• 23601
    bu sene ortaya konan futbol ve sergilenen ruhsuzluk ile bizleri fazlası ile üzen takımımız.
    aslında hazırlık maçlarından beri kötü sinyaller vardı ve bir türlü düzelme olmadi. transfer dönemi bitimi kadronun çok kaliteli olduğunu ve ligi rahatlıkla domine edecegemizi düşünüyordum ancak oyuncularin ve hocanın performansı hayal kırıklığına uğrattı. ilk yarı özelinde en önemli eksiklik hızlı kenar oyuncuları olmaması oldu. seri ve nzonzi gibi kariyerli isimler beklentinin çok altında kaldı, falcao sakatlığı ile nerdeyse katkı vermedi, umutlu olduğumuz andone şansız bir sakatlık geçirdi, babel her geçen gün geriye giden bir çizgi geçirdi. avrupadan elenme sonrası ve sakatların dönmesi, doğru transfer hamleleri ile düzeleceğini umdugum takımımdır.
  • 23603
    2019 2020 kış transfer dönemini hızlı bir şekilde atlatıp, sezonun ikinci yarısında yeniden umutlarımızı tazeleyecek olan biricik aşkımız.

    ara transfer döneminde futbolcuları sona bırakmadan hızlı bir şekilde satıp, almamız lazım. zaten şu ocağa kadar sağ salim, kayıpsız atlatsak devamı gelecek. falcao forma girecek emre akbaba ve linnes geri dönecek, birde sol bek ve sol kanat transferiyle, en azından bu mevkilere transfer yapsak iyi olur, lige tabiri caizse geri döneceğiz.

    kalan maçlarımızda da galibiyet serisi yakalarsak, motivasyon olarak da çok üste çıkacağız. e beşiktaş havaya girdi, fener zaten balon top falan oynamıyor, sivasla trabzon bir yerden sonra takılır, başakşehir taraftar baskısından dolayı kaldıramaz, o zaman tekrardan yüksek bir sesle
    mayıslar bizimdir!
  • 23604
    en büyük sorunu, teknik ekip yetersizliği olan takımdır. işin sahadaki taktik kısmına gelmeden, sadece fizik kondisyon antrenmanları bile son derece yetersiz olmalı ki, takım koşu mesafelerinde hep rakiplerinin gerisinde kalıyor. fizik olarak gelişme gösteren tek bir futbolcu dahi yok. mücadele gücü oldukça düşük.
    taktik konusu ise başlıbaşına bir problem. kapanan hiçbir takımı açacak planımız yokken, kontra atak yapacak, hızlı hücum yapacak herhangi bir planımız da yok. set oyunumuz yok, kanat oyunumuz yok, pres yapma düzenimiz yok. top kapamıyoruz, kaptığımız nadir durumlarda ise, topu nasıl kullanacağımızı bile bilmiyoruz. hepsini geçelim bir tek duran top taktiğimiz dahi yok. sahada kimse ne yapacağını bilmiyor ve dahi ne yapması gerektiğini bile bilen yok. herkes en yakınındaki adama pas versin, bir şekilde kaleye gider, golü atarız diye oynuyoruz. sonuç ise ortada. tam bir fiyasko, bir rezalet.
    uzun lafın kısası, bu teknik kadro a'dan z'ye değişmediği sürece, sayısız transfer de yapsak hiçbir şey değişmeyecek. hakkımızda hayırlısı.
  • 23605
    bir şampiyonlar ligi serüvenini daha büyük bir hüsranla geride bırakan takım, takımım.

    dünyanın en statik futbolunu oynuyoruz. topla buluşan oyuncular langırt gibi sadece yan yan hareket ediyor. bu akımın en büyük temsilcisi aslında en hareketli olması gereken sağ bekimiz mariano. grup aşamalarının toplam istatistiklerini henüz incelemedim, ama muhtemelen bütün olumsuz ofans istatikleriyle beraber muhtemelen en düşük koşu mesafesine sahip 3 takımdan biriyizdir.

    sakatlıklar, formsuzluklar, ffp hepsine tamam. ama sahadaki hiç kimsede o çabayı görememek bizi her şeyden çok üzüyor. hiçbir şey bilmiyorsan ciğerin patlayana kadar koş, ama o da yok. e zaten yaratıcılıkta da sıkıntın var. o zaman ne işe yarıyor bu oyuncu grubu? makas açıldı diyoruz da bizim yarı bütçemizdeki takımlar bile hiçbir şey beceremediyse hiç değilse köpek gibi koştu. bizden de çok atakları var ha yanlış olmasın.

