1
ribery nin kaçışının ardından cehenneme kadar yolu var diyerek en sert çıkışı sergilemiştir.
kaynak: www.gurbetport.com
kaynak: www.gurbetport.com
hıncal uluç
-
-
2çeşitli programlardaki klasik hareketi aynen budur;
http://images.habervitrini.com/...m/hincal_uluc_el.jpg
bu da sırf gülün diye;
http://images.habervitrini.com/...sim/hincal_uluc2.jpg -
3son programdaki yorumlarına aşağıdaki linkten ulaşılabilir.
http://www.ntvspor.net/Pages/30428.ASP
galatasaraylı oyuncuların toplanıp bu adam hakkında bir hakaret davası açması lazım. -
4an itibariyle www.ultraslan.com 'da hakkında son kez yazılmış ve benim için de bu kişinin konusu ilelebet kapanmıştır. hayır hayır, bunak ya da galatasaray'ımız sayesinde prim yapıyor diye yazmayacağım....
-
5her hafta birilerini eleştiren hıncal bey, bu hafta da hakemlere bulaşmış. geçen hafta yerden yere vurduğu galatasarayı ise bu hafta şampiyon yapmış. bir yorumunda da tutarlı ol be. 26 kasım da şampiyon beşiktaş demişsin ahanda linki:
http://www.sporx.com/...29&go=134348
bu da bu haftanın linki
http://www.ntvspor.net/pages/30615.ASP
-
6
-
7http://www.maraton.com.tr/news.php?news_id=68159
bu yazısından sonra gidip ağzını burnunu kırmak geliyor içimden. -
8ayhan akman'ın ne zaman dava açacağını merak ettiğim adam. zira dün gece yine ayhan hakkında, sadece ayhan değil bütün takım hakkında atıp tutmuştur.
http://www.ntvspor.net/Pages/32258.ASP -
9
-
10her zaman dost acı söyler mantığıyla desteklediğim spor yazarı. kendisini sevmeyenlere de alttaki iki linkte ayar vermiştir.
http://www.turkspor.net/...o=1&id=47012
http://www.maraton.com.tr/news.php?news_id=70246 -
11
-
12"evvela genel çerçeveyi çizelim ki, nasıl bir mantık düzleminde yaşadığımızın farkına varılsın; burası, "falan futbolcu, birazcık sakat olduğu için takımdan ayrı düz koşu çalışması yaptı" diye haber yapılabilen bir ülkedir.
düz koşu, dümdüz koşu, üstelik tek başına ve takımdan ayrı olarak; vay canına!..
pazar günü tesadüf eseri, internet sitelerinden birinde milli atlet alemitu bekele degfa'nın, 30. avrupa salon atletizm şampiyonası'nda bayanlar 3 bin metrede türkiye rekoru kırarak avrupa şampiyonu olduğunu öğrendim; o gün seyrettiğim spor programlarında bu haberin altyazıyla olsun duyurulduğunu ben görmedim fakat takımında yedek kalmış bir futbolcunun düz koşu yapması, neredeyse bütün bültenlerde evire-çevire tekrarlanan haberdir.
burası böyle bir yer; evvelâ bunu bilelim...
bülent korkmaz, çok değil, bundan 15 gün önce, 24 şubat tarihinde galatasaray'da göreve getirildi; bu süre zarfında biri uefa kupası olmak üzere oynadığı üç maçı da kazandı. dün itibarıyla bir spor yazarı, bülent korkmaz'ı "korkak" futbol oynattığı gerekçesiyle istifaya çağırarak, "futbolun f'sinden bile anlamadığını" ileri sürdü.
bu spor yazarı hıncal uluç'tur. hıncal uluç, türk basınında bir fenomendir. bütün köşe yazarları gibi her bir şeyden anlar. açıkçası birkaç sene öncesine kadar bu yazarı keyifle okur, ntv'de katıldığı 90 dakika programını seyrederdim.
onun yüzünden 90 dakika'dan soğudum (itiraf ederim ki, bu kararımda m. yakup yılmaz'ın, "fb'li tartışmacı" kontenjanını doldurmak için programa alınması ama yerine geldiği mehmet demirkol'un halefi olmak yükü altında ezilmesi de hayli etkili olmuştur.) haşmet babaoğlu'na ve fuat akdağ'a duyduğum gıyabi sempati, bu programı artık kurtaramıyor. kendi esprilerine, -hattâ bazen alelâde sözlerine- o itici kahkahasıyla bizzat efekt yapan hıncal uluç, peter prensibi muktezâsınca kendi liyâkatsizlik derecesini sistematik olarak tâciz edip durmaktadır.
seyretmiyorum. hıncal uluç'un yazılarını da okumuyorum artık; daha doğrusu gazetede kapladığı yarım dönümlük yerde kibrit kutusu gibi duran "tebessüm" köşesi hariç; onu da kendisi yazmıyor zaten.
