• 265
    ayrılığa başkaldırı

    atların kırıldıysa bacakları
    bize oturacak tek sofra kalmadı demektir.
    ağzını ağzıma sokma sabah sabah
    iç içe girmiş iki ağız bu sokakta
    yanlış bir adrestir.

    gözlerini bağla, gecenin kemendini getirdim
    ikimiz, iki komşu dal gibi ormanda, iki yapışık boyun
    iki şah damarı gibi yakında,
    vaktiyle bizi seven herkes gitti, dünya gemimiz ve biz
    unuttun mu,
    önce aslanlar kaçıyor bir orman yandığında...

    annem komünistti, babam faşist
    içten böldü bizi dünya, her kahvaltı önümde bir topal sehpa
    didiştim kuşlarla kapımda yelkovan, tik tak
    vurup durdu ölüm; o türk filmi karşımda.
    unutma,
    veremli kız değil, yalnız kalan erkek ölür
    kamera arkasında.

    bilirim, ayrılık aşkın annesidir, koşarak gider sıkışınca
    ayrılığı emzirenler kazanıyor belki, belki iki kaygan organ
    hayasızca içlenince, belki her otobüste başka gözlere akınca
    kuralsızlığı oynamak belki aşk belki adı herkesin ağzında yosma
    evet ama,
    aşkın yıpranmış kadınlığını kullanabiliriz hiç olmazsa ağlarken
    ve sırılsıklam uyanınca sabaha.

    bütün ölü şairler rakı sofrası kuruyor göğsümde
    susunca kızıyorsun oysa konuşunca anason kokuyor dilim
    buna da öfkelisin, öfkesiz içebilirsin rakıyı ya da şehrin meydanında
    ağzını dayayabilirsin boğazıma,
    ah! kurşunu gelmiş revolverim
    ne çok istiyorum boşalmanı ağzıma.

    kırıldı mı atların bacakları, cevapla
    susarsan saatin kösteği kopmuş demektir.
    şah damarlarımızı çözmeye çalışma,
    şah damarlarıma akan elin bu yatakta
    yanlış bir abdesttir.

    kaan koç
App Store'dan indirin Google Play'den alın