    şimdi yine ocak ayını bekliyoruz. hesapta yine 7-8 oyuncu gönderip bir o kadar oyuncu getirmek var. bu mali şartlarda nasıl olacak bilmiyorum, ama diyelim ki oldu. bu zihniyetle daha nereye kadar devam edebiliriz? her transfer döneminde en az 5er değişiklikle bu değirmeni daha nereye kadar çevirebiliriz? eldeki mevcutların yaşlanmasını bir kenara bıraktım. aldığımız oyuncuların çoğu 30+ yaşında. takımda en az 10 oyuncu son büyük kontratını yapmış durumda. yani bunlardan kayda değer bonservis kazanmak mümkün değil. hatta çoğu kontrat bitimi serbest oyuncu olarak gidecek.

    altyapı desen iyi ihtimalle 5 senede bir oyuncu çıkıyor. her sene en kötü ihtimalle bir rotasyon oyuncusu çıkarman lazım ki yedek oyuncu için boş yere para harcamak zorunda kalmayasın. o da yok?

    nasıl olacak bilmiyorum ama çok büyük problemlerimiz var. 2 sene önce beşiktaş'ın düştüğü hataya biz de düştük. hem de göz göre göre.
  • 23606
    birbirine hiç uyumlu olmayan futbolculardan kurulu futbol takımımız. hani puzzle yaparken şekillerden ve renklerden ip ucu bularak parçaları birleştirir ve tamamlarsınız. bu uyum bizim takımımızda hiç yok. belki kağıt üzerinde isim bazında iyi futbolcularımız var. fakat birbirini tamamlamayan, çok güzel ama uyumsuz puzzle parçaları gibi. bunda fatih terim'in de payı olduğunu düşünüyorum. bütün transferler senin onayınla oldu hocam. bir zahmet vasat da olsa bir takım yarat hocam. ayrıca bu takımın antrenman sertliğinin de olmadığını düşünüyorum. antrenmanlar miş gibi yapılıyor sanki. maç içerisinde her futbolcumuzun sarı kartı varmış da ikinci sarıyı yememek için sertlik göstermiyor, mücadele etmiyor gibi.
  • 23607
    benim gibi pek çok taraftarın kimliğinin bir parçası olmuş futbol takımı. örneğin, anadolu’nun ücra bir kasabasında doğup babası sıkı fenerbahçeli bir çocuk olarak büyümüş olan benim için galatasaray futbol takımı, kendimi ait hissettiğim bir topluluğu belirtiyordu. avrupa’nın büyük takımlarıyla dişe diş yarışıyor, belki batı’nın gücü karşısındaki göreli eksikliğimizi denkleştirerek çocukça gururumu okşuyordu.

    bu bakımdan, bu yılki sonuçlar bizleri çok üzdü. hele, görünürde iyi olan bir sürü futbolcuyu takıma kattığımız bir transfer döneminden ve başımızda takımın başarılarının en önemlilerinin mimarı var diye kapıldığımız beklentilerden sonra.

    ancak, bu durumdan kendi adıma bir sonuç da çıkarmaya çalıştığımda şunu görüyorum. taraftar, futbol bilgisi bakımından güvenilir bir kaynak değil. on yıla yakındır bu sözlüğü izliyor, neredeyse her gün belirli başlıkları okuyorum. bizler heyecanlı takipçileriz. şimdiki durumda da üzüntümüz oldukça fazla. ama sorunun özüne dokunabildiğimizi sanmıyorum.

    galatasaray, nitelikli ve kulübü benimsemiş oyuncuları istikrarlı bir şekilde edinebileceği bir transfer politikasına sahip değil. bizim gibi avrupa’nın başaltı takımı olma ve bundan daha fazlasını da umma iddiasındaki bir takım için, kendi futbolcularının çoğunu yetiştirmek gibi bir durum pek olası değil. portekiz, ispanya, fransa gibi kolonyalist bir geçmişimiz de yok ki dilimizi konuşan eski bir sömürgeden düzenli olarak futbolcu dışalımı yapalım. iyi futbolcuları çekecek derecede zengin bir kulüp de değiliz. ülkemiz de gelişimini düşünen bir genç futbolcu için en iyi koşullara sahip ülkelerden biri değil.

    geriye, yanılıyorsam düzeltin, bayern münih tipi bir model kalıyor yalnızca. ligimizdeki alternatifleri düzenli olarak takıma katıp bunlar arasından tutunabilenleri yükseltmek. ligi bilen, genç, takımıza saygı duyan oyuncular... bu yıl yaptığımızın belki tam tersi.
  • 23608
    türkiye futbol tarihinin en çok lig şampiyonluğu ve türkiye kupası şampiyonluğu yaşayan, sarı kırmızı parçalı forması ve göğüsünde taşıdığı şanlı bayrağımız ile avrupa'da ülkemizi sayısız başarılara alıştırmış anlı şanlı futbol takımı.
    avrupa'da 1 uefa ve 1 uefa süper kupası şampiyonu.

    ben23rsiz hashtagı ile yeni sezona başlayan gözümüzün nuru. ligin ilk yarısında takıma katılan yeni oyuncuların uyumsuzluğu ve sakatlıkları ile oldukça önemli puan kayıpları yaşamış olsa da şampiyonluğun en büyük adayı.
  • 23609
    takımımızın bu haline gerçekten üzülüyorum. her hafta televizyon başına heyecanla oturuyorum, formamı giyiyorum, içeceğimi,çekirdeğimi ve tırnaklarımı hazırlıyorum. çünkü çekirdek bittikten sonra tırnaklarımı yemeye başlıyorum ne yazık ki. her seferinde hadi inşallah o hafta bu hafta diyorum ama galip gelsek de verilen mücadeleden, oynanan futboldan zevk alamıyorum. dünya'nın sayılı golcülerinden biri bizimle olmasına rağmen ondan yararlanamamıza kahroluyorum. hagi'li,drogba'lı,senijder'li,kader keita'lı günlerimizi özlüyorum. fakat her şeye rağmen yine ayağa kalkacağımıza ve o özlenen mücadeleyi göstereceğimize inancım hiç tükenmiyor. çünkü bir galatasarayız ve biz bitti demeden bitmez.
  • 23611
    mevcut kadrosunda bir sürü yabancı olmasına rağmen işe yarayan veya yarayabilecek futbolcu sayısı hepi topu 8 tanedir. bunların ikisi kiralık, birisi ise yedek kulübesinde düşünülen bir isimdir.

    bu 8 oyuncu: muslera, marcao, falcao, luyindama, lemina (bonservisi alınabilirse), andone (bonservisi alınabilirse), linnes, donk (kulübeye). kalan yabancıların ise derhal ilişikleri kesilmeli takımdan.

    luyindama sezonu kapattı, falcao ilk yarı komple yoktu, andone aylarca yok, linnes'in lisansı çıkmadı derken maalesef sadece 4 yabancıdan verim almaktadır.

    unutmadan, bir adet de diagne bey kiralıktan geri gelecek.
  • 23614
    2019-2020 sezonunda çoğu oyuncusu sorunlu olan takım. yani öyle diyorlar. muslera, andone ve lemina harici yabancı oyuncular için taraftarın geneli hep kötü yorumlar yapıyor. andone ve lemina da iyi oynadıkları için değil, iyi mücadele ettikleri için, daha doğrusu hırslı gözüktükleri için seviliyor. bizim taraftarın en büyük kriteridir; suratında o hırsı, o azmi görmek ister. bu yüzden de diğer oyuncular takımı sabote etmek, gamsızlık gibi şeylerle itham edilir.

    bu 3 oyuncuyu ben de seviyorum, yalan yok. ama diğer yabancıların hepsinde sıkıntı olduğunu düşünmemizde bir sıkıntı yok mu? hadi luyindama'yı da bu 3 oyuncunun yanına katalım ki sezon başı o da iyi eleştirildi. geriye 10 yabancı kalıyor ve hepsi suçlu, gamsız, sabote ediyor, kötü... bu 10 oyuncunun 6'sı geçen sene de bizimleydi. ne değişti? ya da o zaman da mı aynıydık da konuşmaya cesaretimiz yoktu?

    yerlilerden de, oynayan oyuncular içinde ömer bayram ve adem büyük harici beğenilen oyuncu yok. ki adem de son haftalarda eleştirilerden nasibini aldı. hatta derhal gönderilmeli, bize yakışmıyor gibi şeyler de söylendi.

