3359
euroleague.net'in blog kısmına (coaches corner) konuk oldu geçtiğimiz günlerde. blog konusu devre aralarında neler yaptıklarıyla alakalı. söylediklerini motamot olmayacak şekilde çeviriyorum:
--- ocgunsson çeviri iftiharla sunar ---
"devre arası olduğunda oyuncular soyunma odasına yöneldiklerinde onları ilk 5 dakika boyunca serbest bırakırım. kafaca rahatlamalarına, su içmelerine, masaj yaptırmalarına vs. fırsat tanırım çünkü adrenalin seviyeleri yüksekken buna ihtiyaçları olur. ikinci devrede ne gibi bir stratejiyle parkede olacağımızı anlamaları gerekir. bu yüzden ilk 5 dk boyunca onları tamamen serbest bırakırım. fizyoterapistler, masörler soyunma odasında oyuncularla olur bu süre zarfında ama o an orada olmadığımdan içeride ne olup bittiğiyle alakalı bir şey bilmem.
bu esnada ben, asistan koçlarımla birlikte başka bir odada ya da oda çok küçükse koridorda bulunmayı -oyuncularla olabildiğince mesafe olacak şekilde- tercih ederim ve ilk devreyi analiz ederim/ederiz. özel olarak dikkat ettiğim istatistikler takımın asist sayısı, ribaund sayısı ve top çalma sayısıdır. bunun yanında kimin iyi şut attığına, ne kadar sayı bulduğuna da bakarım ancak asist, ribaund ve top çalmayla alakalı detaylar devreyle ilgili daha genel bir bakış açısı sağlar. bireysel istatistiklerden ziyade takım verilerine daha çok önem veririm ancak rakibin bir oyuncusu takımı adına çok iyi bir oyun ortaya koymuşsa bu doğrultuda o oyuncunun ne yaptığını ve yaptıklarına ne gibi çözümler üreteceğimizi analiz ederiz.
bir diğer şey de şu ki, benim oyuncularımdan biri ilk yarı boyunca çok iyi bir performans ortaya koyduysa rakip takım da kendisini durdurmak için yöntemler geliştirecektir. dolayısıyla ne yapabileceklerini ve bizim onların hamlelerine nasıl karşılık vereceğimizi de tartışırız.
bazen -her maç değil- yardımcılarım çok önemli bir an olmuşsa o anın videosunu bana izletirler ilk 5 dk içerisinde. hücum planımızı, set hücumlarımızı, savunma stratejimizin neresinin iyi ya da kötü olduğunu analizleriz bu noktada. hücumdaki spacing'imizi kontrol ederim çünkü hücum için en önemli nokta bu detaydır; savunma rotasyonlarımızı da incelerim. bunları yapmak 2 dk'dan fazla bir zaman almaz zira süre kısıtlıdır.
soyunma odasının dışındayken asistan koçlarımla oyunculara nasıl bir yaklaşımda bulunacağımız hakkında konuşurum. içeri girdiğimde yaklaşık olarak 4 dk kadar bir zamanım olur. bu sürenin %50'sini taktiksel detaylar yerken kalan %50'yi motivasyon konuşması alır.
ilk olarak oyunculara ilk devrede neleri yanlış yaptıklarını ve ikinci devre bu yanlışları düzeltmek için neler yapacağımızı anlatırım. bunu bazen taktik tahtamda bazen de soyunma odasındaki büyük tahtada gösteririm ama asla oyunculara video analiz sunmam çünkü o kısa zaman diliminde oyuncuların videoya odaklanmasını sağlayıp bu doğrultuda bir analiz gerçekleştirmek pek mümkün değildir.
motivasyon konuşması çok önemlidir ve maçtan maça değişkenlik gösterir. örneğin ilk yarıyı 15 sayı farkla önde kapadığınızda oyunculara bu farkı korumaları gerektiğini, ikinci devre işlerinin kolay olmayacağını, rakibin reaksiyon göstereceğini vs. söylersiniz. soyunma odasına 15 sayı farkla geride girmişseniz ise come back'in mümkün olduğunu, kazanmak için savaşmanın gerektiğinden bahsedersiniz.
takıma yönelik konuşma sona erdikten sonra bir ya da iki oyuncuyu bir köşeye çekip 30 saniyeyi aşmayacak şekilde uyarılarda bulunurum. oyuncu ilk yarı boyunca kötü oynamışsa onun rahatlamasını sağlarım ve onu cesaretlendiririm, ilk yarıyı unutmasını söyleyip maçın kalan kısmı için hazır olması gerektiğini hatırlatırım.
ikinci yarı başlamadan 4 dk kadar önce oyuncuları parkeye gönderirim. bu süre zarfında tamamen kendi hallerinde olmazlar çünkü şut antrenmanı (ısınma amaçlı) kuralları bellidir, asistan koçlarım bu noktada devrededirler.
ikinci yarı başlarken kenarda oyuncularıma ilk hücum hakkında gereken hatırlatmayı yaparım, asistan koçlarım da o an bireysel olarak oyunculara unutmamaları gereken şeyleri hatırlatmakta serbesttirler. işte bu kadar, ikinci devre için hazırız!"
