2108
totemci falan değildir kendisi. söylemlerinin arkasında farklı motivasyonları vardır.
örnek 1: fatih terim futbolu unutmuş, galatasaray futbol falan oynamıyor...
hıncal uluç'un burdaki motivasyonu fatih terim'i sinirlendirmek, hırslandırmak ve daha iyisini yapmasını sağlamaktır. yoksa hıncal uluç; rüştü, oğuz çetin falan gibi fatih terim'e kin kusan biri değil, fatih terim'in türkiye'nin en iyi hocası olduğunu da bilir, hatta geçen sezon tudor'un gönderilip, fatih terim'in geri dönmesini istiyordu. söylediklerinin hocanın radarına girebileceğini bildiği için onu daha iyiye sevk etmeye çalışıyor. bu çok eski usul bir taktiktir. şöyle de ayırt edilebilir; kendisi tudor kovulmalı, riekerink kovulmalı, prandelli kovulmalı vs bir çok kez demiştir ama şu anda galatasaray top oynamıyor der, fatih terim futbolu unutmuş da der, belhanda'yı evladı gibi seviyor, kayırıyor da der ama fatih terim kovulmalı falan demez. çekindiği için değil, amacı daha iyisini yapabileceğini düşündüğü için onu itmektir. ne kadar işe yarıyor onu bilemem bence 96-2000 arası yaramış olması muhtemeldir ama şu saatten sonra hocaya etki edebildiğini sanmıyorum.
örnek 2: bu hakemleeeerr, buuu federasyooonn, buuu mhk varken galatasaray şampiyonluk adayım değil.
bunu çözmek çok kolay. kendisi galatasaray'ı korumak için; hakemler ve kurumlar üzerinde baskı oluşturmak kamuoyu yönlendirmesi yapmak niyetindedir. bir dönem sürekli dile getirdiği fener medyası, fener lobisi bilmem ne söylemleri de hep galatasaray'ı korumak ve hizmet etmek içindir.
örnek 3: bu son örneğimiz ise çok daha genel geçer söylemleridir.
misal; ''şenol güneş ile fikret orman'ın arası kötü'' demez, ''şenol güneş ile fikret orman birbirinden nefret ediyor'' der.
''dursun özbek galatasaray'a başkan seçilmemeli, galatasaray'ı büyük borca soktu'' demez, ''dursun özbek devam ederse galatasaray batar, galatasaray'ın sonu geldi'' ''seneye galatasaray küme düşer'' diye ifade eder.
bunlar ise gördüğünüz üzere tamamen gündem belirlemek, manşet olmak için durumları mübalağa etmesidir. dursun özbek kulübü kötü yönetiyor dersen manşet olmazsın, seneye galatasaray küme düşecek dersen olursun. dediğim gibi bunlar hep gazetecilik reflekslerinden ötürü iddialı manşet atma, gündeme girme gibi sebeblerden. söylemlerini daha yalınlaştırıp, keskinleştirir.
böyle yazdık ettik sanki hıncal'ı sevip savunuyormuşuz gibi olduk ama ben kendisini sevmem. kendisinin eleştiri şekli her ne kadar yarar amacı güttüğü için meşrulaştırmaya çalışılsa da bu söylemleri sağlıksız futbol iklimi ve herkesin itin götüne sokulduğu, çok çabuk harcanabildiği linç ortamına yol açmakta. hıncal uluç genel kültürü, bilgisi iyidir. türk medyasının ve türk toplumunun ortalamasından da zekidir. ancak ufku dar, kendini yenilemekten uzak, artık kafasında formülüze ettiği doğrular ve ezberlerle konuşan bir muhafazakara dönüşmüştür. bu konuyu bu kadar uzattığım için bile kendime kızdım ama yok totem motem hiç alakası yoktur yani. bunu idrak etmek lazım.
örnek 1: fatih terim futbolu unutmuş, galatasaray futbol falan oynamıyor...
hıncal uluç'un burdaki motivasyonu fatih terim'i sinirlendirmek, hırslandırmak ve daha iyisini yapmasını sağlamaktır. yoksa hıncal uluç; rüştü, oğuz çetin falan gibi fatih terim'e kin kusan biri değil, fatih terim'in türkiye'nin en iyi hocası olduğunu da bilir, hatta geçen sezon tudor'un gönderilip, fatih terim'in geri dönmesini istiyordu. söylediklerinin hocanın radarına girebileceğini bildiği için onu daha iyiye sevk etmeye çalışıyor. bu çok eski usul bir taktiktir. şöyle de ayırt edilebilir; kendisi tudor kovulmalı, riekerink kovulmalı, prandelli kovulmalı vs bir çok kez demiştir ama şu anda galatasaray top oynamıyor der, fatih terim futbolu unutmuş da der, belhanda'yı evladı gibi seviyor, kayırıyor da der ama fatih terim kovulmalı falan demez. çekindiği için değil, amacı daha iyisini yapabileceğini düşündüğü için onu itmektir. ne kadar işe yarıyor onu bilemem bence 96-2000 arası yaramış olması muhtemeldir ama şu saatten sonra hocaya etki edebildiğini sanmıyorum.
örnek 2: bu hakemleeeerr, buuu federasyooonn, buuu mhk varken galatasaray şampiyonluk adayım değil.
bunu çözmek çok kolay. kendisi galatasaray'ı korumak için; hakemler ve kurumlar üzerinde baskı oluşturmak kamuoyu yönlendirmesi yapmak niyetindedir. bir dönem sürekli dile getirdiği fener medyası, fener lobisi bilmem ne söylemleri de hep galatasaray'ı korumak ve hizmet etmek içindir.
örnek 3: bu son örneğimiz ise çok daha genel geçer söylemleridir.
misal; ''şenol güneş ile fikret orman'ın arası kötü'' demez, ''şenol güneş ile fikret orman birbirinden nefret ediyor'' der.
''dursun özbek galatasaray'a başkan seçilmemeli, galatasaray'ı büyük borca soktu'' demez, ''dursun özbek devam ederse galatasaray batar, galatasaray'ın sonu geldi'' ''seneye galatasaray küme düşer'' diye ifade eder.
bunlar ise gördüğünüz üzere tamamen gündem belirlemek, manşet olmak için durumları mübalağa etmesidir. dursun özbek kulübü kötü yönetiyor dersen manşet olmazsın, seneye galatasaray küme düşecek dersen olursun. dediğim gibi bunlar hep gazetecilik reflekslerinden ötürü iddialı manşet atma, gündeme girme gibi sebeblerden. söylemlerini daha yalınlaştırıp, keskinleştirir.
böyle yazdık ettik sanki hıncal'ı sevip savunuyormuşuz gibi olduk ama ben kendisini sevmem. kendisinin eleştiri şekli her ne kadar yarar amacı güttüğü için meşrulaştırmaya çalışılsa da bu söylemleri sağlıksız futbol iklimi ve herkesin itin götüne sokulduğu, çok çabuk harcanabildiği linç ortamına yol açmakta. hıncal uluç genel kültürü, bilgisi iyidir. türk medyasının ve türk toplumunun ortalamasından da zekidir. ancak ufku dar, kendini yenilemekten uzak, artık kafasında formülüze ettiği doğrular ve ezberlerle konuşan bir muhafazakara dönüşmüştür. bu konuyu bu kadar uzattığım için bile kendime kızdım ama yok totem motem hiç alakası yoktur yani. bunu idrak etmek lazım.