    yani taraftarın isteği takımda 5 kişi kalsın ve geri kalan herkes gitsin. ha bir de taylan antalyalı ve emre akbaba da var. olduk 7 kişi. sonra yaparız bir ton transfer ve her şey düzelir. gidecek oyuncuları da hoca transfer ettirdi ama olsun, şimdi sistemine uygun oyuncuları getirecek. ve takım şaha kalkacak.

    buna inanıyorsa taraftarın çoğunluğu ve hoca yapılsın. sonuçları hep beraber görelim. çünkü bu derece inanan insanlara ne söylersen söyle görmezler, dinlemezler. o yüzden yaşanması daha iyi. ben bu sezon için umudumu kestim. o yüzden o gitsin bu gelsin demeyeceğim. ve bu yüzden de herkesin fikrine saygı duyuyorum. fatih terim de kendi istemediği sürece gitmeyecek, biliyorum. kendisinden farklı bir taktik anlayışı da göremeyeceğiz, artık onu da anladım. o yüzden ne olursa olsun artık. normalde ara transfer döneminde çok fazla para harcanmasın, zor durumda kalmayalım isterdim ama kalacaksak da kalalım. dibi görelim gerekirse. eğer taraftar uyanacaksa, takım doğru ve emin adımlar atmak zorunda kalacaksa, günü kurtarmak yerine geleceğe yönelik adımlar atılacaksa belki de dibi görmek daha hayırlı olur.
  • 23616
    19/20 sezonunda teknik ekip tarafından çok kötü kadro mühendisliğine maruz kalmış takımdır.

    öyle görünüyor ki, bir taktik planlama üzerine futbolcu transfer etmek yerine, fırsat transferlerini takıma doldurup sonra taktik oturtulur mantalitesi ile hareket edildi ve büyük bir başarısızlık oluştu. yani tam kervan yolda düzülür mantığı ile hareket edildi.

    demek ki kervan her zaman düzülemiyormuş.
  • 23618
    aradığı kaosu bu sene de bulmuş takımdır. nzonzi’ nin kadro dışı kalmasını doğru buluyorum ayrıca. maçlardaki tavırlarını hesaba katmayarak söylüyorum kendisi tabi ki mücadeleci, koşan, pres yapan, ikili mücadelelere sıkça giren tipte bir ön libero değildi zaten ama o mevkide oynayan bir futbolcunun da pas arası, hava topu kazanma, sahipsiz top kazanma istatistikleri bu kadar kötü olmamalı. dahası adam zaten kiralık. yani takıma bi mesaj vermekse amaç kurban doğru seçilmiştir. diğer performansı düşük oyuncular mariano, nagatomo, feghouli bonservisi elimizde olan isimler dolayısıyla bu adamlara tü kaka muamelesi yapamayız. ilerleyen günlerde seri’ nin de aynı kaderi paylaşacağını düşünüyorum. bu durumdan faydalanması gereken isimler ise taylan ve jimmy durmaz. kesinlikle performanslarını yükseltmeliler formayı kapmanın en kolay olduğu zaman şu an olsa gerek. kalan 3 maçta 9 puan alırsak da moralli girilen devre arasının ardından rüzgarı arkamıza alıp mayısta yine ipi göğüsleriz.
  • 23620
    kaliteli yerli oyuncuları bünyesine katması gereken takımdır.

    ömer bayram dışında a milli takıma oyuncu gönderemediğimiz bu dönemde, yerli oyuncu bulma konusunda ne kadar başarısız olduğumuzu açıkça görüyoruz. milli takımızın önemli parçaları olan merih, çağlar, dorukhan, zeki, irfan can, kaan, cengiz, okay gibi oyuncuların hangisine talip olduk? transfer dönemlerinde hangisinin adı bizimle geçti? 30 yaş üzeri oyuncuları havada kaparken bu potansiyelli isimleri kadromuza katmayı neden düşünmedik? bu oyuncuların hiçbiri yüksek bonservis bedelleri ile transfer olmadı o yüzden ffp'nin de bir neden olduğunu düşünmüyorum. söz konusu futbolcular takımımızda forma giymeye hazır mı değildi? hazırlayacaksın kardeşim. risk alıp, yatırım yapacaksın ve takıma kazandıracaksın.

