• 59
    “bizim oğlan çok akıllı daha 4 yaşında ama tabletten video açıp izliyor. yeni tablet alacağım ne önerirsin?”

    “yahu bizim çocuklar youtube kanalı açmışlar video atıyorlar. benden de hediye kamera, mikrofon falan istediler ne alayım?”

    “bu twitch midir nedir orada oyun oynayıp yayın yapıyorlarmış. oğlana söz verdik bir bilgisayar toplayacağım diye, sen bana bir hele yardım ediver”

    yukarıya yazdığım bu monologlar bir yerlerden tanıdık geldi mi? gündelik hayatımda benim özellikle muhattap olduğum, girmek zorunda olduğum diyaloglardan örnek vererek bir şey anlatmak istiyorum.

    2010’lu yılların yükselişi twitch, youtube, instagram, netflix, twitter, pc oyunları, konsol oyunları, mobil oyunlar daha da sayabileceğim envai çeşit streaming, video oyun vs gibi entertainment sektörüyle oldu. artık herkesin evinde telefon, pc, tablet var. herkesin elinin altında ilgisini çekecek, kafasını dağıtacak, vaktini öldürebileceği bu aletler çevremizde ve ulaşmak çok kolay. hatta bu aletlerin sayısı o kadar fazla ki her şeye vakit yetmiyor, hepsiyle ilgilenemiyoruz bile. kendimden örnek vermek gerekirse, pc’min başında çok sevdiğim bir lol müsabakasını izlerken aynı anda switch konsolumda oyun oynuyorum. artık paramızı çok pahalı yayıncı kuruluşlara harcamak yerine oyun alıyoruz, film alıyoruz, müzik-video platformlarına üye oluyoruz; paramızı bu nesil olarak bile artık maçlara harcamıyoruz ki en azından kendim ve çevrem için bunun geçerli olduğunu söyleyebilirim. yani demem o ki, şuanki parayı harcayan nesil futbola para ve vakit ayırabilir ama bu yeni kuşağa 90 dk 0-0 bitebilecek çok sıkıcı maç izleme fikri cazip gelmiyor. onun yerine twitch’ten yayın açarlar, youtube’dan, netflix’ten video/film izlerler. pc’den, mobilden, konsoldan oyun oynarlar. artık seçenek o kadar çok ki yeni jenerasyonu geçtim, eski jenerasyon bile maçı açıp izlemiyor. izlese bile elinde mutlaka telefon açık instagram, twitter, gssözlük, ekşisözlük vs muhakkak açık oluyor. peki eski jenerasyon tam konsantre maça odaklanamazken, yeni gelecek jenerasyonun futbol izlemesini nasıl bekliyorsunuz?

    şimdi değil ama bir 10 sene sonra bu 90’lar sonu, 2000’ler kuşağı 20’li-30’lu yaşlarına gelecekler. bu çocuklar futbolla ilgilenmiyorken, onları galatasaraylı yapmayı nasıl düşünebilirsiniz? biz burada “espor, spor değildir. böyle spor mu olur?” derken, nba takımları (bkz: golden state warriors) (bkz: golden guardians) , avrupa takımları (bkz: schalke 04) lol espor takımları kurdular bile. bu takımların asıl amaçları espor’da çok para var, bu sektöre girip mangırları vuralım falan değil. “ileride kendimizi nasıl duyururuz, bizim takımımıza nasıl taraftar kazandırırız? 10 yıl sonra bile para kazanmamızı nasıl devam ettirebiliriz?” derdindeler adamlar...

    yanlış anlaşılmak istemem gelecek espor’da geleneksel sporlar ölüyor demek istemiyorum. ama artık insanların ilgi alanları bu kadar genişlemişken bu sektörde sessiz kalamayız. lolespor türkiye twitch sayfasında bir lig maçı oynanırken ortalama 10-20 bin kişi izliyor. keza youtube’dan da bir o kadar izleyici bu müsabakalara ilgi gösteriyor. playofflar ve finaller geldiğinde ise bu sayı çok rahat yüzbinleri buluyor. neden çünkü oyunda heyecan var, hareket var, taktik-mekanik bilgisi var, bir hata yaparsak oyun zora girer stresi var. ve bu ilgi çekiyor. insana adrenalin yüklüyor. maç bittiğinde tatmin olmuşluk hissi veriyor.

    dürüst olmak gerekirse son bir kaç yıldır bir çok defa süper lig maçı izlemek yerine lol ve cs go müsabakasını seyretmeyi tercih ettim ve bundan da memnun ayrıldım. benim gibi düşünen yüzbinler var. futbolun bu gençleri kazanması lazım ama öyle ama böyle. bu sebeple takımımızın bu mecrada attığı adamları doğru buluyorum. yeni jenerasyonun galatasaray’ı tanıması, sevmesi lazım. şuan için değil ama gelecek için konuşacaksam, ana akım değişiyor ve galatasaray da buna ayak uydurmak zorunda.
App Store'dan indirin Google Play'den alın