825
futbolcuya dayalı düzeni 09-10 sezonunda da devam eden takım.
şimdi geçen seneye dönelim. deplasmandaki hacettepe maçına mesela. ne olmuştu ? zerre kadar top oynayamayan ve 5 metre topu dürtecek mecali bulunmayan takımımız bizi kederlere sürükleyerek maçı 2-0 kaybetmiş ve bu sonuca ali sami yen' de 2-5 kaybettiği kocaeli maçını da ekleyerek nerdeyse kendi kendini şampiyonluktan etmişti. bir de o haftalardaki beşiktaş maçı da vardı. hem de deplasmanda. ama takır takır top oynamıştık. mehmet topal kendi kalesine golü atmasa nerdeyse 1,5 pozisyondan 2 gol çıkartan kartal' ı yeniyorduk. ben o gün anladım ki bu takım canı istediğinde oynuyordu.
bir önceki seneye dönelim. adnan polat son 6 haftaya girilirken kalli gidecek ama şampiyonluk gelmezse siz de gidersiniz dediğinde kondüsyoner cevat güler yönetiminde altı galibiyet alınmıştı. hem de sivas deplasmanı ve fenerbahçe maçı dahil altı galibiyet. sezonu şampiyon bitirmiştik. sezon sonu barış özbek ailesi ile beraber lig tv' ye röportaj verirken ağzından kaçırdı durumu : '' kalli gidince üzüldük ama daha da üzülmememiz için daha iyi oynamamız gerekiyordu. ''
demek ki olay bülent korkmaz' da, rijkarrd' ın tercihlerinde veya kondüsyoner cevat güler ruhunda değil. olay sahadakilerin canının futbol oynamayı isteyip istememesinde. sıkıntı da 06 ve 08 senesi şampiyonluklarından sonra bu problemlerin halının altına süprülmesinde. rijkaard' ın yapması gereken bu takımda sahada futbol oynamak isteyenlerin forma giyeceğini göstermesidir. gerisi kendiliğinden geliyor bizim takımda. örnekler yukarıda.
şimdi geçen seneye dönelim. deplasmandaki hacettepe maçına mesela. ne olmuştu ? zerre kadar top oynayamayan ve 5 metre topu dürtecek mecali bulunmayan takımımız bizi kederlere sürükleyerek maçı 2-0 kaybetmiş ve bu sonuca ali sami yen' de 2-5 kaybettiği kocaeli maçını da ekleyerek nerdeyse kendi kendini şampiyonluktan etmişti. bir de o haftalardaki beşiktaş maçı da vardı. hem de deplasmanda. ama takır takır top oynamıştık. mehmet topal kendi kalesine golü atmasa nerdeyse 1,5 pozisyondan 2 gol çıkartan kartal' ı yeniyorduk. ben o gün anladım ki bu takım canı istediğinde oynuyordu.
bir önceki seneye dönelim. adnan polat son 6 haftaya girilirken kalli gidecek ama şampiyonluk gelmezse siz de gidersiniz dediğinde kondüsyoner cevat güler yönetiminde altı galibiyet alınmıştı. hem de sivas deplasmanı ve fenerbahçe maçı dahil altı galibiyet. sezonu şampiyon bitirmiştik. sezon sonu barış özbek ailesi ile beraber lig tv' ye röportaj verirken ağzından kaçırdı durumu : '' kalli gidince üzüldük ama daha da üzülmememiz için daha iyi oynamamız gerekiyordu. ''
demek ki olay bülent korkmaz' da, rijkarrd' ın tercihlerinde veya kondüsyoner cevat güler ruhunda değil. olay sahadakilerin canının futbol oynamayı isteyip istememesinde. sıkıntı da 06 ve 08 senesi şampiyonluklarından sonra bu problemlerin halının altına süprülmesinde. rijkaard' ın yapması gereken bu takımda sahada futbol oynamak isteyenlerin forma giyeceğini göstermesidir. gerisi kendiliğinden geliyor bizim takımda. örnekler yukarıda.