11824
bu adamla ilgili yaşadığım duygu karmaşasını âşık olduğumda bile yaşamamışımdır.
karakteri galatasaray'ın başında olmadığı sürece korkunç çirkin geliyor ki itiraf edelim, öyle. galatasaray'ı bırakıp gitmesi, delikanlılık havalarından geri vites yapıp "konuşacağım" laflarını yutması, demirören'in yanında hem de galatasaray'a laf sokulurken sırıtışı... aklıma geldikçe çıldırıyorum, nefret ediyorum. ama sonra aklıma real madrid maçı geliyor, o gece şampiyonlar ligi'ni almaya gidiyoruz sandım. ne bileyim, schalke maçı, kadıköy'deki fenerbahçe maçı falan... sonra aklıma galatasaray'ı arka bahçesi zannetmesi geliyor, "fatih terim adaletin olduğu yerde vardır" deyip daima gücün olduğu yerde olması geliyor, tekrar nefret ediyorum. sonra uefa kupası, camiaya kattığı ruh...
galatasaray'ın başına geçsin istiyor muyum? asla. galatasaray'ı ihanet eder gibi bırakmış olmasa da istemezdim; dünyada terim'den başka hırslı, galatasaray'a sevdiğimiz futbolu oynatacak hocalar var. ama galatasaray'ın başına geçse bir ay sonra şimdiye kadar hakkında ettiğim tüm kötü sözleri yutar mıyım? onu da bilmiyorum. genelde bu konularda iradeliyimdir. ama bazen üç dört yıl öncesini gerçekten çok özlüyorum. asla yapmayacağını biliyorum ama çıksın "galaatsaraylıların kalbini kırdım, özür dilerim" desin, affedelim, güzel hatırlayayım istiyorum. metin oktay'ın yanına yazacağımız adını çoktan sildik, onu sevenleri üzdü bir kere, hem de en büyük futbol katilinin kader ortaklığı için... ama bir gün ali sami yen'e bir şekilde ayak bastığında rahat rahat adına tezahürat yapabileyim istiyorum.
bunu da jan olde riekerink hocamdan ve şuanki durumumuzdan bağımsız olarak söylediğimi belirteyim, riekerink'e bu sene artı çok batırmazsa gelecek senenin verilmesi lazım diye düşünüyorum. çünkü kurmaya çalıştığını düşündüğüm oyun sabır istiyor, ayrıca zırt pırt hoca değiştirmekten gına geldi.
karakteri galatasaray'ın başında olmadığı sürece korkunç çirkin geliyor ki itiraf edelim, öyle. galatasaray'ı bırakıp gitmesi, delikanlılık havalarından geri vites yapıp "konuşacağım" laflarını yutması, demirören'in yanında hem de galatasaray'a laf sokulurken sırıtışı... aklıma geldikçe çıldırıyorum, nefret ediyorum. ama sonra aklıma real madrid maçı geliyor, o gece şampiyonlar ligi'ni almaya gidiyoruz sandım. ne bileyim, schalke maçı, kadıköy'deki fenerbahçe maçı falan... sonra aklıma galatasaray'ı arka bahçesi zannetmesi geliyor, "fatih terim adaletin olduğu yerde vardır" deyip daima gücün olduğu yerde olması geliyor, tekrar nefret ediyorum. sonra uefa kupası, camiaya kattığı ruh...
galatasaray'ın başına geçsin istiyor muyum? asla. galatasaray'ı ihanet eder gibi bırakmış olmasa da istemezdim; dünyada terim'den başka hırslı, galatasaray'a sevdiğimiz futbolu oynatacak hocalar var. ama galatasaray'ın başına geçse bir ay sonra şimdiye kadar hakkında ettiğim tüm kötü sözleri yutar mıyım? onu da bilmiyorum. genelde bu konularda iradeliyimdir. ama bazen üç dört yıl öncesini gerçekten çok özlüyorum. asla yapmayacağını biliyorum ama çıksın "galaatsaraylıların kalbini kırdım, özür dilerim" desin, affedelim, güzel hatırlayayım istiyorum. metin oktay'ın yanına yazacağımız adını çoktan sildik, onu sevenleri üzdü bir kere, hem de en büyük futbol katilinin kader ortaklığı için... ama bir gün ali sami yen'e bir şekilde ayak bastığında rahat rahat adına tezahürat yapabileyim istiyorum.
bunu da jan olde riekerink hocamdan ve şuanki durumumuzdan bağımsız olarak söylediğimi belirteyim, riekerink'e bu sene artı çok batırmazsa gelecek senenin verilmesi lazım diye düşünüyorum. çünkü kurmaya çalıştığını düşündüğüm oyun sabır istiyor, ayrıca zırt pırt hoca değiştirmekten gına geldi.