609
igor tudor'un ilk maçındaki kadro tercihi yanlıştı ama oynattığı futbol özellikle ilk yarıda ümit verdi.
ilk yarı boyunca rakibin preslni özellikle ikinci bölgede sıfırladık diyebilirim. tek bir top kaptırmadık ve rakibe de tek pozisyon vermedik.
ancak 2. yarı rakibin baskısına karşı yanlış bir hamle yaptı. tolga ciğerci doğru tercihti ama saha kenarına josue değil selçuk alınmalıydı. çünkü josue kilit pas konusunda selçuk'tan daha iyi ve bu tehditin varlığı rizespor'u bayağı firenleyebilirdi. selçuk'un oyunda kalması barajda yaptığı amatörce hata yüzünden golü yememize neden oldu.
sabri dururken linnes'in oyundan alınması da hataydı. bence sabri'nin ya görme problemi var ya da renk körü. o nedenle ortalarının tamamı rakibe gidiyor. böyle bir futbolcuyla son onbeş dakikaya girmek rakip için bulunmaz nimet.
ahmet çalık varken semih ile oynamak ta yanlış. hem de büyük yanlış.
son yanlışı ise şu. rizespor şuursuzca bastırırken arkasında bıraktığı 50 metrelik boşluktan yararlanmayı hiç düşünmemesi. eğer 65. dakikada tükenen podolski'yi çıkarıp sinan'ı ya da örneğin istanbul'da bıraktığı bruma'yı oyuna alma imkanı olsaydı maç rahatça farka gidebilirdi.
not: podolski hücum oynadığınız bir maçta müthiş bir silah ama kontraatağa döndüğünüzde yetersiz. o zaman maçların son yarın saatlerinde oyundan düşmüş ise kenara alınıp taktik değişikliğe gidilmesi, yerine hızlı bir adamın alınması gerekir. tıpkı dünkü rizespor maçında olduğu gibi.
ilk yarı boyunca rakibin preslni özellikle ikinci bölgede sıfırladık diyebilirim. tek bir top kaptırmadık ve rakibe de tek pozisyon vermedik.
ancak 2. yarı rakibin baskısına karşı yanlış bir hamle yaptı. tolga ciğerci doğru tercihti ama saha kenarına josue değil selçuk alınmalıydı. çünkü josue kilit pas konusunda selçuk'tan daha iyi ve bu tehditin varlığı rizespor'u bayağı firenleyebilirdi. selçuk'un oyunda kalması barajda yaptığı amatörce hata yüzünden golü yememize neden oldu.
sabri dururken linnes'in oyundan alınması da hataydı. bence sabri'nin ya görme problemi var ya da renk körü. o nedenle ortalarının tamamı rakibe gidiyor. böyle bir futbolcuyla son onbeş dakikaya girmek rakip için bulunmaz nimet.
ahmet çalık varken semih ile oynamak ta yanlış. hem de büyük yanlış.
son yanlışı ise şu. rizespor şuursuzca bastırırken arkasında bıraktığı 50 metrelik boşluktan yararlanmayı hiç düşünmemesi. eğer 65. dakikada tükenen podolski'yi çıkarıp sinan'ı ya da örneğin istanbul'da bıraktığı bruma'yı oyuna alma imkanı olsaydı maç rahatça farka gidebilirdi.
not: podolski hücum oynadığınız bir maçta müthiş bir silah ama kontraatağa döndüğünüzde yetersiz. o zaman maçların son yarın saatlerinde oyundan düşmüş ise kenara alınıp taktik değişikliğe gidilmesi, yerine hızlı bir adamın alınması gerekir. tıpkı dünkü rizespor maçında olduğu gibi.
