218
kahrolduğum maçtır.
gol yediğimiz anda attığım canhıraş çığlığı duyan arkadaşlarımın "nooolldduu yhaaa" diyerek odama doluşup, onlara göre "alt tarafı yenen 1 gol için"
bu hale geldiğimi görünce de"hıııımm..heee" şeklinde çıkarttıkları aptalca seslere eklenen "ehuheuheu" kıskıs gülmeceleriyle odayı terkettikleri anda,
hala ısrarla gözyaşı döktüğüm * maçtır.
ruh-i haliyemi bozan, beni perperişan, bombok eden maçtır. daha ne diyeyim ki sözlük. kahır doluyum bu gece.
maçın analizine gelince . . .
ilk yarı çok kısır geçti kanımca, yine 3-4 pozisyon bulduk ama gerçek galatasaray gibi oynamadık.
ikinci yarıysa * bence sezonun * en iyi futbollarından birini oynadık.
nedense, avrupa'da oynadığımız en iyi maçta 1-1 biten sturm graz maçıydı * * * *
neyse, dediğim gibi ilk yarı vasat bir futbol sergiledik, ama buna rağmen pozisyonlar bulduk.
ikininci yarı müthiştik! hele kewell'cığımız, birtanemiz, nurtanemizin golünden sonra 2. gol için çok bastırdık! *
ama olmadı sözlük, atamadık! baros'çuğumuz gittiğinden beri pek bir kısır gol yollarımız (u: :() meğer baros bizim için ne çok şeymiş!
sonra baktık 2. olmuyo, sayın rijkaard dedi ki: "hiç değilse skoru koruyalım" (u: dakika 74'te nonda çıkıp keita giriyorsa hiç kimse bana bunu farklı şekilde yorumlayamaz!) *
sen biliyosun ki, bazı istisnalar hariç * 1-0 maç kazanamıyosun! yiyiyosun o golü!
(bkz: 22 kasım galatasaray-manisaspor maçı) son 10 dakika kala, ya da son dakika, veya son saniye! bir şekilde yiyiyosun!
eğer dakika 80, ve galatasaray 1-0 öndeyse, oturup ağlayın! çünkü mutlaka yenecek 1 gol vardır!
ya da zaten fenerbahçe yenilmiş falansa, hiç oynanmasın o maç, direkt hükmen malup sayılalım!
futbolcunun sarfettiği efora, seyircinin cebinden çıkan paraya yazık yahu!
dakika 80'de skora yatmak da ne? forvetsiz teslimiyet de ne? anadolu takımı moduna geçmek de ne?
bu kaç oldu yahu? keita çıkıp nonda giriyor?! biri bana bu durumu lütfen ama lütfen izah etsin!?
keita olmadan nonda'ya kim gol attıracak, nonda olmadan keita kime gol attıracak? bu nasıl saçmasapan üstü bir şeydir yüce sözlük?!
sen kalan zaman berbat elano'yu inat edermiş gibi oyunda tut, kırk yılın başı "mükemmel" oynayarken de, 80'de çıkart!
valla sayın hocamıza sinirle yanlış bir laf etmek istemiyorum. (u: hayır çünkü kariyerimde "barça koçluğu" falan yok, zaten t.direkt değilim ve olamam zaten o ayrı mesele de, içimde kalmasın. çok doldum sözlük!)ama bence hocamız da hatalı kararlar veriyor gibi son günlere.
galatasaray 1-0'a tamah etmemeli, edince ebesinin dinini görüyo çünkü. *
velhasılkelam, ilk yarı pek iyi olmasak da, ikinci yarının son 10 dakikasına kadar muheteşem ataklar yaptık ve çok gol kaçırdık.
ve "atamayana atarlar" kılişesi bir kez daha gerçek oldu sözlük. hemde son düdüğe 30 saniye kala!
düdük demişken aklıma hakem de gelmiyor değil (u: küfür eden, ağzı salyalı kudurmuş köpekler gibi höyküren ve çakal gibi pis pis bakışlar atan ifade)
senin o "korneri" görmeyen gözünü, ota boka faul çalan ağzını, derdine anlatmaya çalışan garibim kewell'a kart verirken kartı turan elini
ve bilumum her bir organını, işşşşşşaaaallllaaahh rabbime allahıma kitabıma organ mafyaları çalsın! beter ol! rezil kepaze, utanmaz pervasız herif!
