resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 20442
    sadece sözlükte değil, medyada da hakkında soru sormanın, kendisini eleştirmenin yazılı olmayan bir kural olarak 'kaka' olduğu, (demirören'le gülücükler saçarak poz vermediyse tabi. ancak o zaman eleştirilebilir çünkü) 9 yılda 8 şampiyonluk yaşamış, uefa kupası kazanmış, galatasaray tarihinin en başarılı teknik direktörü.

    yine yazılı olmayan bir kural olarak eğer kötü oynuyorsak, ya da kaybediyorsak sorumlu olan asla fatih terim hocamız değildir. bunun sorumlusu galatasaray başkanıdır, yönetimidir, futbolcularıdır, taraftarlarıdır, hatta scout ekibidir, ama hocamız değildir. tersini iddia etmek galatasaray düşmanlığıdır, trollüktür hatta ve hatta fenerli olmaktır.

    sözlükte ya da medyada galatasaray futbol takımının teknik analizleri yapılırken bile, subliminal mesajlar verilir: hoca bir şeyler deniyor. ama geçmişte şöyle şöyle başlayıp, şöyle değiştirmişti ve başarılı olmuştu. şu tarihte, şu maçtaki galatasaray gibi olmalıyız ama hoca zaten bunu görecektir. çünkü biz anlamasak da, göremesek de vardır hocamızın bir bildiği.

    elbette hocamızın sayısız bildiği şeyler vardır. belki söylendiği gibi bir futbol dahisidir de, bilmiyorum. bildiğim, iki sezondur oyun namına ortaya bir şey koyamadığımız gerçeği. kabul, kötü oyunumuzun birden fazla sebebi var, dış mihraklar var, mecburiyetler var vs. ama kötü oyunun sorumluluğunda aslan payı fatih terim'indir. mesele de tam bu noktada başlıyor işte: hocaya bunu soran ne kendi ekibinden biri var, (16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçında selçuk inan'ın 90 dakika oyunda kalmasına teknik ekipten karşı çıkan oldu mu, çok merak ediyorum mesela. sepp piontek'in yardımcısıyken, fatih terim'in olumlu manada onunla çatıştığını biliyorum. bu yüzden fatih terim oldu zaten. bakın burası çokomelli: eleştirdiği, anlamaya çalıştığı, gerekirse çatıştığı için fatih terim oldu) ne de medyadan sorabilen biri. çünkü 'galatasaray futbol takımı neden kötü futbol oynuyor?' sorusunu soranlar mesleklerinden, sözlüklerinden olabilir, galatasaray düşmanı olarak ilan edilebilirler. ama geçenlerde sözlükte 'fatih terim bana koysa, kupa doğurtur' diyenlere pek bir şey olmaz. tıpkı gezi zamanı 'bilmem kimin, bilmem neresinin kılıyım' diyen teyzeye bir şey olmadığı gibi. bir insan kupa doğurmak istiyorsa, ve bunun yolunun ne olduğuna dair kafasında belli bir fikir varsa, doğurabilir. bir başkası da, birilerinin bir yer yerlerinin kılı olmak istiyorsa, olabilir. benim açımdan hiçbir sorun yok. sadece bu bizi bir yere götürmez. ne o teyzenin kafa yapısının ülkemize en ufak bir faydası olabilir, ne de kupa doğururum diyen kafa yapısının galatasaray'a ve sözlüğüne. eğer sözlük yönetimi, galatasaray sözlük'ün seviyesinden endişe duyuyorsa, naçizane tavsiyem, hakaret etmeden eleştiri yapanlara değil, bu kafa yapısına sahip kişilere dikkat kesilmeli.

    bir kimsenin başına gelebilecek en kötü ikilemlerden biri, sadakati ve onuru arasında kalacağı ikilemdir. hangisi seçilirse seçilsin, zor bir karar. eğer 'fatih terim eleştirisi' meselesi sadakatsizlik noktasına indirgeniyorsa, kendi adıma cevabım nettir: benim sadakatim galatasarayadır. yaftalanan diğer arkadaşlarım için de bu cevabın geçerli olduğuna inanıyorum.

    galatasaray'ı ve bu adı güzel sözlüğü sevenleri, onları yaftalayıp üzmeyin.

    hep çok sevmekten çünkü.
App Store'dan indirin Google Play'den alın