resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 3065
    karabük şehrinde ikamet etmem vesilesiyle iç sahadaki her karabükspor maçını kendi yedek kulübesinin hemen arkasında izleme fırsatına sahip olduğum teknik direktör. kendisi karabüksporda iken, iç sahada özellikle çok iyi bir performans ortaya koyup, taraftarın sevgilisi olmuştu. deplasman karnesi ise bildiğiniz üzere oldukça zayıftı. karabüksporda iken oynatmış olduğu futbol, saha içinde çeşitli varyasyonlar, taktikler değişse de, çok koşma, çok mücadele etme, hızlı kontratağa çıkma ve sonuca gitme felsefesine dayanıyordu. defansif olarak çok kuvvetli bir görüntü çizmesi, defansif oyunu öncelemesinden ileri geliyordu. defansı takım olarak çok iyi yaptırıp, takım halinde topun arkasına geçerek, topun kazanıldığı andan itibaren hızlıca hücuma çıkıldığı aşikardı. o zamanki oyunun temelini poko ve ceyhun gibi iki orta sahanın mücadeleci yapısı oluşturuyordu. ceyhun, bildiğimiz üzere uzun boylu ve kesici bir ön libero rolünde olup, yeri geldiğinde orta sahada pas istasyonu olarak da oldukça verimli oluyordu. poko ise, tabiri caizse ciğersiz, mücadeleci, iki yönlü bir oyuncuydu ve bu oyunun aslında kritik noktasını oluşturuyordu. sistem ve taktik olarak çeşitli varyasyonlar yapılmış olsa da, takımın ana oyun felsefesi buydu. tudor, takımın üzerinde tam bir hakimiyet kurmuş, oyuncularıyla iç içe saha kenarında oyunu yaşayıp, takımı ittirebiliyordu.

    gelelim galatasaraydaki tudor'a. igor tudor, galatasaray'a gelmeden önce de, ilk geldiğinde de, galatasaray'ın statik oyun yapısını eleştiriyor, daha çok koşan, mücadele eden, dinamik bir takım olması gerektiğini ısrarla belirtiyordu. bu sebepten ötürü kondisyon noktasında aşırı bir yükleme yapmaya çalıştı takıma ve ağır idmanlar oyuncuları şikayet ettirdi. karabüksporda takımın üzerinde tek hakim olan tudor, büyük takım olan galatasarayda yıldızlar ve kendisini yıldız sanan oyuncular tarafından otoritesinin sarsılacağı korkusuyla dikta yöntemine doğru gitti. uzlaşıyı seçmedi. yine aynı şekilde, karabükspordaki topun arkasına geçip, çok koşan bir takım anlayışını galatasaray gibi bir takım için de oluşturma çabasına girdi ki, bu oldukça yanlış bir deneme oldu zira galatasaray takımı, bir kontra takımı değil, hücum eden, oyuna hükmeden bir takımdır. tudor'un kafasındaki oyun planında hızla hücuma çıkıp boşluklardan faydalanmak, topu kanatlara yayıp, ceza sahasını karıştırarak gol arama düşüncesi, galatasaray gibi bir takımda tutmayacağı aşikar bir oyun planıdır. ayrıca onun kafasındaki oyun planına tamamiyle ters olan iki ağır orta saha, elini kolunu bağlıyor. ekstra bir hücum planı üretemeyen tudor, maalesef galatasaray kalibresinde olmayacağını çoktan gösterdi bizlere. kendisi anadolu takımları için biçilmiş kaftandır. fakat galatasaray için maalesef uygun bir hoca değildir. kendisini geliştirebilir mi? bu tam bir muamma...
App Store'dan indirin Google Play'den alın