197
yetiştirip yetiştirip futbolcu satmak.
altyapıdaki her futbolcuyu bir hammadde olarak görüp, tüm imkanlardan maksimum çıktıyı alıp karlılığı sağlamak. uzun süren futbolcu olma maratonunda, elenen nice futbolcuyu olabildiğince sistemin içinde tutmalı. en önemli konumuz bu olmalı, muasır kulüpler seviyesine ulaşmak için. birkaç gündür kafamdakileri not alıyordum, şimdi birleştirebildim. profesyonelce bir rapor değil elbette ama bu kulübü çıkarsızca seven ve menfaatlerini göz önünde bulunduran bir taraftardan, 758 kelimelik bir temenni listesidir.
5 milyona aldığımız bir oyuncuyu 3 milyona sattığımızda mutlu oluyoruz, çünkü satış yapabilmek bu piyasada çok zorlaştı. afrika ve güney amerika pazarına hakim olanlar, 30 yaş civarına para bayılacağına gidiyor, en gencinden ve potansiyellisinden bir genci ilk uçakla kulübe getirip imza attırıyor.
peki biz bu transferlerin neresindeyiz?
ozan kabak satışımız dışında hiçbir yerde. bakın arda turan transferi bile faciaydı. arda’dan aldığımız para ile arda’yı ikame etsin diye riera’yı aldık ve bu maliyet karşılığında o pozisyonda hiç verim elde edemedik. gelen para buharlaşırken fatih hoca riera’yı sol beke çekti ve 1-1.5 sezon biraz verim alabildik.
peki bunu nasıl sağlayabiliriz?
öncelikle kulüp amacını belirleyecek. diyecek ki ben her yıl şu kadar satış yapıcam. satışlarımın bilmem kaçı altyapımdan ya da ucuza aldığım genç futbolcuların satışından gelecek diyecek. bu durum da teknik heyette kadro oluşturma yöntemine etki edecek.
lig 34 maç. 34 maç 11 futbolcudan toplam 33.660 dakika yapıyor.
yönetim ve teknik heyet mutabakata varacak ve sezonun hedefi açıklanacak.
18 yaş altı futbolcular toplamda en az 1000 dakika sahada kalacak,
19 yaş altı futbolcular toplamda en az 2000 dakika sahada kalacak,
20 yaş altı futbolcular toplamda en az 3000 dakika sahada kalacak,
21 yaş altı futbolcular toplamda en az 4000 dakika sahada kalacak,
21-25 yaş arası futbolcular kalan sürenin %40’ı olan 9464 dakika,
25-30 yaş arası futbolcular kalan sürenin %40’ı olan 9464 dakika,
30 yaş üstü futbolcular da kalan sürenin %20’si 4732 dakika.
her sezon bir alt yaş grubundan bir üst yaş grubuna en az 3 futbolcu geçecek ve 19 yaş altı takımı 19 yaşındakilerden değil 18 yaşındakilerden oluşacak. eğer ileride mücadeleye gireceklerse zaten, 1 yaş farkını alt yaş kategorilerinde hayli hayli kapatıyor olmalılar.
kontratlı futbolcu sözleşme ortalamaları en az 2 sene olacak. bu durum takım know-how’ını saklamaya, kurumsal hafızayı yaşatmaya, birlikte oynamaya başlamış birbirini tanıyan takıma ve uzun sözleşmelerle konfor alanı oluşturmuş tembel futbolcuları sistemden uzak tutacak.
galatasaray liseciliği zihniyeti, galatasaray altyapıcılığı fikrine dönüşecek. divan kurullarında galatasaray adası’ndaki yemek fiyatları değil, kulübün en büyük sportif dalı futbol takımın geleceği için altyapıda dikkat çeken topçuların neden başarılı olamadığı sorgulansın.
satışı gerçekleştirilebilen her altyapı çıkışlı futbolcudan elde edilen gelirin %10’u alt yapı harcamalarına, %10 yetiştiren hocalarına, %5’i de takım arkadaşlarına prim şekilde dağıtılması. bu durum hocaların öğrencilerine olan yaklaşımında pozitif etki gösterecektir.
