26258
(bkz: 27 eylül 2020 galatasaray fenerbahçe maçı)
erol bulut tarafından taktiksel anlamda tarumar edilmiştir.
erol bulut ön alanda baskı yapıp galatasaray'ı kilitlemiş, pasla çıkarmamıştır. fatih terim, erol bulut'un bu hamlelerine karşılık verememiştir ve maç sonrasında karşılık verememesinin sebebi olarak jean michael seri gibi bir oyuncusunun olmamasını göstermiştir. bu klasik fatih terim tavrıdır! "ben yapmadım, oyuncular oynamadı" "elimde futbolcu yok, olsa oynatırdım" tavırlarını artık yemediğimizi bilmesi gerekiyor. ne güzel memleket yahu? at topu yönetime, taraftarla yönetimin arasını boz, sonra sıyrıl işin içinden!
en ufak tepkide destek istiyor ama ligin en iyi kadrosuna sahip olduğunu her defasında unutuyor. nzonzili, serili, leminalı, çok istediği babelli, falcaolu takımı bile oynatamadığını yazdığımızda, fatih terim düşmanı ilan ediliyoruz ama maymunun gözünü açtığını ve terli hayvanın yem yemediğini birileri dile getirmeli artık!
şu çok büyük bir gerçek ki, fenerbahçe biraz futbol şansıyla bu gece bizi yenerdi. akılda kalan tek pozisyonumuz dahi yok.
fatih terim, iyi kadroyla çalışmaya alışmış bir teknik direktördür. yokluktan başarı elde etmeyi, savunma takımı kurmayı, kontra atak oynamayı bilmez, yeniliğe asla açık değildir. hala fi tarihinde kalmış olan klasik mahalle taktiğini oynatmak istemesi de bunun en büyük örneğidir.
sokaktaki çocuk bile bekleri çizgiye koyup, stoperleri yana açtığını ve stoperlerin arasına oyun kurucu koyduğunu biliyor artık. e ne oluyor sonuç olarak? stopere ve regista'ya yapılan baskıdan sonra top taca çıkıyor.
allah aşkına bir kere de topu rakibe verelim be! yapalım baskıyı, topu kapıp 5 saniyede kaleye gidelim be! güzel futbolun karşılığı, dandik dandik pas yapmak ve topa sahip olmak değil artık, aksine topu kaptığın anda ne kadar akışkan hücum ettiğin. bizse 34'lük arda turan'a aşk şiirleri yazıyoruz 2020 yılında!
şampiyon her şekilde olunur. fatih terimle de oluruz, fatih terimsiz de. bazen maç forumlarında görüyorum, 0,5-0 olsun bizim olsun yazan yazıları. ben 1-0'a bile razı değilim açıkçası. her şeyi ince ince işleyip, tek tek oluşturduğun bir organizasyonda, insanlar senden iyi futbol bekler. iyi futbol göremediğinde değişiklik ister. para verdiği bir hobisinde torpilli birilerinin varlığından ise haz etmezler. ben de arda turan'dan haz etmiyorum. yanlış anlaşılmasın kendisiyle bir sorunum yok ama her maç hiçbir şey yapamayan, yaşlı bir futbolcunun ilk 11'e yazılmasını ve alternatifsiz olması hiçbir şekilde mantıklı gelmiyor bana.
işler kötü gittiğinde de, iyi gittiğinde de bu duruşumu koruyacağım bilinsin. belhanda'yla, feghouli'yle, arda'yla oynanan futbol beni asla ama asla memnun etmeyecek. fatih terimle ve fatih terim zihniyetiyle de bir adım bile ileri gidebileceğimizi düşünmüyorum.
erol bulut tarafından taktiksel anlamda tarumar edilmiştir.
erol bulut ön alanda baskı yapıp galatasaray'ı kilitlemiş, pasla çıkarmamıştır. fatih terim, erol bulut'un bu hamlelerine karşılık verememiştir ve maç sonrasında karşılık verememesinin sebebi olarak jean michael seri gibi bir oyuncusunun olmamasını göstermiştir. bu klasik fatih terim tavrıdır! "ben yapmadım, oyuncular oynamadı" "elimde futbolcu yok, olsa oynatırdım" tavırlarını artık yemediğimizi bilmesi gerekiyor. ne güzel memleket yahu? at topu yönetime, taraftarla yönetimin arasını boz, sonra sıyrıl işin içinden!
en ufak tepkide destek istiyor ama ligin en iyi kadrosuna sahip olduğunu her defasında unutuyor. nzonzili, serili, leminalı, çok istediği babelli, falcaolu takımı bile oynatamadığını yazdığımızda, fatih terim düşmanı ilan ediliyoruz ama maymunun gözünü açtığını ve terli hayvanın yem yemediğini birileri dile getirmeli artık!
şu çok büyük bir gerçek ki, fenerbahçe biraz futbol şansıyla bu gece bizi yenerdi. akılda kalan tek pozisyonumuz dahi yok.
fatih terim, iyi kadroyla çalışmaya alışmış bir teknik direktördür. yokluktan başarı elde etmeyi, savunma takımı kurmayı, kontra atak oynamayı bilmez, yeniliğe asla açık değildir. hala fi tarihinde kalmış olan klasik mahalle taktiğini oynatmak istemesi de bunun en büyük örneğidir.
sokaktaki çocuk bile bekleri çizgiye koyup, stoperleri yana açtığını ve stoperlerin arasına oyun kurucu koyduğunu biliyor artık. e ne oluyor sonuç olarak? stopere ve regista'ya yapılan baskıdan sonra top taca çıkıyor.
allah aşkına bir kere de topu rakibe verelim be! yapalım baskıyı, topu kapıp 5 saniyede kaleye gidelim be! güzel futbolun karşılığı, dandik dandik pas yapmak ve topa sahip olmak değil artık, aksine topu kaptığın anda ne kadar akışkan hücum ettiğin. bizse 34'lük arda turan'a aşk şiirleri yazıyoruz 2020 yılında!
şampiyon her şekilde olunur. fatih terimle de oluruz, fatih terimsiz de. bazen maç forumlarında görüyorum, 0,5-0 olsun bizim olsun yazan yazıları. ben 1-0'a bile razı değilim açıkçası. her şeyi ince ince işleyip, tek tek oluşturduğun bir organizasyonda, insanlar senden iyi futbol bekler. iyi futbol göremediğinde değişiklik ister. para verdiği bir hobisinde torpilli birilerinin varlığından ise haz etmezler. ben de arda turan'dan haz etmiyorum. yanlış anlaşılmasın kendisiyle bir sorunum yok ama her maç hiçbir şey yapamayan, yaşlı bir futbolcunun ilk 11'e yazılmasını ve alternatifsiz olması hiçbir şekilde mantıklı gelmiyor bana.
işler kötü gittiğinde de, iyi gittiğinde de bu duruşumu koruyacağım bilinsin. belhanda'yla, feghouli'yle, arda'yla oynanan futbol beni asla ama asla memnun etmeyecek. fatih terimle ve fatih terim zihniyetiyle de bir adım bile ileri gidebileceğimizi düşünmüyorum.