24442
sezonun ilk yarısı sonunda istifasını isteyenler baskın çıksaydı ve hoca görevi bırakmak zorunda kalsaydı sezon elden gitmiş olacaktı.
evet hala somut anlamda kazanılmış bi şey yok tabi ki ama manevi anlamda kazanılmış çok şey oldu geride bıraktığımız 2 ayda.
hocaya güvenenler haklı çıktı, istifasını isteyenler ise haksız. bu net bir kere. üstelik ilk kez de olmuyor bu malumunuz.
eleştirenlerden bahsetmiyorum bakın dikkat.
buradaki asıl mesele hocaya hayran olmak, sevmek, hatta bazılarının iddia ettiği gibi ona biat etmek değil.
meselenin özü fatih terim'i tanıyor, yapabileceklerini biliyor olmak.
'tudor olsa çoktan kovulmuştu ama konu terim olunca herkes suspus' eleştirisi tam da anlatılmak istenen şeyi özetliyor zaten.
burada ona güvenenler değil hocadan ümidini kesenler asıl bir sorgulamaya girmeliler kendi içlerinde. neden biz bu adamı hala tanıyamadık, yapabileceklerini her defasında es geçiyoruz diye. bu soru bazıları için kendisini bir türlü sevemiyor olmak, hala seneler de geçse bir türlü galatasaray'a yakıştıramıyor olmak olabilir tabi ki.
hocayı sevmemek ne yaparsa yapsın istemiyor olmak her galatasaraylı için bir hak ve tercih meselesidir. ama yaptıklarını ve yapabileceklerini es geçerek önyargılara bağımlı ve kalıpların dışına çıkamadan yapılan yorumlar sizi sadece yanıltır.
en fazla nefret edenin bile saygı duymayı öğrenmesi gereken biri çünkü bu adam.
evet hala somut anlamda kazanılmış bi şey yok tabi ki ama manevi anlamda kazanılmış çok şey oldu geride bıraktığımız 2 ayda.
hocaya güvenenler haklı çıktı, istifasını isteyenler ise haksız. bu net bir kere. üstelik ilk kez de olmuyor bu malumunuz.
eleştirenlerden bahsetmiyorum bakın dikkat.
buradaki asıl mesele hocaya hayran olmak, sevmek, hatta bazılarının iddia ettiği gibi ona biat etmek değil.
meselenin özü fatih terim'i tanıyor, yapabileceklerini biliyor olmak.
'tudor olsa çoktan kovulmuştu ama konu terim olunca herkes suspus' eleştirisi tam da anlatılmak istenen şeyi özetliyor zaten.
burada ona güvenenler değil hocadan ümidini kesenler asıl bir sorgulamaya girmeliler kendi içlerinde. neden biz bu adamı hala tanıyamadık, yapabileceklerini her defasında es geçiyoruz diye. bu soru bazıları için kendisini bir türlü sevemiyor olmak, hala seneler de geçse bir türlü galatasaray'a yakıştıramıyor olmak olabilir tabi ki.
hocayı sevmemek ne yaparsa yapsın istemiyor olmak her galatasaraylı için bir hak ve tercih meselesidir. ama yaptıklarını ve yapabileceklerini es geçerek önyargılara bağımlı ve kalıpların dışına çıkamadan yapılan yorumlar sizi sadece yanıltır.
en fazla nefret edenin bile saygı duymayı öğrenmesi gereken biri çünkü bu adam.