her sene sonu şeffaf biçimde belirlenen hedefler ve gerçekleşen sonuçların raporları internet üzerinden paylaşılacaktır.
her 8 maçta 1, her devre 1 ayrı rapor ile ara raporlar verilecek, durumun izlenebilirliği arttırılacaktır. çünkü millet olarak başlamayı bitirmekten daha çok seviyoruz.
her yıl belirli seyirci miktarı hedefi koyulacak ve gerçekleşirse tüm emeği geçenlere cüzi de olsa prim dağıtılacaktır.
türkiye kupası maçlarında takımın %60’ı 21 yaş altı, %40’ı 21 yaş üstünden oluşturulacaktır. sonuçta artık ekonomik bağlamda çok bir artısı olmayan bir kupada yıllık 5 milyon euro alan bir futbolcuyu riske etmek, benim yatırım anlayışıma pek uymamakta. ayrıca 34 yaşındaki bir orta saha oyuncusunu görmektense 17 yaşında gözlerinin içi gülen gencecik bir futbolcuyu görmek de herkesin dileğidir.
alt yaş kategorilerinde 1 sene önce birlikte oynadıkları abilerini, 1 sene sonra tt arena’da görecek olan gençler için de bu durum havuç etkisi yaratacaktır.
genç futbolcuların bir şekilde oynadığını gören gelecek vaat eden, anadolunun bağrından çıkmış gençler için de galatasaray böylelikle tercih edilme sebebi olacaktır. nasıl ki cengiz daha çok oynamak için başakşehir’e gittiyse, bu umudu genç futbolculara verebilmeliyiz.
a takımdaki her genç futbolcu için 1 yaşam koçu temin edilmelidir. bu özellikle erken gelen şan, şöhret ve ün yüzünden şımarmanın; ben oldum diyip fazladan çalışıp akranlarının önüne geçmeyi engelleyen hastalıklı fikirlerin oluşmasını engelleyecektir.
her alt yaş kategorisinin öne çıkan 3 futbolcusu her yıl monaco ve kopenhag’da kupa kazandığımız statlara götürülüp, onlardan beklediğimiz şeyin ne olduğu gösterilecektir. tıpkı japon çocuklara yaptırılan hiroşima ve nagazaki turları gibi.
gençler için ayda 1 motivasyon toplantısı düzenlenecektir. onlara “neden” bu oyunu en iyi şekilde oynamaları ama eski futbolcuların anılarıyla ama diğer akranlarından piyasada yer bulabilmiş olanlarından canlı kanlı örneklerle farkındalıkları sağlanacaktır.
alt yaş kategorilerinden mutlaka 1 kaleci, 1 defans, 1 orta saha, 1 forvet oyuncusu erasmus programı gibi farklı ülkelere gönderilecektir. türk futbolunun o pozisyonda eksikliği olan konular hangi ligde öne çıkıyorsa, futbolcular rastgele değil adreslenmiş kulüplere gönderilecektir.
her 3 yılda 1, 1 avrupa takımı ile altyapı anlaşması yapıp oyuncu değişimi programı imzalanacaktır.
futbolcuların fiziksel gelişimleri için uzmanlar tarafından vücut analizlerinde hedefleri bulunacaktır. yağ/kas oranları, vücut ölçüleri, güç testi, kondisyon testi, efor testi vs. takip edilecek. her tatil dönüşü uygunsuzluğu bulunanlara öyle bir komando kampı hazırlanacak ki, bir daha o yağlı yiyecekleri yemeye cesaret bile edemeyecekler.
işte masa başında yazayım çizeyim dediğim, belki çoktan düşünülen ama pek uygulanmayan, hakkıyla uygulanırsa “ajax olmaya gerek yok, biz böyle de yapabiliriz” dediğim konular bunlar. umarım başınızı şişirmemişimdir.