kaynak: http://www.euroleague.net/...ive-minutes-to-relax
--- ocgunsson çeviri iftiharla sunar ---
"devre arası olduğunda oyuncular soyunma odasına yöneldiklerinde onları ilk 5 dakika boyunca serbest bırakırım. kafaca rahatlamalarına, su içmelerine, masaj yaptırmalarına vs. fırsat tanırım çünkü adrenalin seviyeleri yüksekken buna ihtiyaçları olur. ikinci devrede ne gibi bir stratejiyle parkede olacağımızı anlamaları gerekir. bu yüzden ilk 5 dk boyunca onları tamamen serbest bırakırım. fizyoterapistler, masörler soyunma odasında oyuncularla olur bu süre zarfında ama o an orada olmadığımdan içeride ne olup bittiğiyle alakalı bir şey bilmem.
bu esnada ben, asistan koçlarımla birlikte başka bir odada ya da oda çok küçükse koridorda bulunmayı -oyuncularla olabildiğince mesafe olacak şekilde- tercih ederim ve ilk devreyi analiz ederim/ederiz. özel olarak dikkat ettiğim istatistikler takımın asist sayısı, ribaund sayısı ve top çalma sayısıdır. bunun yanında kimin iyi şut attığına, ne kadar sayı bulduğuna da bakarım ancak asist, ribaund ve top çalmayla alakalı detaylar devreyle ilgili daha genel bir bakış açısı sağlar. bireysel istatistiklerden ziyade takım verilerine daha çok önem veririm ancak rakibin bir oyuncusu takımı adına çok iyi bir oyun ortaya koymuşsa bu doğrultuda o oyuncunun ne yaptığını ve yaptıklarına ne gibi çözümler üreteceğimizi analiz ederiz.
bir diğer şey de şu ki, benim oyuncularımdan biri ilk yarı boyunca çok iyi bir performans ortaya koyduysa rakip takım da kendisini durdurmak için yöntemler geliştirecektir. dolayısıyla ne yapabileceklerini ve bizim onların hamlelerine nasıl karşılık vereceğimizi de tartışırız.
bazen -her maç değil- yardımcılarım çok önemli bir an olmuşsa o anın videosunu bana izletirler ilk 5 dk içerisinde. hücum planımızı, set hücumlarımızı, savunma stratejimizin neresinin iyi ya da kötü olduğunu analizleriz bu noktada. hücumdaki spacing'imizi kontrol ederim çünkü hücum için en önemli nokta bu detaydır; savunma rotasyonlarımızı da incelerim. bunları yapmak 2 dk'dan fazla bir zaman almaz zira süre kısıtlıdır.
soyunma odasının dışındayken asistan koçlarımla oyunculara nasıl bir yaklaşımda bulunacağımız hakkında konuşurum. içeri girdiğimde yaklaşık olarak 4 dk kadar bir zamanım olur. bu sürenin %50'sini taktiksel detaylar yerken kalan %50'yi motivasyon konuşması alır.
ilk olarak oyunculara ilk devrede neleri yanlış yaptıklarını ve ikinci devre bu yanlışları düzeltmek için neler yapacağımızı anlatırım. bunu bazen taktik tahtamda bazen de soyunma odasındaki büyük tahtada gösteririm ama asla oyunculara video analiz sunmam çünkü o kısa zaman diliminde oyuncuların videoya odaklanmasını sağlayıp bu doğrultuda bir analiz gerçekleştirmek pek mümkün değildir.
motivasyon konuşması çok önemlidir ve maçtan maça değişkenlik gösterir. örneğin ilk yarıyı 15 sayı farkla önde kapadığınızda oyunculara bu farkı korumaları gerektiğini, ikinci devre işlerinin kolay olmayacağını, rakibin reaksiyon göstereceğini vs. söylersiniz. soyunma odasına 15 sayı farkla geride girmişseniz ise come back'in mümkün olduğunu, kazanmak için savaşmanın gerektiğinden bahsedersiniz.
takıma yönelik konuşma sona erdikten sonra bir ya da iki oyuncuyu bir köşeye çekip 30 saniyeyi aşmayacak şekilde uyarılarda bulunurum. oyuncu ilk yarı boyunca kötü oynamışsa onun rahatlamasını sağlarım ve onu cesaretlendiririm, ilk yarıyı unutmasını söyleyip maçın kalan kısmı için hazır olması gerektiğini hatırlatırım.
ikinci yarı başlamadan 4 dk kadar önce oyuncuları parkeye gönderirim. bu süre zarfında tamamen kendi hallerinde olmazlar çünkü şut antrenmanı (ısınma amaçlı) kuralları bellidir, asistan koçlarım bu noktada devrededirler.
ikinci yarı başlarken kenarda oyuncularıma ilk hücum hakkında gereken hatırlatmayı yaparım, asistan koçlarım da o an bireysel olarak oyunculara unutmamaları gereken şeyleri hatırlatmakta serbesttirler. işte bu kadar, ikinci devre için hazırız!"
kaynak: http://www.euroleague.net/...ive-minutes-to-relax