12530
bana, bize, galatasaray'a sırtını dönüp gittiği gün kendini bu pislik ortamına atmıştı. altında çalışacağı insanların, içine girdiği ortamın ne olduğunu hepimizden daha iyi biliyordu. galatasaray kapısından kendi isteğiyle çıkıp gitti. babamız gibi gördüğümüz adamdı ama o sırtını dönüp gitti. ahımız var falan geyiğine girmeye hiç gerek yok. gittiği gün arabada gözleri yaşlı fotoğrafını gördüğümde zor tutmuştum kendimi ağlamamak için. imza töreninde kader ortaklığı dedikleri an kaynar sular dökülmüştü başımdan aşağı. bizim başımızdayken mücadele edeceğim dediği adamların yanında saf tuttu. geçen yazdan bu yana yaşadıkları için zerre üzülmüyorum. kendi etti, kendi buldu. yuvasında, kendi babasıymış gibi onu sevenlerle daha da yükseklere çıkmak varken o balçığa batmayı seçti. sen yaptın hoca, sen. başkası değil. uğraş şimdi şeytanıyla tüpçüsüyle kabasakalıyla.
