605
harbiden şaka gibi lan. ilk antrenmanından sadece 3 gün sonra çıktığı bir maç* yüzünden yerden yere vuruluyor herif. yok çöp, yok ot, yok bok... yuh artık ya. bir yazar arkadaş geçenlerde neden hiç galatasaray'la ilgili yazmadığımı sormuştu. yönetimi ve futbol takımı kadrosu sirke dönmüş şu takımla ilgili ne yazılır ki? ve bunlardan daha da berbat bir taraftar zihniyeti oluşmuş durumda. bir taraftar güruhu analitik zekadan bu kadar uzak, nedensellik ilkesinden bu kadar azade beyinlere sahip olmamalı. artık müzminleşen bir başarısızlığı açıklamada sürekli teknik direktörlük makamı mı sorgulanır birader? şu berbat kadroya bakmak ve bu malzemeyle hiçbir şey yapılamayacağını görmek bu kadar mı zor? 2012-2013 sezonundan beri eksikleri olan ve bu eksiklerin artık zirve yaptığı bir sezonu yaşıyoruz ama ne hikmetse 5 sezondur sürekli hocalar üzerinden gidiyoruz. prandelli orospu çocuğu, hamza köylü, denizli dinozor, riekerink beden eğitimi öğretmeni ve şimdi de tudor çöp... bu kafayla yakında hoca da bulamayacağız zaten; antep, gençlerbirliği gibi yılmaz vural, rıza çalımbay, hikmet karaman döneriz artık.
bu takımını problemi hocanın ötesinde kadro zaafiyeti onun da ötesinde yönetim boşluğu onun daha da ötesinde muhalefetsiz ve denetimsizlikten başka bir şey değilidir. faruk süren'den bu yana kümülatif olarak artan borçla artık manevra yapamaz durumdayız. geçenlerde de yazdım ama 3'lü orta saha oynuyoruz ama bu mevki için 3 tanesi 30'unu devirmiş, birisi de sakatlığa meyilli sadece 5 kişilik rotasyonumuz var farkındaysanız.
ve hala hoca eleştirme peşinde bir taraftar. motorsuz arabanın deposunu shell'den de doldursan bp'den de doldursan o araba yürümez. yürümüyor da işte.
üç tür doktor varmış. parmağında egzama çıktığında birincisi krem verip yollar, ikincisiyse karaciğer ilacı yazar gönderirmiş. zamanla ikisinin hastası da nükseden sıkıntılarıyla geri dönermiş. üçüncü doktorsa hastasının beslenme düzenini değiştirecek bir perhiz verir olayı kökten çözermiş.
hoca yollamak birinci tür doktorun önerebileceği çözümden başka bir şey değil.
bu takımını problemi hocanın ötesinde kadro zaafiyeti onun da ötesinde yönetim boşluğu onun daha da ötesinde muhalefetsiz ve denetimsizlikten başka bir şey değilidir. faruk süren'den bu yana kümülatif olarak artan borçla artık manevra yapamaz durumdayız. geçenlerde de yazdım ama 3'lü orta saha oynuyoruz ama bu mevki için 3 tanesi 30'unu devirmiş, birisi de sakatlığa meyilli sadece 5 kişilik rotasyonumuz var farkındaysanız.
ve hala hoca eleştirme peşinde bir taraftar. motorsuz arabanın deposunu shell'den de doldursan bp'den de doldursan o araba yürümez. yürümüyor da işte.
üç tür doktor varmış. parmağında egzama çıktığında birincisi krem verip yollar, ikincisiyse karaciğer ilacı yazar gönderirmiş. zamanla ikisinin hastası da nükseden sıkıntılarıyla geri dönermiş. üçüncü doktorsa hastasının beslenme düzenini değiştirecek bir perhiz verir olayı kökten çözermiş.
hoca yollamak birinci tür doktorun önerebileceği çözümden başka bir şey değil.