349
gülüp eğlenmek için antu' ya girdiğimde ali koç'u eleştirenleri azizci, ersun yanal' i eleştirenleri aykutcu ilan ettiklerini okuyorum. bu işte ona dönmüş. hocayı eleştirdik diye fatih terim düşmanı mı olduk şimdi! iyi işlerinde nasıl övüyorsak kötü zamanında da elestirecegiz. bu en doğal hakkımız. anlamadığım mevzular var.
1) sanki hoca ilk hatasında elestirilmis gibi bir düşünce var. kaç maçtır sahada yürümeye dermanı olmayan feghouli' nin, babel' in, falcao' nun silik performanslarini izliyoruz. sanki elimizde onlarin yerine oynayabilecek hiç oyuncu yokmuş gibi davranıyor hoca. (bkz: oğulcan, kerem, sekidika, ali yavuz, emre kilinc, linnes) hoca geldiği 2017-2018 sezonu sonrasındaki her sezon, takım oyun anlaminda geriye gitti. 10 yaşındaki bir çocuğa fatih terim' i izletseniz hocanın oyun anlayışının izlediği şey olduğunu sanar. benim itirazım buna. bizim bildiğimiz fatih terim rakibin, maçın öneminin ne olduğuna bakmadan oyuncu silen, yerine tahmin edilemeyecek ismi sahaya süren, isyankar, ateşli, hırslı, azimli hocadır.
2) biz ne zamandan beri çoğu fenerbahçe taraftarı gibi biatci bir kafa yapısına büründük, körü körüne yanlışı savunmaya devam ettik. (bkz: http://forum.antu.com/cep/default.aspx)
3) sanki hoca kulüp den daha büyüktür gibi bir düşünce yapısı oluşmuş. ne ara buraya vardık anlamadım. doğrudur, galatasaray fatih terim ile başarılarına başarı kattı, dahada büyüdü. (bkz: https://www.transfermarkt.com.tr/...fil/trainer/253) ama bugün fatih terim markasını yaratan da galatasaray olmuştur. ve bu kulüp artık bünyesinden çıkan her ismi de aşmıştır. galatasaray markası geçmişe, bugüne ve geleceğe aittir.
4) güç zehirlenmesinin ne demek olduğunu bilirken, bizzat görür ve neticeleri ile yüzleşirken ne ara herkes gibi insan olan, hata yapabilen hocamızı, hatasından ötürü eleştirmek düşmanlık olarak kabul görür oldu? hocayı eleştirme isek en büyük kötülüğü o zaman yapmış olacağız.
bana sorsalar bugün heykelini dikerim ama kurda kuşa yem etmeden eleştirmekden de geri kalmam çünkü benim için aslolan büyük, sanli galatasaray' dır.
1) sanki hoca ilk hatasında elestirilmis gibi bir düşünce var. kaç maçtır sahada yürümeye dermanı olmayan feghouli' nin, babel' in, falcao' nun silik performanslarini izliyoruz. sanki elimizde onlarin yerine oynayabilecek hiç oyuncu yokmuş gibi davranıyor hoca. (bkz: oğulcan, kerem, sekidika, ali yavuz, emre kilinc, linnes) hoca geldiği 2017-2018 sezonu sonrasındaki her sezon, takım oyun anlaminda geriye gitti. 10 yaşındaki bir çocuğa fatih terim' i izletseniz hocanın oyun anlayışının izlediği şey olduğunu sanar. benim itirazım buna. bizim bildiğimiz fatih terim rakibin, maçın öneminin ne olduğuna bakmadan oyuncu silen, yerine tahmin edilemeyecek ismi sahaya süren, isyankar, ateşli, hırslı, azimli hocadır.
2) biz ne zamandan beri çoğu fenerbahçe taraftarı gibi biatci bir kafa yapısına büründük, körü körüne yanlışı savunmaya devam ettik. (bkz: http://forum.antu.com/cep/default.aspx)
3) sanki hoca kulüp den daha büyüktür gibi bir düşünce yapısı oluşmuş. ne ara buraya vardık anlamadım. doğrudur, galatasaray fatih terim ile başarılarına başarı kattı, dahada büyüdü. (bkz: https://www.transfermarkt.com.tr/...fil/trainer/253) ama bugün fatih terim markasını yaratan da galatasaray olmuştur. ve bu kulüp artık bünyesinden çıkan her ismi de aşmıştır. galatasaray markası geçmişe, bugüne ve geleceğe aittir.
4) güç zehirlenmesinin ne demek olduğunu bilirken, bizzat görür ve neticeleri ile yüzleşirken ne ara herkes gibi insan olan, hata yapabilen hocamızı, hatasından ötürü eleştirmek düşmanlık olarak kabul görür oldu? hocayı eleştirme isek en büyük kötülüğü o zaman yapmış olacağız.
bana sorsalar bugün heykelini dikerim ama kurda kuşa yem etmeden eleştirmekden de geri kalmam çünkü benim için aslolan büyük, sanli galatasaray' dır.