655
sözlük yazarlarımızdan ne89ane91etam90a'nın kendi blogunda paylaştığı yazı. okunmasında fayda var.*
--- alıntı ---
sistem var, ahlak yok!
geçtiğimiz iki yılda hakemlik sürecini geliştirmek, mutlak doğruluğu tartışılan pozisyon ve kararları çevreleyen hataları azaltmak amacıyla birçok ulusal lig video yardımcı hakem uygulamasını faaliyete geçirdi. ülkemizde ilk kez 5 ağustos 2018 tarihinde oynanan galatasaray ve akhisar belediyespor'un karşılaştığı tff süper kupa mücadelesinde uygulanmaya başlanan var sistemi aslında “balık baştan kokar” deyiminin tüm sezon vuku bulacağının bir göstergesiydi.
tüm sezon boyunca alt metni organize fakat amatör bir kötülük olan; hak, hukuk, adalet arayışı ile çehresi değiştirilmeye özen gösterilmiş ayrıcalık istemleri dile getirilecek ve ahlaki değerlerin şüphesiz üstünlüğünden dem vurulacaktı.
ahlak demişken; dün, bugün ve yarın konuşulan ve konuşulacağı üzere, bu sığ eleştirilerin altında yatan yegane sebep “aşağılık kompleksi“ değilde nedir? doğu toplumlarının batı toplumlarının ahlaki değerleri konusunda diskur çekmesi gibi.
dikkat ederseniz ahlak hususunda eleştirilerin hepsi tek bir odaklıdır; seks.
durmaksızın batının cinsel ahlaksızlığından, namussuzluğundan bahsedilir. tıpkı galatasaray'ın sürekli karşılaştığı şike, terör örgütü mensupluğu ve bilumum mesnetsiz suçlamalar gibi. oysa ahlak cinselliğe indirgenemeyecek denli geniş bir spektruma sahiptir. işte bu amatör fakat organize kötülüğün kökeninde yatan ana nedende; aşağılık kompleksidir.
çalışmak gibi, disiplin gibi, iş ahlaki gibi kültürel alışkanlıkların görmezden gelindiği, insanların motivasyonel ve zihinsel süreçlerini yönetmenin bahsi geçen alışkanlıkardan on planda tutulduğu, türkiye futbol tarihinin en sükseli teknik direktörünün dahi teknik, taktik bilmediği ve 24 kişilik bir grubu tamamen konuşarak başarıya ulaştırdığı komik argümanlardan kendimizi sıyıralım ve asıl konumuz olan video yardımcı hakem analizine yönelelim.
türkiye ligine değinmeden önce yurtdışında video yardımcı hakem'in etkilerine bir göz atacağız;
bundesliga'da bugüne dek var yardımıyla hakemler 118 kez ekran başına giderken, maça etki eden 24 karar verildi. 20 karar geri alınarak doğru olan karara ulaşıldı, 3 karar tartışmalı, alınan 1 karar ise yanlış olarak nitelendirildi.
sistemin topun oyunda kalma süresine olan etkisi %6 olurken, ofsayt pozisyonlarındaki başarısızlığı ise bir süre gündemi meşgul etti. bundesliga'nin faul ortalaması maç başına 30.4 iken, var sonrası bu oran 23.6'ya düştü. sezon genelinde paylaşılan istatistiki veriler doğrultusunda uygulamanın kararların alınmasında ana etken olmaktan ziyade, hakemlerin ikinci bir görüş olarak sisteme başvurdukları görülüyor.
serie a'da ise 145 inceleme yapılırken, 124 doğru karar alındı. 21 kararın 17'si tartışmalı iken, 4 karar yanlıştı. uygulamanın etkin olduğu maçların 1 ile 1.30 dakika aralığında duraksadığı belirlendi, maç başı faul ortalamaları hususunda eski hakemlerden roberto rosetti'nin yaptığı yorum var sisteminin doğru kullanıldığında saha içine olan etkisinin ne denli olumlu olduğunu gösteriyor; oyuncular izlendiklerinin farkında, maç başı faul ortalamaları %12'lik bir düşüş gösterirken, sarı ve kırmızı kart sayıları bir önceki sezona göre %8 oranında geriledi.
