528
yaşadığım şehirde karasal yayınlarının yavaş yavaş askıya alındığı döneme denk gelmesi sebebiyle karıncalı bir ekrandan izlediğim ve türk spor tarihindeki en önemli ana televizyon ekranından şahitlik ettiğim uefa kupası finali.
zorlu bir şampiyonlar ligi grubu, son maçta bitiş düdüğü yaklaşırken gelen penaltıyı ümit davala’nın atması ile başlayan süreci henüz ortaokul çağında olduğum için zorlukla kavrıyordum. ama şanlı takımım turları birer birer aştıkça bütün türkiye halkının yaşadığı gurur ve sevinç dalgası beni de içine haliyle çekiverdi. yarı finaldeki leeds united mücadelelerinin getirdiği mental yorgunluk bu maçın 120. dakikasında gelen düdükle daha da ağırlaşmıştı. penaltı noktasına giden her futbolcumuzla ben de özdeşleşmiştim. ama popescu’nun attığı golle beraber bu yorgunluk yerini mutlak bir sevince bıraktı.
o karıncalı ekranda apaçık gördüğüm şey sevdaydı, umuttu. bu umut hala devam ediyor ve ilelebet devam edecek. çünkü umudun adı galatasaray.
zorlu bir şampiyonlar ligi grubu, son maçta bitiş düdüğü yaklaşırken gelen penaltıyı ümit davala’nın atması ile başlayan süreci henüz ortaokul çağında olduğum için zorlukla kavrıyordum. ama şanlı takımım turları birer birer aştıkça bütün türkiye halkının yaşadığı gurur ve sevinç dalgası beni de içine haliyle çekiverdi. yarı finaldeki leeds united mücadelelerinin getirdiği mental yorgunluk bu maçın 120. dakikasında gelen düdükle daha da ağırlaşmıştı. penaltı noktasına giden her futbolcumuzla ben de özdeşleşmiştim. ama popescu’nun attığı golle beraber bu yorgunluk yerini mutlak bir sevince bıraktı.
o karıncalı ekranda apaçık gördüğüm şey sevdaydı, umuttu. bu umut hala devam ediyor ve ilelebet devam edecek. çünkü umudun adı galatasaray.