altyapıdaki her futbolcuyu bir hammadde olarak görüp, tüm imkanlardan maksimum çıktıyı alıp karlılığı sağlamak. uzun süren futbolcu olma maratonunda, elenen nice futbolcuyu olabildiğince sistemin içinde tutmalı. en önemli konumuz bu olmalı, muasır kulüpler seviyesine ulaşmak için. birkaç gündür kafamdakileri not alıyordum, şimdi birleştirebildim. profesyonelce bir rapor değil elbette ama bu kulübü çıkarsızca seven ve menfaatlerini göz önünde bulunduran bir taraftardan, 758 kelimelik bir temenni listesidir.
5 milyona aldığımız bir oyuncuyu 3 milyona sattığımızda mutlu oluyoruz, çünkü satış yapabilmek bu piyasada çok zorlaştı. afrika ve güney amerika pazarına hakim olanlar, 30 yaş civarına para bayılacağına gidiyor, en gencinden ve potansiyellisinden bir genci ilk uçakla kulübe getirip imza attırıyor.
peki biz bu transferlerin neresindeyiz?
ozan kabak satışımız dışında hiçbir yerde. bakın arda turan transferi bile faciaydı. arda’dan aldığımız para ile arda’yı ikame etsin diye riera’yı aldık ve bu maliyet karşılığında o pozisyonda hiç verim elde edemedik. gelen para buharlaşırken fatih hoca riera’yı sol beke çekti ve 1-1.5 sezon biraz verim alabildik.
peki bunu nasıl sağlayabiliriz?
öncelikle kulüp amacını belirleyecek. diyecek ki ben her yıl şu kadar satış yapıcam. satışlarımın bilmem kaçı altyapımdan ya da ucuza aldığım genç futbolcuların satışından gelecek diyecek. bu durum da teknik heyette kadro oluşturma yöntemine etki edecek.
lig 34 maç. 34 maç 11 futbolcudan toplam 33.660 dakika yapıyor.
yönetim ve teknik heyet mutabakata varacak ve sezonun hedefi açıklanacak.
18 yaş altı futbolcular toplamda en az 1000 dakika sahada kalacak,
19 yaş altı futbolcular toplamda en az 2000 dakika sahada kalacak,
20 yaş altı futbolcular toplamda en az 3000 dakika sahada kalacak,
21 yaş altı futbolcular toplamda en az 4000 dakika sahada kalacak,
21-25 yaş arası futbolcular kalan sürenin %40’ı olan 9464 dakika,
25-30 yaş arası futbolcular kalan sürenin %40’ı olan 9464 dakika,
30 yaş üstü futbolcular da kalan sürenin %20’si 4732 dakika.
her sezon bir alt yaş grubundan bir üst yaş grubuna en az 3 futbolcu geçecek ve 19 yaş altı takımı 19 yaşındakilerden değil 18 yaşındakilerden oluşacak. eğer ileride mücadeleye gireceklerse zaten, 1 yaş farkını alt yaş kategorilerinde hayli hayli kapatıyor olmalılar.
kontratlı futbolcu sözleşme ortalamaları en az 2 sene olacak. bu durum takım know-how’ını saklamaya, kurumsal hafızayı yaşatmaya, birlikte oynamaya başlamış birbirini tanıyan takıma ve uzun sözleşmelerle konfor alanı oluşturmuş tembel futbolcuları sistemden uzak tutacak.
galatasaray liseciliği zihniyeti, galatasaray altyapıcılığı fikrine dönüşecek. divan kurullarında galatasaray adası’ndaki yemek fiyatları değil, kulübün en büyük sportif dalı futbol takımın geleceği için altyapıda dikkat çeken topçuların neden başarılı olamadığı sorgulansın.
satışı gerçekleştirilebilen her altyapı çıkışlı futbolcudan elde edilen gelirin %10’u alt yapı harcamalarına, %10 yetiştiren hocalarına, %5’i de takım arkadaşlarına prim şekilde dağıtılması. bu durum hocaların öğrencilerine olan yaklaşımında pozitif etki gösterecektir.