ülkemizde ise 190 maçta 102 doğru karar alındı. 88 kararın 74'ü tartışmalı, 14'ü yanlıştı. bahsi geçen yanlış kararların 14'ü incelendiğinde; galatasaray 11, başakşehir 4, fenerbahçe 2 ve beşiktaş 1 puan kaybına uğradı, geriye kalan 6 maç ise anadolu kulüplerinin kendi aralarında oynadıkları maçları kapsıyor. ülkemizde topun oyunda kalma süresi; maç başına 54 dakika iken, maçların toplam oynanma süreleri 102 dakikaya çıkmış durumda, her hafta oynanan 9 karşılaşma baz alındığında; 105 defa oyun durduruluyor. faul ortalamasının ise 26.7'den 28.9'a yükseldiğini görüyoruz.
nerede kalmıştık?
evet, ahlak diyorduk. ahlak insani vasıfların ve ilişkilerin genelidir. ticaret ahlaki, meslek ahlaki, siyaset ahlaki, yöneten ile yönetilenlerin ahlaki toplumu dizayn eden bir gerekliliktir. video yardımcı hakem, gol çizgisi teknolojisi ya da herhangi kurallar ve müdahaleler bütünü ahlaki ve vicdani değerler revize edilmediği sürece başarılı olamayacaktır.
ahlak ve vicdan değişime uğramadığı sürece her yıl bir önceki yıldan çok daha mühim, çok daha önemli bir şampiyonluğun peşinden koşacağımızı belirtmeme gerek yoktur sanırım. istatistiki verileri ve sistemi yönetenler ile yönetenlere riayet edenlerin "emir kulu" olarak altının çizildiği bu düzende, ne yazsak ne çizsek nafile.
rahmetli bülent ecevit'in tercüme ettiği bir şiirden kısa bir kesit ile bu yazıyı sonlandırmak istiyorum;
herkes aklını kaybettiğinde sen doğru kalabiliyorsan, krallarla oturup halktan kalmayı unutmuyorsan adam olursun yavrum
--- alıntı ---
https://sneijderbirseysoyleyecek10.blogspot.com/...r-ahlak-yok.html?m=1
--- alıntı ---
sistem var, ahlak yok!
geçtiğimiz iki yılda hakemlik sürecini geliştirmek, mutlak doğruluğu tartışılan pozisyon ve kararları çevreleyen hataları azaltmak amacıyla birçok ulusal lig video yardımcı hakem uygulamasını faaliyete geçirdi. ülkemizde ilk kez 5 ağustos 2018 tarihinde oynanan galatasaray ve akhisar belediyespor'un karşılaştığı tff süper kupa mücadelesinde uygulanmaya başlanan var sistemi aslında “balık baştan kokar” deyiminin tüm sezon vuku bulacağının bir göstergesiydi.
tüm sezon boyunca alt metni organize fakat amatör bir kötülük olan; hak, hukuk, adalet arayışı ile çehresi değiştirilmeye özen gösterilmiş ayrıcalık istemleri dile getirilecek ve ahlaki değerlerin şüphesiz üstünlüğünden dem vurulacaktı.
ahlak demişken; dün, bugün ve yarın konuşulan ve konuşulacağı üzere, bu sığ eleştirilerin altında yatan yegane sebep “aşağılık kompleksi“ değilde nedir? doğu toplumlarının batı toplumlarının ahlaki değerleri konusunda diskur çekmesi gibi.
dikkat ederseniz ahlak hususunda eleştirilerin hepsi tek bir odaklıdır; seks.
durmaksızın batının cinsel ahlaksızlığından, namussuzluğundan bahsedilir. tıpkı galatasaray'ın sürekli karşılaştığı şike, terör örgütü mensupluğu ve bilumum mesnetsiz suçlamalar gibi. oysa ahlak cinselliğe indirgenemeyecek denli geniş bir spektruma sahiptir. işte bu amatör fakat organize kötülüğün kökeninde yatan ana nedende; aşağılık kompleksidir.
