13
aslında bu konu üzerine tez yazılır, öyle güzel bir konu.
muhtamelen ileride futbola ilgi azalacak. bunun 2 sebebi var.
ilki hayatın hızlanması. hayat her geçen gün hızlanıyor ve tempo yükseliyor. her ne kadar futbol hızlansa da bazı branşlarla karşılaştırdığımızda yavaş kalıyor.
3 branş örnek vereceğim. aklıma hemen bunlar geldi muhtemelen arttırabiliriz.
birincisi hentbol. temel tekniğini hızlı öğretirler ve temposu gayet yüksektir. ancak kültürel olarak futbolun yerini alamaz. yanlış bilmiyorsam daha çok kuzey ve batı avrupa'da sevilen bir spor. (bir de ispanya'da.)
ikincisi ise buz hokeyi. aslında tempo olarak bununla yarışmak imkansız ama yine kültürel olarak çok zor. daha kuzey ülkelerinin oyunu olarak gözüküyor. ama arada bir maçlarını açın izleyin. bir bilgim olmasa bile belli bir seviyedeki oyunu izlemek inanılmaz keyifli geliyor bana. çünkü çok tempolu ve aksiyonlu.
üçüncüsü ise basketbol. işte burada futbol patlayabilir. bu oyun her geçen gün hızlanıyor ve önemlisi aksiyon kısa sürmüyor. (örnek voleybol. bir refleks oyunudur.) bunun yanında dünyanın 3 büyük ekonomi bölgesinde var ve gelişiyor. yani futbol bu noktada avantajlı değil. bu bölgeler: amerika, avrupa ve çin. çin gayet yüksek meblağlar döküyor. basketbol kıvamı da futbolunkine benzer.
avrupada da basketbol mevcut ve az paralar dönmüyor. şöyle düşünün. fener ve cska geçen sene 30 milyon euro harcadı. bir sürü takım 15-20 milyon civarı harcıyor. 2 sene evvel şampiyonluğa oynayan başakşehir'in maaş bütçesi gibi bir şey. bu başakşehir en çok para harcanan liglerden biri olan türkiye liginin takımı. benzeri bütçeleri italya'da, ispanya'da futbolda bulabilirsiniz.
işin büyük kısmı ise amerika'da. kültürel olarak da avrupa'daki futbola benzer. bunun dışında ekonomik ve işleyiş olarak dünyadaki sayılı spor organizasyonlarından. bunun yanı sıra kültür emperyalizmini en iyi yapan 2 ülkeden biri. yani basketbol gayet dünyaya yayıldı ve yaymaya devam ediyorlar. nba yıl içinde gider ingiltere'de lig maçı yapar. neden basketbol'un çok sevildiği ispanya veya yunanistana gitmez ya da almanya gibi işin şov kısmına da para döken bir ülkeye gitmez? (basketbol almanya'da büyüyor ve kıtanın en kuvvetli ekonomisine sahip. hadi ingiltere ile kıyaslarsak ilk 2 diyelim. yanlış biliyorsam düzeltin, lütfen.) hele hele şuradan 5 kişi toplasak zorlayabileceğimiz bir milli takımı olan ingiltere'den bahsediyoruz. (yani öyle fransa gibi de değil.) acaba diğer büyük kültür emperyalistinin ingiltere olmasıyla alakası var mı? bence var.
ikinci sebebimiz ise yeni gelen jenerasyonların esporu sevmesi. yukarıda yazdıklarım bir anda olmaz zaten. şu an futbol avrupa temelinde kocaman ve harika bir kültürle besleniyor. ancak bu rapor tehlikesi hakikatten büyük. hem alt yapı kısmı çok daha kolay hem daha modern hem de ulaşabilirliği yüksek. nasıl futbol'u her sokakta oynayabilirseniz bu mereti de kendi odamızdan dünyanın öbür ucundakiler oynayabilirsiniz.
muhtamelen ileride futbola ilgi azalacak. bunun 2 sebebi var.
ilki hayatın hızlanması. hayat her geçen gün hızlanıyor ve tempo yükseliyor. her ne kadar futbol hızlansa da bazı branşlarla karşılaştırdığımızda yavaş kalıyor.
3 branş örnek vereceğim. aklıma hemen bunlar geldi muhtemelen arttırabiliriz.
birincisi hentbol. temel tekniğini hızlı öğretirler ve temposu gayet yüksektir. ancak kültürel olarak futbolun yerini alamaz. yanlış bilmiyorsam daha çok kuzey ve batı avrupa'da sevilen bir spor. (bir de ispanya'da.)
ikincisi ise buz hokeyi. aslında tempo olarak bununla yarışmak imkansız ama yine kültürel olarak çok zor. daha kuzey ülkelerinin oyunu olarak gözüküyor. ama arada bir maçlarını açın izleyin. bir bilgim olmasa bile belli bir seviyedeki oyunu izlemek inanılmaz keyifli geliyor bana. çünkü çok tempolu ve aksiyonlu.
üçüncüsü ise basketbol. işte burada futbol patlayabilir. bu oyun her geçen gün hızlanıyor ve önemlisi aksiyon kısa sürmüyor. (örnek voleybol. bir refleks oyunudur.) bunun yanında dünyanın 3 büyük ekonomi bölgesinde var ve gelişiyor. yani futbol bu noktada avantajlı değil. bu bölgeler: amerika, avrupa ve çin. çin gayet yüksek meblağlar döküyor. basketbol kıvamı da futbolunkine benzer.
avrupada da basketbol mevcut ve az paralar dönmüyor. şöyle düşünün. fener ve cska geçen sene 30 milyon euro harcadı. bir sürü takım 15-20 milyon civarı harcıyor. 2 sene evvel şampiyonluğa oynayan başakşehir'in maaş bütçesi gibi bir şey. bu başakşehir en çok para harcanan liglerden biri olan türkiye liginin takımı. benzeri bütçeleri italya'da, ispanya'da futbolda bulabilirsiniz.
işin büyük kısmı ise amerika'da. kültürel olarak da avrupa'daki futbola benzer. bunun dışında ekonomik ve işleyiş olarak dünyadaki sayılı spor organizasyonlarından. bunun yanı sıra kültür emperyalizmini en iyi yapan 2 ülkeden biri. yani basketbol gayet dünyaya yayıldı ve yaymaya devam ediyorlar. nba yıl içinde gider ingiltere'de lig maçı yapar. neden basketbol'un çok sevildiği ispanya veya yunanistana gitmez ya da almanya gibi işin şov kısmına da para döken bir ülkeye gitmez? (basketbol almanya'da büyüyor ve kıtanın en kuvvetli ekonomisine sahip. hadi ingiltere ile kıyaslarsak ilk 2 diyelim. yanlış biliyorsam düzeltin, lütfen.) hele hele şuradan 5 kişi toplasak zorlayabileceğimiz bir milli takımı olan ingiltere'den bahsediyoruz. (yani öyle fransa gibi de değil.) acaba diğer büyük kültür emperyalistinin ingiltere olmasıyla alakası var mı? bence var.
ikinci sebebimiz ise yeni gelen jenerasyonların esporu sevmesi. yukarıda yazdıklarım bir anda olmaz zaten. şu an futbol avrupa temelinde kocaman ve harika bir kültürle besleniyor. ancak bu rapor tehlikesi hakikatten büyük. hem alt yapı kısmı çok daha kolay hem daha modern hem de ulaşabilirliği yüksek. nasıl futbol'u her sokakta oynayabilirseniz bu mereti de kendi odamızdan dünyanın öbür ucundakiler oynayabilirsiniz.