış değilim. manevi tazminat alınsa ne olur alınmasa ne olur. hem de sembolik manevi tazminat davası. manevi tazminat davası da açacaksan şöyle 250 bin liralık olacak ki alıp bir yardım kuruluşuna bağışlayasın.
ceza davası açılması için şikayette bulunulmalıydı. hakaretten ceza davası açılmalıydı. çünkü hakaret basın yoluyla işlendiğinden artırıma gidilerek ceza verilecekti. yatgıtay böyle bir hakareti eleştiri sınırları içinde kabul edemez. sert sözler söylemek şeklinde olsaydı eleştiri sınırları içinde kabul edilebilirdi ama burada suç isnat etmek suretiyle hakaret var. suç isnat etmek suretiyle hakaretler eleştiri olarak kabul edilemez. eleştiri sert olabilir evet ama karşındaki yüz yıllık bir kulübe suç isnat edemezsin.
aslında suç hem iftira hem hakaret suçudur ama hukukumuzda iftira suçunun cezai müeyyide ile karşılanması için iftiracının savcılığa yazılı müracaatı esas aldığından hakaretten şikayette bulunulması gerekir. sanırım aziz yıldırım bu hakareti yapalı sekiz yıl dolmamıştır. hakaret suçlarında zamanaşımı sekiz yıldır. bu nedenle en kısa zamanda şikayette bulunulmalı ve hakaretten ve üst sınırdan ceza verilmesi talep edilmelidir. çünkü hakaret yüz on altı yıllık bir kulübe ve onun otuz milyonluk taraftarına yapılmıştır. dolayısıyla cezanın üst sınırdan ve basın yoluyla işlendiğinden artırılarak verilmesi talep edilmelidir.
galatasaray’ın başkanlığını yapmış, anlı şanlı ceza hukuku profösörümüz duygun yarsuvat var. acaba kendileri bu konuda şikayette bulunma zahmetinde bulunamaz mı? kaldı ki suç şikayete tabi bir suç da değil. yoksa şike davasında aziz yıldırımın müdafiiliğini yüklenmiş olması buna engel midir?
siz ceza davası için şikayette bulunun yargıtay yine eleştiri sınırı desin. desin ki bundan sonra önüne gelen herkes, yüz yıllık camialara en ağır iftira ve hakaretlerde bulunsun ve hiçbir cezai müeyyide ile karşılaşmasın. bugün galatasaray’a yapılan bu hakaret yarın fenerbahçe’ye, beşiktaş’a, trabzonspor ve tüm diğer kulüplere de yapılabilir. anlı şanlı yargıtayımız bakalım o zaman ne kararlar verecek. dikkat edilirse bu kadar olaya rağmen fenerbahçe’ye şikeci denilmiyor sadece cas onaylı şikeci deniyor. çünkü cas şikeyi onamıştır ama ülkemizde sadece bazı yöneticilere ceza verilmiş kulübe ceza verilmemiştir. hani şu bir gecede değiltirilen yasa ile.
yargıtay kararları kanun değildir, eleştirilmesi de doğaldır ve her vatandaşın da hakkıdır. yargıtay suç isnat etmek suretiyle hakaret suçlarını eleştiri sınırları içinde kabul ederse, o zaman herkes herkese hırsız, dolandırıcı, yalancı diyebilir. çünkü bunlarda da karşı tarafı eleştirmiş oluyorsunuz. bu karar hukumumuza aykırıdır ve yanlış bir karardır.
bir de gözüme takılan küçük bir ayrıntı var gerekçede; “maç sırasında aleyhine yapılan ithamlar” dikkate alındığında deniliyor. aziz yıldırım bu hakareti ve de iftirayı galatasaray maçından sonra yapmadı ki. başka bir maç sonrası yaptı. başka bir maçta yapılmış ithamların galatasaray ile ne ilgisi var?
dediğim gibi zamanaşımı süresi dolmadığından ve de son açıklamalarıyla birlikte yeniden şikayet yoluna gidilip ceza almasının yolu açılmalı. dediğim gibi yargıtay bu seferde eleştiri sınırında diye karar verirse o zaman her kulüp başkanı, yöneticisi ya da taraftarı diğer kulüplere şikeci deme hakkını kazanmış olur.