tabi şimdi hakeme de çok fazla yüklenmemek lazım * valla güldüğüme bakma sözlük feci kederliyim (u: :()
heeee.. son olarak. frank rijkaard beyfendi! bayım! sir! coach! artık her neyse . . . burgu makarna saçlarına kurban olduğumun adamı..
bak hocam yapma gözünü seviyim yeter artık şu 25 milyon taraftara çektirdğin, ajdar'ın çikita muz'unu dinlemekten, izzet-alican-mahsun-ibo polemiğini işitmekten,
tayyip-baykal-bahçeli atışmaları izlemekten bile daha ağır işkence! leo...leo...leo..leoo.. lan noolluyooo... yeter yhaa.. bıktıkkk...
alllllllaaahh aşkına, "ufuk ceylan"ı biz neden ve niçin aldık, ne için yani? amaç nedir?
yedek kulübemizde küflensin yahut antremanda ter atıp atıp yosun tutsun diye mi?
yahu kalesine gelen ilk şutu yiyen adama, koskoca galatasaray nasıl filelerini emanet edebilir? ayıp.yazık.günah yaa...
bir kere ya, bir kere..adam "bir kerecik" geçse kaleye, saçların mı döklülür, burguları mı gider hocaaaaaaa.... ya bir deneyelim,
sadece bi kere lan..leo'yla aranızda özel bir bağ var da bu taraftardan mı gizleniyor? akraba olsanız renk uyumunuz yok!
babanın oğlu değilse bu torpil niye! hiç olmadı aykut'u koy ya! ya da kalecisiz çıkalım bu bile daha mantıklı!
vallahi leo yerine kewell'ı koysan kaleye daha istikrarlı olmassa nahanda böyle fenerli olayım şuracıkta!
içimdekiler bunlardı sözlük, bir nebze de olsa bir rahatlık hissediyorum şu an. paylaşmak güzel şey be sözlük. valla on olsun of olsun güzel *)
gol yediğimiz anda attığım canhıraş çığlığı duyan arkadaşlarımın "nooolldduu yhaaa" diyerek odama doluşup, onlara göre "alt tarafı yenen 1 gol için"
bu hale geldiğimi görünce de"hıııımm..heee" şeklinde çıkarttıkları aptalca seslere eklenen "ehuheuheu" kıskıs gülmeceleriyle odayı terkettikleri anda,
hala ısrarla gözyaşı döktüğüm * maçtır.
ruh-i haliyemi bozan, beni perperişan, bombok eden maçtır. daha ne diyeyim ki sözlük. kahır doluyum bu gece.
maçın analizine gelince . . .
ilk yarı çok kısır geçti kanımca, yine 3-4 pozisyon bulduk ama gerçek galatasaray gibi oynamadık.
ikinci yarıysa * bence sezonun * en iyi futbollarından birini oynadık.
nedense, avrupa'da oynadığımız en iyi maçta 1-1 biten sturm graz maçıydı * * * *
neyse, dediğim gibi ilk yarı vasat bir futbol sergiledik, ama buna rağmen pozisyonlar bulduk.
ikininci yarı müthiştik! hele kewell'cığımız, birtanemiz, nurtanemizin golünden sonra 2. gol için çok bastırdık! *
ama olmadı sözlük, atamadık! baros'çuğumuz gittiğinden beri pek bir kısır gol yollarımız (u: :() meğer baros bizim için ne çok şeymiş!
sonra baktık 2. olmuyo, sayın rijkaard dedi ki: "hiç değilse skoru koruyalım" (u: dakika 74'te nonda çıkıp keita giriyorsa hiç kimse bana bunu farklı şekilde yorumlayamaz!) *
sen biliyosun ki, bazı istisnalar hariç * 1-0 maç kazanamıyosun! yiyiyosun o golü!