her sene sonu şeffaf biçimde belirlenen hedefler ve gerçekleşen sonuçların raporları internet üzerinden paylaşılacaktır.
her 8 maçta 1, her devre 1 ayrı rapor ile ara raporlar verilecek, durumun izlenebilirliği arttırılacaktır. çünkü millet olarak başlamayı bitirmekten daha çok seviyoruz.
her yıl belirli seyirci miktarı hedefi koyulacak ve gerçekleşirse tüm emeği geçenlere cüzi de olsa prim dağıtılacaktır.
türkiye kupası maçlarında takımın %60’ı 21 yaş altı, %40’ı 21 yaş üstünden oluşturulacaktır. sonuçta artık ekonomik bağlamda çok bir artısı olmayan bir kupada yıllık 5 milyon euro alan bir futbolcuyu riske etmek, benim yatırım anlayışıma pek uymamakta. ayrıca 34 yaşındaki bir orta saha oyuncusunu görmektense 17 yaşında gözlerinin içi gülen gencecik bir futbolcuyu görmek de herkesin dileğidir.
alt yaş kategorilerinde 1 sene önce birlikte oynadıkları abilerini, 1 sene sonra tt arena’da görecek olan gençler için de bu durum havuç etkisi yaratacaktır.
genç futbolcuların bir şekilde oynadığını gören gelecek vaat eden, anadolunun bağrından çıkmış gençler için de galatasaray böylelikle tercih edilme sebebi olacaktır. nasıl ki cengiz daha çok oynamak için başakşehir’e gittiyse, bu umudu genç futbolculara verebilmeliyiz.
a takımdaki her genç futbolcu için 1 yaşam koçu temin edilmelidir. bu özellikle erken gelen şan, şöhret ve ün yüzünden şımarmanın; ben oldum diyip fazladan çalışıp akranlarının önüne geçmeyi engelleyen hastalıklı fikirlerin oluşmasını engelleyecektir.
her alt yaş kategorisinin öne çıkan 3 futbolcusu her yıl monaco ve kopenhag’da kupa kazandığımız statlara götürülüp, onlardan beklediğimiz şeyin ne olduğu gösterilecektir. tıpkı japon çocuklara yaptırılan hiroşima ve nagazaki turları gibi.
gençler için ayda 1 motivasyon toplantısı düzenlenecektir. onlara “neden” bu oyunu en iyi şekilde oynamaları ama eski futbolcuların anılarıyla ama diğer akranlarından piyasada yer bulabilmiş olanlarından canlı kanlı örneklerle farkındalıkları sağlanacaktır.
alt yaş kategorilerinden mutlaka 1 kaleci, 1 defans, 1 orta saha, 1 forvet oyuncusu erasmus programı gibi farklı ülkelere gönderilecektir. türk futbolunun o pozisyonda eksikliği olan konular hangi ligde öne çıkıyorsa, futbolcular rastgele değil adreslenmiş kulüplere gönderilecektir.
her 3 yılda 1, 1 avrupa takımı ile altyapı anlaşması yapıp oyuncu değişimi programı imzalanacaktır.
futbolcuların fiziksel gelişimleri için uzmanlar tarafından vücut analizlerinde hedefleri bulunacaktır. yağ/kas oranları, vücut ölçüleri, güç testi, kondisyon testi, efor testi vs. takip edilecek. her tatil dönüşü uygunsuzluğu bulunanlara öyle bir komando kampı hazırlanacak ki, bir daha o yağlı yiyecekleri yemeye cesaret bile edemeyecekler.
işte masa başında yazayım çizeyim dediğim, belki çoktan düşünülen ama pek uygulanmayan, hakkıyla uygulanırsa “ajax olmaya gerek yok, biz böyle de yapabiliriz” dediğim konular bunlar. umarım başınızı şişirmemişimdir.