heyecan vermiyor; bayatladı. siyasi angajmanları ve polemikleri hıncal uluç'u iyice sevimsizleştirdi; hele kendine bir nevi gs'ın kurucusu ali sami yen misyonu yükleyerek kaleme aldığı, "o gitsin beğenmedim; falan futbolu bilmiyor; ben vaktiyle bunu bir şey zannetmiştim ama yanılmışım, kovun gitsin" yollu tersköşe yorumları iyice antipatik hale geldi. öyle bir edâ ki, "doğruları ben bilirim; hatta gerekirse yanlışları bile ben yaparım" havaları...
devrin ünlü ankara valisi nevzat tandoğan sanki mübârek! tandoğan ki tek parti yıllarında gözaltına alınan solcu delikanlılara, "bu ülkeye gerekirse komünistliği biz getiririz, siz kim oluyorsunuz be!" diye çıkışmasıyla ünlenmiştir.
bir noktada ustalığını ve hakkını teslim etmek lâzım; gündemin ütülü bir çarşaf gibi kımıldamadığı günlerde bile hıncal uluç ortaya çıkıp, bütün kanaat önderlerini tersköşeye yatıran garip bir fikir ileri sürerek kendinden bahsettirmek konusunda bir pr mütehassısıdır. meselâ takımının zor ânında göreve gelerek 3'te 3 yapan gencecik bir teknik direktörü, ilk başarısızlıkta sırtlanların önüne atmak, şâheser bir "takımdan ayrı düz koşu" çalışmasıdır ve işler aksadığında "bakın ben söylemiştim; hem de 3'te 3 yaptığı en parlak zamanında bu tesbiti yapmıştım" diye kostaklanacaktır...
non, merci! artık eğlendirmiyor, ilgilendirmiyor, merak ettirmiyor, keyif vermiyor.
vaktiyle efsâneydi; artık en baygınından brezilya dizisidir; "soap opera!"
en iyisi şöyle yapalım: bülent korkmasın, dursun, hıncal gitsin; giderken gevrek ve anlamsız kahkahalarını yanına almayı da unutmasın!"
http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=823969 -
1390 dakika programında ve bugünkü fotomaç köşe yazısında kutsal ittifak medyası ve türkiye futbol federasyonuna ayarı vermiş yazar.
--- alinti ---
türkiye futbol federasyonu, galatasaray'a açık seçik cephe içinde. hiç, bunun gizlisi saklısı yok ve adnan polat'ın en çok desteklediğim tavrı bu. federasyona karşı olan tavrı. galatasaray yönetimi ve başkanı doğru hareket ediyor. arda'yı tartışmıyorum. fenerbahçe başkanı aziz yıldırım haftalar önce akreditasyonu olmadan koridorda yakalandığı zaman medya aziz yıldırım'a böyle saldırdı mı? aziz yıldırım ceza heyetine gitti mi, ceza aldı mı? fenerbahçe başkanı, devre arasında soyunma odasına inip, hakemleri beklediği için, hakemleri fırçaladığı için ceza heyetine gitti mi, hakkında yazılar yazıldı mı? 'sen ne yapıyorsun başkan?' dedi mi yazarlar; 'hayır' demediler. ama şimdi 'arda'ya ceza', 'arda iyice şımardı', 'arda bilmem ne!' ayıp olan türk spor medyasıdır. utanmadan yazıyorlar. fenerbahçe'ye gelince gözler kapanıyor, galatasaray'a gelince yaygara. istanbul büyükşehir belediyespor başkanı göksel gümüşdağ, hükümetin kulüplerbirliği başkanı adaylarından beyefendi kardeşimiz hacettepe-büyükşehir belediye maçının devre arasında sahaya inip herkesin gözü önünde hakemleri haşladı. ne oldu şu ana kadar!.. bunu yapan adnan polat olsaydı; devre arasında sahaya inip, hakemleri haşlayan adam adnan polat olsaydı, ne olacaktı! 'adnan polat cezalıyken nasıl maçı seyrediyor' diye neşriyat yağdı. hani? istanbul büyükşehir belediyespor başkanı'nın hakemi haşlamasıyla ilgili niye yayın yok? niye sadece galatasaray'ın aleyhine bütün yayınlar? niye sadece galatasaray'a yönelik federasyon karar ve cezaları? türk medyası ve federasyon galatasaray'a karşı işbirliği içinde. galatasaray da direniyor; helal olsun. bu konuda sonuna kadar adnan polat'ın yanındayım
--- alinti ---
http://www.fotomac.com.tr/yaz1290-50160-107.html -
14bu haftaki yazısında sivas'a verdiği ayar da takdire değer, arada böyle cuk tespitleri var kendisinin.
