aynı isimdeki diğer başlıklar:
resim
Harold Kewell
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Avustralya
  • 1722
    çoğu taraftar gibi benim de gitmesini istemediğim futbolcuların birincisidir kewell. ama hayatın bazı gerçekleri de var.
    kewell elbette alacağı ücretle ilgili olarak pazarlığını güçlü tutacaktır. en büyük dayanağı da biz taraftarlar. yönetim de maaş dengeleri ile beraber yabancı kontenjanını gözetmek zorunda.

    şimdi de olayın sevindirici noktalarını ele alalım. kewell'ın kalacağına dair hislerimizi güçlendiren gerçeklere :
    1- kewell artık 32 yaşında, sakatlık sorunu yaşayabilen bir oyuncu. galatasaray'dan ayrılırsa, burda aldığından daha yüksek bir maaşı ödeyip de onu transfer edecek, bizim çapımızda, şampiyonlar ligi seviyesinde bir klübe gidemez.
    vasat bir ligde oynamak ya da önemli bir ligde avrupa podyumundan çok uzakta (misal birmingham,espanyol, köln,stoke city) oynamak da kendisinin profesyonel kişiliğine uygun bir hedef değil. 33-34 yaşlarındayken, galatasaray formasıyla san siro'ya, old trafford'a, nou camp'a şampiyonlar ligi marşı çalarken çıkıyor olmayı, bizim o'nun kalışını istememizden daha fazla istediğine emin olabilirsiniz.

    2- kewell'ın bölgesine acil olarak alınan futbolcunun (bkz: giovani dos santos) kiralık ve satın alma opsiyonu ile alınmış olması. demek ki, kewell henüz gözden çıkarılmadı. sakatlık dönüşündeki hali bekleniyor. 32 yaşında olması, bu derece bir sakatlıktan asla dönemeyecek olması gibi bir riski de barındıyor çünkü. tam olarak iyileşip iyileşmeyeceğinin anlaşılacağı 2-3 aylık süre zarfında mevkiisi boş kalmasın düşüncesiyle kiralama yoluyla bir transfer yapılmış. kewell'ın durumu düzelirse, o zaman nonda ve franco gibi gidişi pek birşey kaybettirmeyecek olan isimler de mevcutken, kontrat yenilenmemesine bakıp üzülmektense gelen yeni oyuncunun kiralık ve opsiyonlu gelişini düşünerek umutlu olmak daha makul görünüyor.

    3- beşiktaş örneğinde de görüldüğü gibi, yönetimle taraftarın arasının olumlu kalması türkiye gerçeklerinden biridir. biz bu konuda avrupa ülkelerine benzemeyiz. elano, franco, keita geldiği gibi geri gönderilse, hatta arttırıyorum baros gönderilse dahi kewell'ın erken ayrılışı kadar taraftarı üzmez. bu kadar geniş ölçekte olmaz. yönetimin, transferler ve diğer yatırımlar sayesinde taraftarla arası iyi ve bu yüzden geçen sezon alınan 5.lik, galatasaray tarihine kara leke olarak geçmesi gerekecek lig 5.liği bile neredeyse hiç akıllara gelmiyor. kimse düşünmüyor, üzülmüyor, sinirlenmiyor.

    galatasaray'ın ligi 5.bitirmesinin hiçbir infial yaratmamasında üç etken vardı; arda, baros ve kewell...
    kimse kimseyi kandırmasın. bu sene kewell kaybedilirse, lig ikinciliğinde bile ortalık karışır. hatta şampiyonluk kutlamaları bile gazı kaçmış kola tadında olur. hiçbir yönetim taraftarını topyekun karşısına almak istemez. "alırım" diyen demirören'in beşiktaş'ının hali ortada. geçen senenin çift kupalı takımı inanılmaz bir huzur ve özgüven eksikliği içinde. bunun sebebi de taraftarının sürekli yönetimle meşgul olması. konya şekerspor maçını bile tello ve toraman'ı oyuna almadan kopartamadılar. galatasaray yönetiminin böyle bir hamleyi, hem de soğukkanlılıkla yapacağını hiç zannetmiyorum. alternatif çözümler masadayken, "boşver yahu" diyip kewell'a bilet almazlar.

    4- lincoln de, kewell kadar olmasa bile taraftarlar arasında sevilen bir oyuncuydu. lincoln'ün takımdan gönderilmesi için, o'na duyulan sevginin kaybolmasını sağlayacak gelişmeler beklendi. sorumsuzluğuna sezon içerisinde razı geliniyordu çoğu tarafımızdan ama, özellikle kampa katılış tarihleri ile ilgili yaptığı son sorumsuzluklar önemli bir kitlenin lincoln sevgisini tüketti. ve yönetim ancak bu gelişmelerden sonra lincoln'ün biletini kesti. demem o ki, kewell'ın yarısı kadar sevilen bir lincoln bile, taraftarın kalbini kıracak şeyler yapana kadar gönderilmiyorsa, hiç sabıkası bulunmayan kewell, sırf ameliyat olacak diye gönderilemez.

    bunlar akla gelenler. ancak hayat bu, herşeye hazırlıklı olmak lazım. unutulmasın ki bu harry kewell denen insan ötesi varlık, leeds ve liverpool formaları giyerken de taraftarlarının gözbebeğiydi. ancak hayatın gerçekleri işlemeye başladı ve yolu bize düştü. o'nu sevmek bize de kısmet oldu. ama bir gün birşeyler olacak ve kewell bizimle olmayacak, buna alışmak lazım. gönül ister ki, bu sene değil, 2-3 sene sonra olsun ama eninde sonunda;
    her güzel şeyin bir sonu vardır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın