22757
tüm renktaşlarımdan özür dileyerek bir şeyler sormak istiyorum:
kulübede teknik direktör olarak fatih terim değil de " x " bir teknik direktör olsa - geçmişi başarılı, kendi ülkesinde 8 kez şampiyon olmuş, bir uefa kupası almış, italya' da bir süre fiorentina ve milan' ı çalıştırmış, kendi ülke milli takımı ile avrupa futbol şampiyonasında yarı final oynatmış - ve takımımız aynı futbolu oyna-yama-sa acaba verilen tepkiler nasıl olurdu, sonuna kadar mantıktan uzak tamamen duygusal şekilde sahip mi çıkılırdı yoksa eskiden başarılı ama artık iş yapmıyor gitsin mi denirdi.
bakın futbol, kazanmak için oynanan ama sonucunda kazanma, kaybetme ve berabere kalma ihtimali olan bir oyundur. dolayısı ile her zaman kazanamazsınız ama özellikle bizim gibi büyük camialarda kazanmak için sahaya çıkılır. son yıllardaki gerileyen oyunu bir kenara bırakıp şunu soralım kendimize " takımımız bu sene, hazırlık maçları dahil hangi maç için sahaya çıktığında kazanma arzusunu oyuna yansıttı ", benim gözlemlediğim kadarı ile 0 maç, sıfır maç oldu ki sahaya kazanma azmimizi koyalım.
şimdi geri dönüp bakalım, ffp ve oyunculardan beklediğini alamama problemi var diyelim. bu kadroyu yazın kim kurdu, transferlere kim onay verdi, oyun planımızı ya da plansızlığımızı kim hazırlıyor, bu takımın patronu kim, teknik direktörümüz nasıl bir oyun sahaya koymak istiyor.
evet başta da söylediğim gibi fatih terim geçmişimizde bize büyük başarılar kazandırdı bize, bunu inkar etmek hadsizlik olur ama ya gelecek ? bu gidişat nereye gidiyor, diyelim ki bir mucize oldu ve takımımız bu sene de şampiyon oldu ligde, peki seneye avrupa' da ne olacak, son 2 senede aldığımızdan farklı sonuçlar alacağımıza gerçekten, mantıklı bir futbol seyircisi olarak inanan var mı ?
kadrodaki isimlere bakınca, kağıt üzerindeki kalite ile oynanan oyun kalitesi çok farklı ama kurulan kadro ve muhafaza edilen isimlerin kararlarında fatih terim hiç mi etkide bulunmadı.
sormak istiyorum:
- selçuk inan ile neden sözleşme uzatıldı ?
- dinamik orta saha ihtiyacımız ayan beyan açıkken neden dinamik olmayan bir orta saha transferi yapıldı ?
- neden mariano ile devam edilip linnes' in sözleşmesi donduruldu ?
- neden hızlı bir kanat oyuncusu takımdan ayrıldıktan sonra yerine veteranlaşmış bir isim olan babel transferi yapılarak - hem de yüklü sözleşme ile - kanatlarımızdan biri daha yavaşlığa mahkum edildi ?
- tüm yaz transfer sezonu boyunca, medyada dillendirilip dünyaya manşet olup monaco' nun aylarca nazı beklenip falcao transfer edildi, bonservisi elinde olan ya da düşük maliyetli ve bize fayda sağlayacak bir forvet oyuncusu bulunamadı ?
- göz göre göre, futbol oynamaktan her gün uzaklaşan belhanda, hazır piyasası varken satılıp yerine daha kreatif özellikleri olan bir oyuncu bulunamadı ?
- neden tüm yazı yorgun geçiren feghouli üstelik medikal operasyon geçirmesine rağmen, ısrarla oynatıldı ?
- neden teknik kadro tamamı ile tek adam kontrolüne bırakılıp, fikir üretip ileri götürme amacı gütmekten ziyade " peki hocam " diyen eski futbolcular ile dolduruldu ?
