26373
önce anlık durumu değerlendirmek gerekirse; her şeyi halı altına süpürmesi kendisini haklı çıkarmıyor, galatasaray'ı çok sevmesi de kendisini haklı çıkarmıyor.
eğer kadrosunun yetersiz olduğunu düşünüyorsa(ben düşünmüyorum) yapacağı şey çok basit; galatasaray için iyi bir şey yapmak istiyorsa yönetimi korumayı bıraksın. istediklerimi yapmıyorlar diyerek istifa etsin.
bütün taraftar arkasında olur. "fatih terim gittikten sonra kim gelecek?" sorusu yüzünden 25 senedir kulüp tek bir kişiye bağımlı haline geldi. bu durumdan alan da memnun satan da. yani fatih terim için de okey, yönetimler için de. danışıklı dövüş. herkes keyfine baksın. sportif başarı da kırk yılda bir gelsin, biz de bununla yetinelim. ben bunu istemiyorum artık.
bu manasız kısır döngü içerisinde olmaktan gerçekten çok sıkıldık. yönetimin de hocanın da işine geliyor. ben inanmıyorum hayallerim çok büyük laflarına. buna göre davranan kimse yok.
taraftar olarak seçme şansım olsa kulübün satılmasını isterim. olan bitenden yasalar önünde finansal olarak sorumlu tutulacak birileri olsun isterim. bugün bir yönetim kulübü usulüne uygun şekilde milyar dolarlarca borca soksa ne gibi bir yaptırımı olacak? kulüpten kovacağız en fazla. sadece başarısız olmuş olacak, işine gücüne devam edecek. günümüz futbolundaki rakamlar hobi olarak yönetilecek rakamlar değil.
fatih terim'i çoğu galatasaray'lı gibi bize yaşattığı unutulmaz anılar yüzünden çok seviyorum ve yarın gidip fener forması da giyse aynı nedenlerden sevmeye devam edeceğim. eğri oturup doğru konuşalım, ülkemizin hangi alanında kendini yenileyen, dünyayı takip eden, çağın ihtiyaçları ile kendini donatan insanlar var? çevrenizi düşünün. anne babanızı düşünün. hatta kendinizi düşünün. bu öyle kolay bir iş değil. yok değil ama zaten az sayıda insan bunu başarabiliyor. zaman geçiyor, çok şey değişiyor. hocayı buna uyum sağlayamadı diye suçlayamam, ama sağlayamadı. sağlayabilir miydi? evet, bir süre sağladı da zaten. ama artık yetmiyor.
daha dün top oynayan gerrard sana sahanın kenarında çok konuşma işareti yapıyorsa senin artık bir ağırlığın, bir değerin kalmamış demektir. üzgünüm, dost acı söyler.
biz burada gerek sevgimizden, gerek vefa duygusuyla fatih terim'siz bir galatasaray düşünemiyoruz. bu arada şu konuya katılıyorum, mevcut kokuşmuş düzenimizde fatih terim demek çok yüksek ihtimalle şampiyonluk demek. ama artık maalesef bu kadar. hocanın ülkedeki ağırlığı hala var, çünkü zaten yarıştığı insanların profili o kadar düşük ki, 30 sene önceki fatih terimi getirsen yine şampiyon olur türkiye liginde.
bizim kendisi ile ilgili kurduğumuz o büyük hayaller maalesef olmayacak. önce bir bunu kabul edelim.
sonra şu kulübü adam akıllı yönetecek birilerini bulalım.
bütün bunların kısa vadede olacağını düşünmüyorum ama galatasaray'dan keyif almak istiyorsak, gurur duymak istiyorsak, gitmemiz gereken yol bu.
eğer kadrosunun yetersiz olduğunu düşünüyorsa(ben düşünmüyorum) yapacağı şey çok basit; galatasaray için iyi bir şey yapmak istiyorsa yönetimi korumayı bıraksın. istediklerimi yapmıyorlar diyerek istifa etsin.
bütün taraftar arkasında olur. "fatih terim gittikten sonra kim gelecek?" sorusu yüzünden 25 senedir kulüp tek bir kişiye bağımlı haline geldi. bu durumdan alan da memnun satan da. yani fatih terim için de okey, yönetimler için de. danışıklı dövüş. herkes keyfine baksın. sportif başarı da kırk yılda bir gelsin, biz de bununla yetinelim. ben bunu istemiyorum artık.
bu manasız kısır döngü içerisinde olmaktan gerçekten çok sıkıldık. yönetimin de hocanın da işine geliyor. ben inanmıyorum hayallerim çok büyük laflarına. buna göre davranan kimse yok.
taraftar olarak seçme şansım olsa kulübün satılmasını isterim. olan bitenden yasalar önünde finansal olarak sorumlu tutulacak birileri olsun isterim. bugün bir yönetim kulübü usulüne uygun şekilde milyar dolarlarca borca soksa ne gibi bir yaptırımı olacak? kulüpten kovacağız en fazla. sadece başarısız olmuş olacak, işine gücüne devam edecek. günümüz futbolundaki rakamlar hobi olarak yönetilecek rakamlar değil.
fatih terim'i çoğu galatasaray'lı gibi bize yaşattığı unutulmaz anılar yüzünden çok seviyorum ve yarın gidip fener forması da giyse aynı nedenlerden sevmeye devam edeceğim. eğri oturup doğru konuşalım, ülkemizin hangi alanında kendini yenileyen, dünyayı takip eden, çağın ihtiyaçları ile kendini donatan insanlar var? çevrenizi düşünün. anne babanızı düşünün. hatta kendinizi düşünün. bu öyle kolay bir iş değil. yok değil ama zaten az sayıda insan bunu başarabiliyor. zaman geçiyor, çok şey değişiyor. hocayı buna uyum sağlayamadı diye suçlayamam, ama sağlayamadı. sağlayabilir miydi? evet, bir süre sağladı da zaten. ama artık yetmiyor.
daha dün top oynayan gerrard sana sahanın kenarında çok konuşma işareti yapıyorsa senin artık bir ağırlığın, bir değerin kalmamış demektir. üzgünüm, dost acı söyler.
biz burada gerek sevgimizden, gerek vefa duygusuyla fatih terim'siz bir galatasaray düşünemiyoruz. bu arada şu konuya katılıyorum, mevcut kokuşmuş düzenimizde fatih terim demek çok yüksek ihtimalle şampiyonluk demek. ama artık maalesef bu kadar. hocanın ülkedeki ağırlığı hala var, çünkü zaten yarıştığı insanların profili o kadar düşük ki, 30 sene önceki fatih terimi getirsen yine şampiyon olur türkiye liginde.
bizim kendisi ile ilgili kurduğumuz o büyük hayaller maalesef olmayacak. önce bir bunu kabul edelim.
sonra şu kulübü adam akıllı yönetecek birilerini bulalım.
bütün bunların kısa vadede olacağını düşünmüyorum ama galatasaray'dan keyif almak istiyorsak, gurur duymak istiyorsak, gitmemiz gereken yol bu.