çalışmak gibi, disiplin gibi, iş ahlaki gibi kültürel alışkanlıkların görmezden gelindiği, insanların motivasyonel ve zihinsel süreçlerini yönetmenin bahsi geçen alışkanlıkardan on planda tutulduğu, türkiye futbol tarihinin en sükseli teknik direktörünün dahi teknik, taktik bilmediği ve 24 kişilik bir grubu tamamen konuşarak başarıya ulaştırdığı komik argümanlardan kendimizi sıyıralım ve asıl konumuz olan video yardımcı hakem analizine yönelelim.
türkiye ligine değinmeden önce yurtdışında video yardımcı hakem'in etkilerine bir göz atacağız;
bundesliga'da bugüne dek var yardımıyla hakemler 118 kez ekran başına giderken, maça etki eden 24 karar verildi. 20 karar geri alınarak doğru olan karara ulaşıldı, 3 karar tartışmalı, alınan 1 karar ise yanlış olarak nitelendirildi.
sistemin topun oyunda kalma süresine olan etkisi %6 olurken, ofsayt pozisyonlarındaki başarısızlığı ise bir süre gündemi meşgul etti. bundesliga'nin faul ortalaması maç başına 30.4 iken, var sonrası bu oran 23.6'ya düştü. sezon genelinde paylaşılan istatistiki veriler doğrultusunda uygulamanın kararların alınmasında ana etken olmaktan ziyade, hakemlerin ikinci bir görüş olarak sisteme başvurdukları görülüyor.
serie a'da ise 145 inceleme yapılırken, 124 doğru karar alındı. 21 kararın 17'si tartışmalı iken, 4 karar yanlıştı. uygulamanın etkin olduğu maçların 1 ile 1.30 dakika aralığında duraksadığı belirlendi, maç başı faul ortalamaları hususunda eski hakemlerden roberto rosetti'nin yaptığı yorum var sisteminin doğru kullanıldığında saha içine olan etkisinin ne denli olumlu olduğunu gösteriyor; oyuncular izlendiklerinin farkında, maç başı faul ortalamaları %12'lik bir düşüş gösterirken, sarı ve kırmızı kart sayıları bir önceki sezona göre %8 oranında geriledi.
ülkemizde ise 190 maçta 102 doğru karar alındı. 88 kararın 74'ü tartışmalı, 14'ü yanlıştı. bahsi geçen yanlış kararların 14'ü incelendiğinde; galatasaray 11, başakşehir 4, fenerbahçe 2 ve beşiktaş 1 puan kaybına uğradı, geriye kalan 6 maç ise anadolu kulüplerinin kendi aralarında oynadıkları maçları kapsıyor. ülkemizde topun oyunda kalma süresi; maç başına 54 dakika iken, maçların toplam oynanma süreleri 102 dakikaya çıkmış durumda, her hafta oynanan 9 karşılaşma baz alındığında; 105 defa oyun durduruluyor. faul ortalamasının ise 26.7'den 28.9'a yükseldiğini görüyoruz.
nerede kalmıştık?
evet, ahlak diyorduk. ahlak insani vasıfların ve ilişkilerin genelidir. ticaret ahlaki, meslek ahlaki, siyaset ahlaki, yöneten ile yönetilenlerin ahlaki toplumu dizayn eden bir gerekliliktir. video yardımcı hakem, gol çizgisi teknolojisi ya da herhangi kurallar ve müdahaleler bütünü ahlaki ve vicdani değerler revize edilmediği sürece başarılı olamayacaktır.
ahlak ve vicdan değişime uğramadığı sürece her yıl bir önceki yıldan çok daha mühim, çok daha önemli bir şampiyonluğun peşinden koşacağımızı belirtmeme gerek yoktur sanırım. istatistiki verileri ve sistemi yönetenler ile yönetenlere riayet edenlerin "emir kulu" olarak altının çizildiği bu düzende, ne yazsak ne çizsek nafile.
rahmetli bülent ecevit'in tercüme ettiği bir şiirden kısa bir kesit ile bu yazıyı sonlandırmak istiyorum;
herkes aklını kaybettiğinde sen doğru kalabiliyorsan, krallarla oturup halktan kalmayı unutmuyorsan adam olursun yavrum
--- alıntı ---
https://sneijderbirseysoyleyecek10.blogspot.com/...r-ahlak-yok.html?m=1