- futbol takımı, neredeyse 1 yarım futbol sezonu bitmek üzere olmasına rağmen kondisyon olarak yerlerde ?
- neden sorunlara çözüm aramak yerine ısrarla aynı vasıfsız oyuna devam ediliyor ?
şimdi değerli renktaşlarım, yersiz sevdalı ve duygusal hareketler yerine gerçekçi olalım. bu sezonki avrupa karnemiz, tarihimizin en kötü avrupa karnelerinden biri, hezimet üzerine hezimet yaşıyoruz. geçmişe sahip çıkmayalım demiyorum ama içinde bulunduğumuz güne kadar yaşanan her olay geçmişimizdir yani 2000 yılı da geçmişimiz son 2 sezon da geçmişimiz. mevcut gidişattan memnun olan, ne olursa olsun ben hocanın arkasındayım diyen taraftarlarımız oldukça fatih terim asla durumu sorgulamaz. böyle düşünen renktaşlarım keşke hoca ile tanışıp 2 kelam etseler, hocanın temel davranışlarını görseler acaba fatih terim kendisini eleştirip, nerede hata yapıyoruz şu işe objektif bakalım der mi demez mi daha iyi anlarlar.
şahsi görüşümü vurgulamam gerekirse, ben fatih terim düşmanı değilim ama hayranı da değilim. ben galatasaray taraftarıyım, kendimi bildim bileli her başarısızlığımızda üzülen, her başarıda sevinçten ağlayan bir taraftarım. bu son gidişattan sonra artık kanıksanmış başarısızlığı görür hale geldim. gerçekten içler acısı durumdayız, federasyon-merkez hakem kurulu-rakip takımlar ... bunlar hikaye, bunlar başarısızlığa kılıf, bunlar günü kurtarma. kötü durumdayız, her geçen gün kötü duruma gidiyoruz. bu durumda sorumlular, gerek yönetim gerek teknik ekip gerekse de takım kaptanları çıkıp açıklama yapmak zorundalar, üfleyerek sönecek bir ateş yakmadılar, sizler üflemeyin.
saygılarımla
kulübede teknik direktör olarak fatih terim değil de " x " bir teknik direktör olsa - geçmişi başarılı, kendi ülkesinde 8 kez şampiyon olmuş, bir uefa kupası almış, italya' da bir süre fiorentina ve milan' ı çalıştırmış, kendi ülke milli takımı ile avrupa futbol şampiyonasında yarı final oynatmış - ve takımımız aynı futbolu oyna-yama-sa acaba verilen tepkiler nasıl olurdu, sonuna kadar mantıktan uzak tamamen duygusal şekilde sahip mi çıkılırdı yoksa eskiden başarılı ama artık iş yapmıyor gitsin mi denirdi.
bakın futbol, kazanmak için oynanan ama sonucunda kazanma, kaybetme ve berabere kalma ihtimali olan bir oyundur. dolayısı ile her zaman kazanamazsınız ama özellikle bizim gibi büyük camialarda kazanmak için sahaya çıkılır. son yıllardaki gerileyen oyunu bir kenara bırakıp şunu soralım kendimize " takımımız bu sene, hazırlık maçları dahil hangi maç için sahaya çıktığında kazanma arzusunu oyuna yansıttı ", benim gözlemlediğim kadarı ile 0 maç, sıfır maç oldu ki sahaya kazanma azmimizi koyalım.
şimdi geri dönüp bakalım, ffp ve oyunculardan beklediğini alamama problemi var diyelim. bu kadroyu yazın kim kurdu, transferlere kim onay verdi, oyun planımızı ya da plansızlığımızı kim hazırlıyor, bu takımın patronu kim, teknik direktörümüz nasıl bir oyun sahaya koymak istiyor.
evet başta da söylediğim gibi fatih terim geçmişimizde bize büyük başarılar kazandırdı bize, bunu inkar etmek hadsizlik olur ama ya gelecek ? bu gidişat nereye gidiyor, diyelim ki bir mucize oldu ve takımımız bu sene de şampiyon oldu ligde, peki seneye avrupa' da ne olacak, son 2 senede aldığımızdan farklı sonuçlar alacağımıza gerçekten, mantıklı bir futbol seyircisi olarak inanan var mı ?
kadrodaki isimlere bakınca, kağıt üzerindeki kalite ile oynanan oyun kalitesi çok farklı ama kurulan kadro ve muhafaza edilen isimlerin kararlarında fatih terim hiç mi etkide bulunmadı.
sormak istiyorum:
- selçuk inan ile neden sözleşme uzatıldı ?