    velhasıl yabancı ve yerli oyuncu transfer politikamızı tümüyle değiştirmemiz gerekiyor. genç, potansiyelli, başarıya aç ve karakterli futbolcuları bünyemize katmamız birinci hedef olmalı. halihazırdaki içi geçmiş kadromuzla sürdürülebilir bir yapı oluşturmak imkansız. hocanın yetiştirici kimliğine geri dönmesi gerekiyor çünkü kurtuluş yolumuz buradan geçmektedir.
  • 23621
    ortamlarda 2018/2019 sezonunda rezalet oynadığı yazılıp çizilen takım. ligde son 19 maçta yenilmemiş, malum maçlarda** 4 puanı çalındığı halde ikinci yarıda 16 maçta 40 puan toplamış şampiyon olarak gitmese 17. ve son maçı* da rahatça kazanıp 43 puan toplayacak takım rezalet oynamışmış. bu hangi parlak kafanın ürünü acaba? bazı kurumlar tarafından bariz operasyon çekilen takım ikinci yarıda şahlanıp ligin içinden geçiyor ama yok, bizim yıkık taraftar ağlayacak malzeme arıyor ya, top oynamadan şampiyon olmuşuz. ama sorun taraftarda değil camiada. winner kulüp olunca taraftarın gözünde kredisi kalmıyor, her zaman her şey süper olacak.
  • 23622
    önden şunu yazmak istiyorum: biz bu sene de şampiyon olacağız. heveselenmesinler. nedenini aşağıda his taraftarı olarak açıkladım. ancak şunu tüm renkdaşlarım duysunlar: ortada bir kaos ortamı oluşmaya başladıysa, emin olun oradan sadece galatasaray kazançlı çıkar. kadro dışılar geldikçe, biz her defasında deneyip daha iyi oynadıkça engel çıkaracaklar. kaos büyüdükçe, yasama - yürütme - fatih terim olacaktır.

    çıkarsınlar, hatta buraları okuyorlarsa fatih hoca'ya ceza versinler. bu bizi daha da güçlendirir. ama herşey olacağına varacak, biz şampiyon olacağız.

    gelelim his kısmına.
    sadece futbolla ilgili değil, bazı şeyler vardır: hissederseniz.

    bizim takım için de bu şöyledir, belki duyanlar vardır aramızda: "hepsi birer futbol takımıdır ama galatasaray bundan fazlasıdır, his takımıdır" diye.

    ben bunu hissedenlerdenim. son zamanlarda olan birşeyin aslında pek çok kez olduğunu ama benim yeni hissettiğimi fark etim. aslında bunu 18 ekim 2014'te duymuştum ilk. sneijder'in golü öncesi sağ taraftan rakip kaleyi yay şekilde geçip sneijder'e gelen topta spiker "boşluk arıyor galatasaray" demişti. (bkz: #2820839)

    aynısını geçtiğimiz haftaki maçta golden hemen önce spiker söyledi. ardından golü bulunca, aslında bunu çok kez duyduğumu ve golü önceden haber verdiğimizi fark ettim.

    nedir bu boşluk arıyor galatasaray?
    pas yapmak mıdır? evet.
    takım olarak saldırmak mıdır? evet.
    organize olmak mıdır? evet.
    yanındaki adamı savunmak mıdır? evet.
    o sezon mutlu son mu? evet.
    o sezon puan durumu farkı 3'den fazla mı? hayır.

    özetle bu şunu gösteriyor. boşluk aradığımız yıllarda başarılı olmuşuz.

    ucl'de ne yapmışız? dortmund ve arsenal'den 4'er yemişiz, anderlecht'de bizi geçmiş.

    demem o ki, bu yıl fatih hoca'yla yine mutlu sona ulaşacağız. ulaşırsak 3 olacak. en son 4 sene üst üste şampiyon olduğumuzda ne olduğunu biraz anımsayabilirsek, tarihimizden güç alırsak "bir hayalimiz vardı" deriz.
  • 23623
    kötü gidişattaki ilk kesik nzonzi'ye atıldı. ikinci kesik seri olacak gibi duruyor. yine kaos yine kaos. yine bütün şampiyonluk alametlerinin yaşandığı bir sezon :)

    aslında elimizde hıyarın da yoğurdun da iyisi var ama bi cacık yapamadık. orta saha üçlüsünün tutmamasına üzüldüm doğrusu.
    ama her futbolcu her takımda tutacak diye bir şey yok. futbolcunun kimyasının bizimle uymaması onun kötü olduğu anlamına gelmez. tutsaydı efsane olurdu ama napalım.

    ocak ayı çok hareketli geçecek gibi duruyor. neler olacak merak ile bekliyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın