418
geçen akşam saba tümer'in konuğu hakan şükür'dü. bazen iyi oluyor magazin seyretmek, dinlemek. konuk hakan şükür olunca, yapacak bir şey de yoksa takıldık işte ekran başına. daha önce arda turan'la yaptığı programı da izlemiştim.
hakan şükür, türk futbolu ve galatasaray'ın gelmiş geçmiş en büyük futbolcusudur. sarı kırmızı formanın içinde geçirdiği yıllar boyunca verdiği imaj, yazdığı tarihle sonsuza kadar bu sıfatı devam edecektir. futbolun ticaret olduğu günümüzde artık hiç bir futbolcunun, hakan şükür'ün istatistiklerini geçmesi mümkün değildir. ne var ki hakan şükür'ü , formanın içinden çıktıktan sonra ki yaşamıyla da takip etmek, sevmek isterdik.
yazıklar olsun ki, şu dandik magazin programında bile galatasaray'lıların gönlünü alamıyor. dikkatli izleyiciler tarafından küfür yiyor, hiç haketmediği halde.
galatasaray'a üye yapılmış, kendisini üye yapana oy vermeyeceğini söylüyor. çok umurumuzdaydı hakan şükür. sen vermesen, galatasaray'ın başına bir şey gelir sanki. türkiye'de hiç kimseye nasip olmayacak bir noktaya geldin sayemizde. galatasaray'lı olmasan sana onca sene o formayı giydirlermiydi?
galatasaray'ın oynadığı en büyük maçın ilk 11ine bakın. yücegök bize acımış, arsenal maçına çıkan takımın fotoğraflarını duvarlarına asanlar, indirmek mecburiyetinde kalmamışlar. fatih akyel yok, hakan ünsal yok, emre belezoğlu cezalı o da yok. kenardan sevindiler, ihanet ettiler, çıkabilecekleri en büyük maça çıktıkları takımı sattılar. bundan sonraki nesiller başta küçük hakan olmak üzere bu saydığım futbolcuları lanetle anacaklardır.
ancak bunlar neydi ki, kaptan hakan şükür'ün yanında. çocuklarımın tutacağı takıma karışmam diyor. bundan daha büyük lanet olabilir mi? düşün baban karışmamış, dayın seni fener'li yapmış ve sen bir bakıyorsun ki senin baban galatasaray'ın en büyük futbolcusuymuş. bundan daha büyük galatasaray nefreti olabilir mi? hakan şükür. bırak senin gibi sporcuyu, sıradan bir galatasaray'lı baba, çocuğunu galatasaray'lı yapar. aynı şekilde fener'li de fener'li.senin çocuğunun başka takımı tutması imkanı var mı? tanju çolak, fener'e gittiğinde oğlu anıl ağlıyordu, yıllarca konuşmadı babasıyla. sapına kadar galatasaray'lıydı. ve babası da döndü dolaştı aslan yuvasına katıldı, arkasında mecbur kaldığı pişmanlığı her fırsatta dile getirerek.
son oynadığın sezondan önceki sezon aslında son senendi hakan şükür.o sezonu tarihinin en kötü sezonu olarak bitirdin. bence bilerek yaptın bunu. sadece 4 gol atabildin ve galatasaray yönetimi, o beğenmediğin, nankörlük ettiğin adnan polat seni 1 sene daha oynattı. elini öpmeye koştuğunuz canaydın başkan'a kalsa o akıl edemezdi.kırılması gereken rekorlar vardı. gerçi senden önce kıranlar da galatasaray'lıydı ama olsundu. tanju çolak'ın attığı goller topaldı. icabında, haklı olarak fener'li de sahip çıkacaktı. seni 1 sene daha oynatıp, bir daha asla kırılamayacak bir rekoru galatasaray formasına kırdırdı ve duvara astı. yoksa sen o formsuzluğunla, o yaşta 1 sene daha oynayabilecek durumda değildin. nonda'yı getirmişlerdi, hasan kabze vardı, ümit karan'ın en verimli sezonuydu.