- dinamik orta saha ihtiyacımız ayan beyan açıkken neden dinamik olmayan bir orta saha transferi yapıldı ?
- neden mariano ile devam edilip linnes' in sözleşmesi donduruldu ?
- neden hızlı bir kanat oyuncusu takımdan ayrıldıktan sonra yerine veteranlaşmış bir isim olan babel transferi yapılarak - hem de yüklü sözleşme ile - kanatlarımızdan biri daha yavaşlığa mahkum edildi ?
- tüm yaz transfer sezonu boyunca, medyada dillendirilip dünyaya manşet olup monaco' nun aylarca nazı beklenip falcao transfer edildi, bonservisi elinde olan ya da düşük maliyetli ve bize fayda sağlayacak bir forvet oyuncusu bulunamadı ?
- göz göre göre, futbol oynamaktan her gün uzaklaşan belhanda, hazır piyasası varken satılıp yerine daha kreatif özellikleri olan bir oyuncu bulunamadı ?
- neden tüm yazı yorgun geçiren feghouli üstelik medikal operasyon geçirmesine rağmen, ısrarla oynatıldı ?
- neden teknik kadro tamamı ile tek adam kontrolüne bırakılıp, fikir üretip ileri götürme amacı gütmekten ziyade " peki hocam " diyen eski futbolcular ile dolduruldu ?
- futbol takımı, neredeyse 1 yarım futbol sezonu bitmek üzere olmasına rağmen kondisyon olarak yerlerde ?
- neden sorunlara çözüm aramak yerine ısrarla aynı vasıfsız oyuna devam ediliyor ?
şimdi değerli renktaşlarım, yersiz sevdalı ve duygusal hareketler yerine gerçekçi olalım. bu sezonki avrupa karnemiz, tarihimizin en kötü avrupa karnelerinden biri, hezimet üzerine hezimet yaşıyoruz. geçmişe sahip çıkmayalım demiyorum ama içinde bulunduğumuz güne kadar yaşanan her olay geçmişimizdir yani 2000 yılı da geçmişimiz son 2 sezon da geçmişimiz. mevcut gidişattan memnun olan, ne olursa olsun ben hocanın arkasındayım diyen taraftarlarımız oldukça fatih terim asla durumu sorgulamaz. böyle düşünen renktaşlarım keşke hoca ile tanışıp 2 kelam etseler, hocanın temel davranışlarını görseler acaba fatih terim kendisini eleştirip, nerede hata yapıyoruz şu işe objektif bakalım der mi demez mi daha iyi anlarlar.
şahsi görüşümü vurgulamam gerekirse, ben fatih terim düşmanı değilim ama hayranı da değilim. ben galatasaray taraftarıyım, kendimi bildim bileli her başarısızlığımızda üzülen, her başarıda sevinçten ağlayan bir taraftarım. bu son gidişattan sonra artık kanıksanmış başarısızlığı görür hale geldim. gerçekten içler acısı durumdayız, federasyon-merkez hakem kurulu-rakip takımlar ... bunlar hikaye, bunlar başarısızlığa kılıf, bunlar günü kurtarma. kötü durumdayız, her geçen gün kötü duruma gidiyoruz. bu durumda sorumlular, gerek yönetim gerek teknik ekip gerekse de takım kaptanları çıkıp açıklama yapmak zorundalar, üfleyerek sönecek bir ateş yakmadılar, sizler üflemeyin.
saygılarımla