----------------------alıntı----------------------
'sivas, fenerbahçe'ye teşvik primi yollamış' anladığım kadarıyla! çünkü gaziantep'i gayet açık ve net bir şekilde böyle itham etti sivaslı futbolcular maçtan sonra. 'niye bu kadar hırslı oynadılar, niye maça asıldılar? herhangi bir iddiaları yok' dediler. fenerbahçe'nin de iddiası yok. fenerbahçe niye asıldı maça? herkesin nasıl bilirsin; kendin gibi!.. demek ki sivas, fener'e teşvik primi göndermiş. üstelik bu daha akılcı. bülent uygun ve mecnun odyakmaz'ın aziz yıldırım ile yakınlıkları, dostlukları biliniyor! çok ayıp şeyler bunlar. hakikaten çok ayıp. böyle ileri geri konuşursun aradan 5 saat geçmeden lafın ortada kalır. daha ligin bitmesine bunca zaman var. şimdiden biz bu dedikoduları manşetlere taşımaya başlarsak, ligin bu kadar kirletirsek, işin içinden çıkamayız. futbol federasyonu, bu kadar "marka değeri, marka değeri" diyor. bu tür konuşmalar marka değerini düşürmüyor mu? niye bu konuşmalara ses çıkarılmıyor? bence haftanın en çirkin tarafı buydu. 'gaziantep'in niye böyle hırslı oynadığını anlamadık!' kendi sahasında, sivas ile oynadığı zaman 'gaziantep hırslı oynamayacak' öyle mi? 'ben bunlara yol vereyim, şampiyon olsunlar' diyecek!..
-------------------alıntı---------------------------
www.sabah.com.tr -
15--- alinti ---
fırsat bu fırsat ya..
delikanlı adam bu havadan kurtulmak, kafasını dinlemek için paris'e gidiyor.. vay efendim striptiz kulübüne gitmiş?.. nereye gidecekti?.. ben de gençlik günlerimde paris'e gittiğimde, ilk gittiğim yer pigalle olurdu.. striptiz izlemek için.. ne var?.. tişörtünde tabanca varmış.. siz tişörtçülere gittiniz mi, hele paris'te.. neler neler var o tişörtlerde hele de gençler için..
kulüpleri yönetenler bellerindeki tabancalarla localara, şeref tribünlerine girmeyi marifet sayarlar, kimse "gık" demez.. arda'nın tişörtünde tabanca varmış.. hadi ordan!..
--- alinti ---
http://www.sabah.com.tr/..._hic_genc_olmamislar -
16bugün sabah gazetesindeki köşe yazısında alenen saçmalamış köşe yazarı.kendisi sayesinde fatih terim'in her sene ispanya,ingiltere,italya,almanya gibi ülkelerin futbol takımlarından teklif aldığını,ama bunları nedense (!) kabul etmediğini öğrenmiş olduk.mircea lucescu gibi bir futbol dehasını nefret derecesine varacak kadar eleştirdiği,küçümsediği yazısı için:
http://www.sabah.com.tr/...allisi_ve_yandaslari -
17ilginç adam vesselam;
http://www.tumspor.com/...-sampiyon--VIDEO.php -
18
-
19--------------alıntı--------------
valencia'yı iki kere uefa kupası şampiyonu yaptıktan sonra real madrid'e transfer olan ramos,
türkiye, almanya'ya gitme hakkını elde ederse dahi, fatih terim yine bırakmayı düşünebilir.
--------------alıntı--------------
http://www.ntvmsnbc.com/id/24974211/
birincisi, benim bildiğim benitez valencia'ya iki kere uefa kupası finali oynattı. ikincisi, herkes güney afrika'ya giderken fatih hoca niye bizi almanya'ya götürmeye çalışıyor ona da anlam veremedim. rijkaard'ı da karıştırmış olacak, övdüğüne göre takımın başına cruyff'un geçtiğini zannediyor heralde.
edit: yanlış bilgi verilmiş uyaran arkadaslara teşekkürler(; -
20medyada ki basketbol yazarlarının çoğunluğunun hatta hemen hepsinin eleştirmeye çekindiği fenerbahçe ülker-aziz yıldırım- basketbol federasyonu üçgenine bugün ki sabah gazetesinde yazdığı yazıyla dokunduran medya mensubudur.
http://www.sabah.com.tr/...l_federasyonu_var_mi -
21bu hafta sabah gazetesinde, turgay demirel ve fenerbahçe'ye bağlı basketbol medyası hakkında üçüncü yazısını da kaleme almış yazardır.
http://www.sabah.com.tr/...mu_turgay_utandin_mi -
22servet satılırsa büyük transferlerin yapılacağı duyumunu bugün ki fotomaç gazetesindeki yazısında vermiş kişidir.
http://www.fotomac.com.tr/uluc.html -
23
-
24
-
25ilgi çekmeye çalışan, zavallı, şımarık, huysuz bir ihtiyar.
http://www.sabah.com.tr/.../11/ardaya_ilk_ihtar