saba tümer'e dışarda galatasaray'lı gördüğünde saatlerce konuştuğunu, imza verdiğini falan söyledi. ben çok denk geldim, misal milano'nun bağdat caddesinde maçtan sonraki gün bütün futbolcular kafelerde taraftarla takılırken hakan şükür ortalıkta yoktu. ha hakkını yemeyelim bir de popescu yoktu. otellerin lobilerinde hakan şükür bir idareciyle, ya da o şehrin kodamanıyla, tarikatçısıyla oturur da asla taraftarla oturmazdı. sahada 100 kişi çağırınca gelen adam dışarda taraftar gördümü öcü muamelesi yapardı.
tutulmuşlar, şimdi basındaki hakan ünsal'ın peşine takılmışlar, inceden galatasaray'a sövüyorlar. galatasaray'lıyım diyemiyorlar, kenan imirzalıoğlu kadar bile galatasaray'ı sevmiyorlar. görevli değillerse galatasaray maçlarına gelmiyorlar. ne yalan söyleyeyim şu son hakan şükür magazin programını seyrettikten sonra keşke hakan şükür'de fener'e gidip 1 sene oynasaydı diyorum.nerden nereye 15 sene önce televole programlarında fıkra anlatırken şimdi ülkenin spordaki en büyük, en ciddi adamı haline gelmişin. tek bir sıfatın var oysa o da galatasaray'lı oluşun. acaba ne diyecek diye hiç sevmediği programı, sadece sen varsın diye seyreden milyonlarca galatasaray'lıya ayıp ettin. ben dayanamadım, sonuna kadar seyredemedim o yüzden burada kesiyorum.
geçen yıl, futbolu bırakalı 2 ay olmuşken takım kadıköy deplasmanına yol alırken favori fener diyebilen bir hakan şükür'sün. yani ne değişti, tamam bildin hezimet yedik ama ne değişti? de sen varken yenmeye gittiğiniz takım sen yokken yenilmeye gidiyordu.
formanın içindeyken en büyük galatasaray futbolcusuydun kral hakan şükür, seni formanın dışında da aynı duygularla sevmek isterdim.formanın içindeyken hiç seyretmediğimiz, formanın dışında ise her zaman en tepelerde taşıdığımız, ve galatasaray var oldukça taşıyacağımız metin oktay gibi olsaydın keşke.
galatasaray hakkında ne olur konuşma hakan şükür, bırak bari anılar güzel kalsın.
hakan şükür, türk futbolu ve galatasaray'ın gelmiş geçmiş en büyük futbolcusudur. sarı kırmızı formanın içinde geçirdiği yıllar boyunca verdiği imaj, yazdığı tarihle sonsuza kadar bu sıfatı devam edecektir. futbolun ticaret olduğu günümüzde artık hiç bir futbolcunun, hakan şükür'ün istatistiklerini geçmesi mümkün değildir. ne var ki hakan şükür'ü , formanın içinden çıktıktan sonra ki yaşamıyla da takip etmek, sevmek isterdik.
yazıklar olsun ki, şu dandik magazin programında bile galatasaray'lıların gönlünü alamıyor. dikkatli izleyiciler tarafından küfür yiyor, hiç haketmediği halde.
galatasaray'a üye yapılmış, kendisini üye yapana oy vermeyeceğini söylüyor. çok umurumuzdaydı hakan şükür. sen vermesen, galatasaray'ın başına bir şey gelir sanki. türkiye'de hiç kimseye nasip olmayacak bir noktaya geldin sayemizde. galatasaray'lı olmasan sana onca sene o formayı giydirlermiydi?
galatasaray'ın oynadığı en büyük maçın ilk 11ine bakın. yücegök bize acımış, arsenal maçına çıkan takımın fotoğraflarını duvarlarına asanlar, indirmek mecburiyetinde kalmamışlar. fatih akyel yok, hakan ünsal yok, emre belezoğlu cezalı o da yok. kenardan sevindiler, ihanet ettiler, çıkabilecekleri en büyük maça çıktıkları takımı sattılar. bundan sonraki nesiller başta küçük hakan olmak üzere bu saydığım futbolcuları lanetle anacaklardır.
ancak bunlar neydi ki, kaptan hakan şükür'ün yanında. çocuklarımın tutacağı takıma karışmam diyor. bundan daha büyük lanet olabilir mi? düşün baban karışmamış, dayın seni fener'li yapmış ve sen bir bakıyorsun ki senin baban galatasaray'ın en büyük futbolcusuymuş. bundan daha büyük galatasaray nefreti olabilir mi? hakan şükür. bırak senin gibi sporcuyu, sıradan bir galatasaray'lı baba, çocuğunu galatasaray'lı yapar. aynı şekilde fener'li de fener'li.senin çocuğunun başka takımı tutması imkanı var mı? tanju çolak, fener'e gittiğinde oğlu anıl ağlıyordu, yıllarca konuşmadı babasıyla. sapına kadar galatasaray'lıydı. ve babası da döndü dolaştı aslan yuvasına katıldı, arkasında mecbur kaldığı pişmanlığı her fırsatta dile getirerek.
son oynadığın sezondan önceki sezon aslında son senendi hakan şükür.o sezonu tarihinin en kötü sezonu olarak bitirdin. bence bilerek yaptın bunu. sadece 4 gol atabildin ve galatasaray yönetimi, o beğenmediğin, nankörlük ettiğin adnan polat seni 1 sene daha oynattı. elini öpmeye koştuğunuz canaydın başkan'a kalsa o akıl edemezdi.kırılması gereken rekorlar vardı. gerçi senden önce kıranlar da galatasaray'lıydı ama olsundu. tanju çolak'ın attığı goller topaldı. icabında, haklı olarak fener'li de sahip çıkacaktı. seni 1 sene daha oynatıp, bir daha asla kırılamayacak bir rekoru galatasaray formasına kırdırdı ve duvara astı. yoksa sen o formsuzluğunla, o yaşta 1 sene daha oynayabilecek durumda değildin. nonda'yı getirmişlerdi, hasan kabze vardı, ümit karan'ın en verimli sezonuydu.
saba tümer'e dışarda galatasaray'lı gördüğünde saatlerce konuştuğunu, imza verdiğini falan söyledi. ben çok denk geldim, misal milano'nun bağdat caddesinde maçtan sonraki gün bütün futbolcular kafelerde taraftarla takılırken hakan şükür ortalıkta yoktu. ha hakkını yemeyelim bir de popescu yoktu. otellerin lobilerinde hakan şükür bir idareciyle, ya da o şehrin kodamanıyla, tarikatçısıyla oturur da asla taraftarla oturmazdı. sahada 100 kişi çağırınca gelen adam dışarda taraftar gördümü öcü muamelesi yapardı.
tutulmuşlar, şimdi basındaki hakan ünsal'ın peşine takılmışlar, inceden galatasaray'a sövüyorlar. galatasaray'lıyım diyemiyorlar, kenan imirzalıoğlu kadar bile galatasaray'ı sevmiyorlar. görevli değillerse galatasaray maçlarına gelmiyorlar. ne yalan söyleyeyim şu son hakan şükür magazin programını seyrettikten sonra keşke hakan şükür'de fener'e gidip 1 sene oynasaydı diyorum.nerden nereye 15 sene önce televole programlarında fıkra anlatırken şimdi ülkenin spordaki en büyük, en ciddi adamı haline gelmişin. tek bir sıfatın var oysa o da galatasaray'lı oluşun. acaba ne diyecek diye hiç sevmediği programı, sadece sen varsın diye seyreden milyonlarca galatasaray'lıya ayıp ettin. ben dayanamadım, sonuna kadar seyredemedim o yüzden burada kesiyorum.
geçen yıl, futbolu bırakalı 2 ay olmuşken takım kadıköy deplasmanına yol alırken favori fener diyebilen bir hakan şükür'sün. yani ne değişti, tamam bildin hezimet yedik ama ne değişti? de sen varken yenmeye gittiğiniz takım sen yokken yenilmeye gidiyordu.
formanın içindeyken en büyük galatasaray futbolcusuydun kral hakan şükür, seni formanın dışında da aynı duygularla sevmek isterdim.formanın içindeyken hiç seyretmediğimiz, formanın dışında ise her zaman en tepelerde taşıdığımız, ve galatasaray var oldukça taşıyacağımız metin oktay gibi olsaydın keşke.
galatasaray hakkında ne olur konuşma hakan şükür, bırak bari anılar güzel kalsın.