• 23607
    benim gibi pek çok taraftarın kimliğinin bir parçası olmuş futbol takımı. örneğin, anadolu’nun ücra bir kasabasında doğup babası sıkı fenerbahçeli bir çocuk olarak büyümüş olan benim için galatasaray futbol takımı, kendimi ait hissettiğim bir topluluğu belirtiyordu. avrupa’nın büyük takımlarıyla dişe diş yarışıyor, belki batı’nın gücü karşısındaki göreli eksikliğimizi denkleştirerek çocukça gururumu okşuyordu.

    bu bakımdan, bu yılki sonuçlar bizleri çok üzdü. hele, görünürde iyi olan bir sürü futbolcuyu takıma kattığımız bir transfer döneminden ve başımızda takımın başarılarının en önemlilerinin mimarı var diye kapıldığımız beklentilerden sonra.

    ancak, bu durumdan kendi adıma bir sonuç da çıkarmaya çalıştığımda şunu görüyorum. taraftar, futbol bilgisi bakımından güvenilir bir kaynak değil. on yıla yakındır bu sözlüğü izliyor, neredeyse her gün belirli başlıkları okuyorum. bizler heyecanlı takipçileriz. şimdiki durumda da üzüntümüz oldukça fazla. ama sorunun özüne dokunabildiğimizi sanmıyorum.

    galatasaray, nitelikli ve kulübü benimsemiş oyuncuları istikrarlı bir şekilde edinebileceği bir transfer politikasına sahip değil. bizim gibi avrupa’nın başaltı takımı olma ve bundan daha fazlasını da umma iddiasındaki bir takım için, kendi futbolcularının çoğunu yetiştirmek gibi bir durum pek olası değil. portekiz, ispanya, fransa gibi kolonyalist bir geçmişimiz de yok ki dilimizi konuşan eski bir sömürgeden düzenli olarak futbolcu dışalımı yapalım. iyi futbolcuları çekecek derecede zengin bir kulüp de değiliz. ülkemiz de gelişimini düşünen bir genç futbolcu için en iyi koşullara sahip ülkelerden biri değil.

    geriye, yanılıyorsam düzeltin, bayern münih tipi bir model kalıyor yalnızca. ligimizdeki alternatifleri düzenli olarak takıma katıp bunlar arasından tutunabilenleri yükseltmek. ligi bilen, genç, takımıza saygı duyan oyuncular... bu yıl yaptığımızın belki tam tersi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın