13745
1) galatasaray'a ihanet etmiştir. kendisine sunulan yeni sözleşmeyi imzalamadığı gibi yıldırım demirören'in sözleşme konusunda galatasaray'ı bir köşeye sıkıştırmasına yardımcı olmuştur. galatasaray'la oynayıp kendini kovdurmuştur. ama hadi hiç bir değerimiz kalmadı ve tamamen pragmatist yaklaşıyoruz diyelim.
2) evet kampanyasına destek vermediğinden olacak siyasetle arası kötüdür. arda turan tarafından tüm türkiye önünde resmen ezilmiş ve iki paralık otoritesi kalmamıştır.
3) federasyonla kavgalıdır. siyasetin de desteğini almış bir kararla gönderilmiş ve buna karşılık tazminat davası açmıştır. üstelik milli takım kötü gitmektedir ve herkes milli takımın hocasını sorgularken terim'in galatasaray'la başarıdan başarıya koşması kimsenin işine gelmez. net söylüyorum engellerler.
4) takımında silahlar çekilmiş, odalar basılmış ve terim yine ağzını açamamıştır. açmıştır da bu rezaletin baş aktörünü korumak için... çünkü konuşacak gücü yoktur. malesef galatasaray'a ihanet ederek attığı o imzayla aslında kendine de ihanet etmiş, iradesini bırakıp birilerinin uzaktan kumandalı oyuncağı olmuştur. mağdur futbolcuları olayı kabullenmeye zorlamış ve kabullenene kadar da milli takımdan mahrum etmiştir. zira mağdur futbolcular türkiye'nin korunup, kollanan camiaları olan fenerbahçe ve beşiktaş'ın desteğine sahip değildiler. fatih terim bu düzenin aktif olarak bir parçası olmuştur. aynı düzen bakın bu gün galatasaray aleyhine çalışıyor.
galatasaray sözlük'te, konusu galatasaray olan bir platformda elbet fatih terim'i isteyenler olacaktır. olmaması zaten işin tabiatına aykırı. kimseye saygısızlık yapmak istemem. ama ben başarı için fatih terim'i ve yaptıklarını kabullenmeyi kömür karşılığı oy satmaktan farklı göremiyorum. çıkar için kendinden taviz vermektir bu.
ve hatta sizi aldatan, aldatmakla kalmayıp sizi üzmek için cümle aleme de ilan eden eski sevgiliyi başkasıyla mutlu olmaya, anılardan kurtulamadığınız için başkasıyla bir gelecek inşa etmeye gücünüz yetmediğinden yatağınıza almaya benzetiyorum.
ha diyeceksiniz ki ünal aysal şöyle yaptı.... benim için aslolan galatasaray ve galatasaray taraftarıdır. ünal aysal ile olan kişisel çekişmesi yüzünden galatasaray'a ve galatasaray taraftarına yanlış yapmaya kimsenin hakkı yoktur. böyle bir bahane olamaz.
benim için aslolan ilkelerdir. ilkeli olursanız ezilmezsiniz. mesela ensenize vurup elinizdeki milyar dolarlık arazileri 3 kuruşa alamazlar. sonra ya bu 3 kuruş çok olmuş biz bunu iki kuruşa indiriyoruz diyemezler.
mesela aykut kocaman gibi şikenin baş aktörü bir teknik adam galatasaray puan kaybedecek, fark suni algısını yaptığında, ardından da hakemler sistematik olarak galatasaray'ı kıyıp en büyük kozu fizik kondisyon kalitesi olan takımı top kapamaz hale getirdiğinde, tarihi şaibeli bir teknik adam tarafından başlatılan bu harekata izin vermezsiniz. en kötü o takımı ligden çekersiniz. zaten siz ilkeli olursanız kimsenin 30 milyonluk bir camiayı öfkelendirmeye götü yemez.
kişilere değil ilkelerinize bağlı kaldığınızda uzun vadede hep kazanırsınız.
türk insanı ise tarihi boyunca kişilere bağlı kalmayı seçmiştir. o kişilerin dejenere olması ise hep sonunu hazırlamıştır.
hani bir laf var çok güzel... gemiyi yüzdüren de, batıran da sudur. ve halk su gibidir. ne zaman türk insanı kişileri üstün tuttu, o zaman hep ama hep rezil oldu. bu gün ülke bu durumdaysa bilin ki dejenerasyona hayır diyemeyen türk halkı gemiyi batırmaya başladığından böyledir. şimdi aynını biz galatasaray'a yapıyoruz. pragmatist olursak da terim gelmemeli. ancak bu beni tatmin etmiyor. terim gelmemeli çünkü biz ilkeli durmalıyız.
2) evet kampanyasına destek vermediğinden olacak siyasetle arası kötüdür. arda turan tarafından tüm türkiye önünde resmen ezilmiş ve iki paralık otoritesi kalmamıştır.
3) federasyonla kavgalıdır. siyasetin de desteğini almış bir kararla gönderilmiş ve buna karşılık tazminat davası açmıştır. üstelik milli takım kötü gitmektedir ve herkes milli takımın hocasını sorgularken terim'in galatasaray'la başarıdan başarıya koşması kimsenin işine gelmez. net söylüyorum engellerler.
4) takımında silahlar çekilmiş, odalar basılmış ve terim yine ağzını açamamıştır. açmıştır da bu rezaletin baş aktörünü korumak için... çünkü konuşacak gücü yoktur. malesef galatasaray'a ihanet ederek attığı o imzayla aslında kendine de ihanet etmiş, iradesini bırakıp birilerinin uzaktan kumandalı oyuncağı olmuştur. mağdur futbolcuları olayı kabullenmeye zorlamış ve kabullenene kadar da milli takımdan mahrum etmiştir. zira mağdur futbolcular türkiye'nin korunup, kollanan camiaları olan fenerbahçe ve beşiktaş'ın desteğine sahip değildiler. fatih terim bu düzenin aktif olarak bir parçası olmuştur. aynı düzen bakın bu gün galatasaray aleyhine çalışıyor.
galatasaray sözlük'te, konusu galatasaray olan bir platformda elbet fatih terim'i isteyenler olacaktır. olmaması zaten işin tabiatına aykırı. kimseye saygısızlık yapmak istemem. ama ben başarı için fatih terim'i ve yaptıklarını kabullenmeyi kömür karşılığı oy satmaktan farklı göremiyorum. çıkar için kendinden taviz vermektir bu.
ve hatta sizi aldatan, aldatmakla kalmayıp sizi üzmek için cümle aleme de ilan eden eski sevgiliyi başkasıyla mutlu olmaya, anılardan kurtulamadığınız için başkasıyla bir gelecek inşa etmeye gücünüz yetmediğinden yatağınıza almaya benzetiyorum.
ha diyeceksiniz ki ünal aysal şöyle yaptı.... benim için aslolan galatasaray ve galatasaray taraftarıdır. ünal aysal ile olan kişisel çekişmesi yüzünden galatasaray'a ve galatasaray taraftarına yanlış yapmaya kimsenin hakkı yoktur. böyle bir bahane olamaz.
benim için aslolan ilkelerdir. ilkeli olursanız ezilmezsiniz. mesela ensenize vurup elinizdeki milyar dolarlık arazileri 3 kuruşa alamazlar. sonra ya bu 3 kuruş çok olmuş biz bunu iki kuruşa indiriyoruz diyemezler.
mesela aykut kocaman gibi şikenin baş aktörü bir teknik adam galatasaray puan kaybedecek, fark suni algısını yaptığında, ardından da hakemler sistematik olarak galatasaray'ı kıyıp en büyük kozu fizik kondisyon kalitesi olan takımı top kapamaz hale getirdiğinde, tarihi şaibeli bir teknik adam tarafından başlatılan bu harekata izin vermezsiniz. en kötü o takımı ligden çekersiniz. zaten siz ilkeli olursanız kimsenin 30 milyonluk bir camiayı öfkelendirmeye götü yemez.
kişilere değil ilkelerinize bağlı kaldığınızda uzun vadede hep kazanırsınız.
türk insanı ise tarihi boyunca kişilere bağlı kalmayı seçmiştir. o kişilerin dejenere olması ise hep sonunu hazırlamıştır.
hani bir laf var çok güzel... gemiyi yüzdüren de, batıran da sudur. ve halk su gibidir. ne zaman türk insanı kişileri üstün tuttu, o zaman hep ama hep rezil oldu. bu gün ülke bu durumdaysa bilin ki dejenerasyona hayır diyemeyen türk halkı gemiyi batırmaya başladığından böyledir. şimdi aynını biz galatasaray'a yapıyoruz. pragmatist olursak da terim gelmemeli. ancak bu beni tatmin etmiyor. terim gelmemeli çünkü biz ilkeli durmalıyız.