15299
henüz sezonun başlarında ancak şimdiden ortaya çıkan bir takım olumlu ve olumsuz karakteristikler var.
en net göze çarpan artılardan başlarsak;
- baskı ile rakibi hataya zorlama, topu geri kazanma anlamında son dönemlere göre çok daha iyi takım. savunma hattı değişmediği halde geçen sezona göre daha az gol yemesinin nedeni de bu zaten.
- ikinci olarak ise, bu ilk özelliğinde bir getirisi olarak topa sahip olma becerisinin artması. takımın omurgasının oldukça tecrübeli oyunculardan kurulu olması işimizi kolaylaştırıyor ki takımın kalbi haline gelen tolga pas trafiğini başarıyla yöneterek tek başına topa sahip olma oranımızı ciddi artırıyor.
eksilere gelirsek ise;
- yine kolayca gözlemlenebilen bir ağırlık var oyunumuzda. bunun temel nedeni ise takımın merkez hattındaki atletizm sorunu. tolga dışındaki selçuk ve sneijder artık yaşları da gereği fiziksel olarak iyice gerilemiş durumda. ikisinin beraber oynadığı bir takımın hızlı futbol oynaması için takımın kalanının uçması lazım. işin kötüsü de jong da bu sorunu çözebilecek bir oyuncu değil.
- özellikle gol pozisyonu üretemememizin temel nedeni ise 3. bölgedeki müthiş organizasyon eksiğimiz. hücumlarımızı bir plana göre değil anlık bireysel becerilere göre şekillendiriyoruz. pas oyunumuza hücum çeşitliliği katmazsak kapanan anadolu takımları karşısında zorlanmaya devam edebiliriz kayseri maçında olduğu gibi.
şu özetin ardından iyi haber; bu takım kolay kolay yarıştan kopmaz ve ligi tepelerde bitirir. kötü haber ise, eğer hücumdaki uyumunu ve organizasyonunu kuvvetlendirmezse bu şekilde şampiyon olması ciddi anlamda zor. eksiklerin takıma dönmesiyle sorunu bir nebze aşacağımızı düşünüyorum ancak idmanlarda hoca hücum planlamalarına kesinlikle ağırlık vermeli.
kafamdaki kadro(aynı zamanda çoğu insanın kafasındaki);
-----------muslera------------
cavanda-chedjou-balta-carole
-------de jong---tolga---------
poldi-----sneijder--------bruma
------------eren------------------
şeklinde. ayrıca bu taktiği poldi'nin ikinci forvet, sneijder'in sol kenar olarak da denemeliyiz. kaldı ki sigthorson geldiğinde de bu şekilde çokça işimize yarayacaktır.
ayrıca eklemeliyim ki sezona başlangıç fikstürümüz kolaydı. karabük dışında bizi zorlayacak bir takım ile oynamadık. özellikle çetin anadolu deplasmanlarında ne yapacağımız çok ama çok önemli. hatta ben beşiktaş derbisinin ligin kaderine etki edeceğini düşünmüyorum. daha 5. haftadayız kaybetsek bile telafi ederiz. ancak beşikaş şamp. ligi ile uğraşırken illa ki ligde puanlar bırakacaktır. işte bizim burada özellikle deplasmanlarda mümkün olduğunca puan toplamamız lazım ki yarışta öne çıkabilelim. avrupasızlığı avantaja çevirmek şampiyonluğun anahtarlarından biri.
en net göze çarpan artılardan başlarsak;
- baskı ile rakibi hataya zorlama, topu geri kazanma anlamında son dönemlere göre çok daha iyi takım. savunma hattı değişmediği halde geçen sezona göre daha az gol yemesinin nedeni de bu zaten.
- ikinci olarak ise, bu ilk özelliğinde bir getirisi olarak topa sahip olma becerisinin artması. takımın omurgasının oldukça tecrübeli oyunculardan kurulu olması işimizi kolaylaştırıyor ki takımın kalbi haline gelen tolga pas trafiğini başarıyla yöneterek tek başına topa sahip olma oranımızı ciddi artırıyor.
eksilere gelirsek ise;
- yine kolayca gözlemlenebilen bir ağırlık var oyunumuzda. bunun temel nedeni ise takımın merkez hattındaki atletizm sorunu. tolga dışındaki selçuk ve sneijder artık yaşları da gereği fiziksel olarak iyice gerilemiş durumda. ikisinin beraber oynadığı bir takımın hızlı futbol oynaması için takımın kalanının uçması lazım. işin kötüsü de jong da bu sorunu çözebilecek bir oyuncu değil.
- özellikle gol pozisyonu üretemememizin temel nedeni ise 3. bölgedeki müthiş organizasyon eksiğimiz. hücumlarımızı bir plana göre değil anlık bireysel becerilere göre şekillendiriyoruz. pas oyunumuza hücum çeşitliliği katmazsak kapanan anadolu takımları karşısında zorlanmaya devam edebiliriz kayseri maçında olduğu gibi.
şu özetin ardından iyi haber; bu takım kolay kolay yarıştan kopmaz ve ligi tepelerde bitirir. kötü haber ise, eğer hücumdaki uyumunu ve organizasyonunu kuvvetlendirmezse bu şekilde şampiyon olması ciddi anlamda zor. eksiklerin takıma dönmesiyle sorunu bir nebze aşacağımızı düşünüyorum ancak idmanlarda hoca hücum planlamalarına kesinlikle ağırlık vermeli.
kafamdaki kadro(aynı zamanda çoğu insanın kafasındaki);
-----------muslera------------
cavanda-chedjou-balta-carole
-------de jong---tolga---------
poldi-----sneijder--------bruma
------------eren------------------
şeklinde. ayrıca bu taktiği poldi'nin ikinci forvet, sneijder'in sol kenar olarak da denemeliyiz. kaldı ki sigthorson geldiğinde de bu şekilde çokça işimize yarayacaktır.
ayrıca eklemeliyim ki sezona başlangıç fikstürümüz kolaydı. karabük dışında bizi zorlayacak bir takım ile oynamadık. özellikle çetin anadolu deplasmanlarında ne yapacağımız çok ama çok önemli. hatta ben beşiktaş derbisinin ligin kaderine etki edeceğini düşünmüyorum. daha 5. haftadayız kaybetsek bile telafi ederiz. ancak beşikaş şamp. ligi ile uğraşırken illa ki ligde puanlar bırakacaktır. işte bizim burada özellikle deplasmanlarda mümkün olduğunca puan toplamamız lazım ki yarışta öne çıkabilelim. avrupasızlığı avantaja çevirmek şampiyonluğun anahtarlarından biri.