fatih terim

galatasaray'ı galatasaray yapan 3 isimden birisidir. bugün taraftar olarak övündüğümüz ne varsa hemen hepsinde payı vardır. bu yüzden, bazen onu eleştirmek şımarıklık gibi gözüküyor bazıları için. hatta belirli oranlarda buna ben de katılıyorum. yani, galatasaray'ın başında fatih terim olmasa ve teknik direktör arayışına girilip taraftarın önüne iki seçenek konulsa : fatih terim ya da guardiola gelecek diye. o zaman bile çoğunluk kendisini destekler sanıyorum. fakat, taraftarın daha rasyonel davranabilmesi gerekli fatih terim galatasaray'ın sahibi değil. (hiç kimsenin olmayacağı gibi)

bu yıl çok yanlış tercihlerle başlayıp sonrasında da o tercihlerinin (yanlış olduklarını göre göre) arkasında durdu. hem kulübü hem de kendisini zor durumlarda bıraktı. aslında bunlar çok büyük problemler değil. benim en çok canımı sıkan nokta fatih terim'in maç sonu açıklamaları ve basın toplantıları oldu. neyi yapmaz diye düşünsem tersini söyledi/yaptı. gördüğüm en rezil galatasaray'ı maç sonu açıklamalarında: "aslında çok şans bulduk, hakemler, federasyon..." diyerek savunmaya çalıştı. benim hayal kırıklığım taktik/düzenden ziyade adaletsizliği ve göz göre göre bizimle dalga geçmesi oldu. umarım (büyük oranda) onun sayesinde galatasaraylı olmuş koca bir nesli; yaptığı bu tarz açıklamalar ile üzmeye devam etmez.

edit : 5-0 kazanıp ilk defa rahat izlediğimiz bir maçın sonunda konuşulan şeylere bakın, işte bunlardan dolayı umutsuzluğa kapılıyor insanlar.