(bkz: 22 kasım galatasaray-manisaspor maçı) son 10 dakika kala, ya da son dakika, veya son saniye! bir şekilde yiyiyosun!
eğer dakika 80, ve galatasaray 1-0 öndeyse, oturup ağlayın! çünkü mutlaka yenecek 1 gol vardır!
ya da zaten fenerbahçe yenilmiş falansa, hiç oynanmasın o maç, direkt hükmen malup sayılalım!
futbolcunun sarfettiği efora, seyircinin cebinden çıkan paraya yazık yahu!
dakika 80'de skora yatmak da ne? forvetsiz teslimiyet de ne? anadolu takımı moduna geçmek de ne?
bu kaç oldu yahu? keita çıkıp nonda giriyor?! biri bana bu durumu lütfen ama lütfen izah etsin!?
keita olmadan nonda'ya kim gol attıracak, nonda olmadan keita kime gol attıracak? bu nasıl saçmasapan üstü bir şeydir yüce sözlük?!
sen kalan zaman berbat elano'yu inat edermiş gibi oyunda tut, kırk yılın başı "mükemmel" oynayarken de, 80'de çıkart!
valla sayın hocamıza sinirle yanlış bir laf etmek istemiyorum. (u: hayır çünkü kariyerimde "barça koçluğu" falan yok, zaten t.direkt değilim ve olamam zaten o ayrı mesele de, içimde kalmasın. çok doldum sözlük!)ama bence hocamız da hatalı kararlar veriyor gibi son günlere.
galatasaray 1-0'a tamah etmemeli, edince ebesinin dinini görüyo çünkü. *
velhasılkelam, ilk yarı pek iyi olmasak da, ikinci yarının son 10 dakikasına kadar muheteşem ataklar yaptık ve çok gol kaçırdık.
ve "atamayana atarlar" kılişesi bir kez daha gerçek oldu sözlük. hemde son düdüğe 30 saniye kala!
düdük demişken aklıma hakem de gelmiyor değil (u: küfür eden, ağzı salyalı kudurmuş köpekler gibi höyküren ve çakal gibi pis pis bakışlar atan ifade)
senin o "korneri" görmeyen gözünü, ota boka faul çalan ağzını, derdine anlatmaya çalışan garibim kewell'a kart verirken kartı turan elini
ve bilumum her bir organını, işşşşşşaaaallllaaahh rabbime allahıma kitabıma organ mafyaları çalsın! beter ol! rezil kepaze, utanmaz pervasız herif!
tabi şimdi hakeme de çok fazla yüklenmemek lazım * valla güldüğüme bakma sözlük feci kederliyim (u: :()
heeee.. son olarak. frank rijkaard beyfendi! bayım! sir! coach! artık her neyse . . . burgu makarna saçlarına kurban olduğumun adamı..
bak hocam yapma gözünü seviyim yeter artık şu 25 milyon taraftara çektirdğin, ajdar'ın çikita muz'unu dinlemekten, izzet-alican-mahsun-ibo polemiğini işitmekten,
tayyip-baykal-bahçeli atışmaları izlemekten bile daha ağır işkence! leo...leo...leo..leoo.. lan noolluyooo... yeter yhaa.. bıktıkkk...
alllllllaaahh aşkına, "ufuk ceylan"ı biz neden ve niçin aldık, ne için yani? amaç nedir?
yedek kulübemizde küflensin yahut antremanda ter atıp atıp yosun tutsun diye mi?
yahu kalesine gelen ilk şutu yiyen adama, koskoca galatasaray nasıl filelerini emanet edebilir? ayıp.yazık.günah yaa...
bir kere ya, bir kere..adam "bir kerecik" geçse kaleye, saçların mı döklülür, burguları mı gider hocaaaaaaa.... ya bir deneyelim,
sadece bi kere lan..leo'yla aranızda özel bir bağ var da bu taraftardan mı gizleniyor? akraba olsanız renk uyumunuz yok!
babanın oğlu değilse bu torpil niye! hiç olmadı aykut'u koy ya! ya da kalecisiz çıkalım bu bile daha mantıklı!
vallahi leo yerine kewell'ı koysan kaleye daha istikrarlı olmassa nahanda böyle fenerli olayım şuracıkta!
içimdekiler bunlardı sözlük, bir nebze de olsa bir rahatlık hissediyorum şu an. paylaşmak güzel şey be sözlük. valla on olsun of olsun güzel *)