28
hakkinda bir seyler yazsam mi yazmasam mi cok kararsiz kaldigim galatasaray lisesi mezunu, hukukcu, akademisyen ve an itibariyle galatasaray spor kulubu ikinci baskani. bugun yapmis oldugu aciklamlardan bazi bolumleri herkes gormeli ve ibret almali bence.
yabanci siniri konsunda soylediklerine hic girmeyecegim. kendi ruh haliyle sirf terim'e sallamak icin sacmalamis ta sacmalamis. sallasin umrumda da degil ancak hizini alamayip 14 yabanciyla ulke futbolunu koruyamazsiniz demis. ne diyeceksin ki simdi bu aciklamaya? uzerine 10 sayfa yazi yazsan yine bir sey degizmez. insan galatasaray deyince dunyaya entegre olmus bireyler hayal ediyor ama kulubun icindeki insanlarin genel durumu bu iste.
beni esas hayrete dusurun durum baska. galatasaray universitesi hukuk fakultesinde ticaret hukuku anabilim dali baskanligi yapmis birinin yaptigi aciklamaya bakin:
--- alıntı ---
prandelli’ye başarılı olması adına 5 milyon euro’luk yatırım yapılıyor. bir başarı olmamasına rağmen para almaya devam ediyor. hakkaniyete, adalete uygun değil.
--- alıntı ---
isinde basarili olmayan insanlarin kovulmasi anormal bir durum degil belki ama isten cikarmanin da hukusal bazi duzenlemeri var. yani olmali degil mi? aslinda bu aciklamayi da uzatmak icimden gelmiyor. demek ki yaninda calisanlari kovdugunda, is aktindeki sartlari yerine getirmemek gibi bir aliskanligi olmali.
kendisine tek bir soru sormak isterim. ornegin kendinizi zorla ise aldirmadiginiz bir yerde calismaya baslamis olun. isinizden kaytarmadiginiz, is ahlakina aykiri bir kusur islemediginiz ve is taniminda yazan sartlara aykirilik teskil edecek bir durumun icinde bulunmadiginiz halde patronun kafasindaki beklentileri karsilayamadiginiz icin isten cikartildiginizi varsayin. tamam olabilir, kotu bir durum ama kabul etmek durumundasiniz. ancak boyle bir durumda is aktinizde yazan tazminat hakkinizdan vazgecer misiniz?
demek ki boyle bir durumda hamdi yasaman'in sahibi oldugu hukuk burosuna gidip benim yasal haklarimi koru derseniz alacaginiz cevap "patronu memnun edememissin kusura bakma tazminata hakkin yok" olur.
patron erkil bir toplumuz eyvallah mi diyecegiz boyle bir durumda?
meseleyi prandelli ozelinde degerlendirmeyin lutfen. kovulmasi gerekiyordu, kovuldu. hatta gec bile kalindi. ancak dunya uzerinde hic bir teknik direktorun sozlesmesinde iyi futbol oynatmazsa kovulabilir gibi bir madde yazmiyor. zaten bu tarz bir sozlesme insan haklarina aykiri olurdu.
hukuk bagli oldugun kurumlara, inceledigin davadaki kisilere gore degiskenlik gosteren bir makam degil. bizim ulkemizde belki boyle. ancak galatasaray bunyesinde yetismis birinin de evrensel degerlere sahip olmadigi gormek insani dehsete dusuruyor.
prandelli'ye tazminat odemek istemiyorsan diyalog kanallarini acmaya calisirsin, yapici olup ikna etmenin yollarini ararsin. iyi niyet gosterirsin. ama sen ne yapiyorsun? "basarili olamadin ben de seni kovdum, utanmadan ustune benden para istiyorsun" diyerek isleri daha da cikmaza sokuyorsun.
bu aciklamadan prandelli'nin haberi olmayacak mi? bir hukukcu baktigi davalara bu sekilde nasil yaklasabilir? tarafi oldugu kurumla anlasmazlik yasayan kisiyi, sorun cozulmeden toplum onunde vicdanen suclu ilan edebilir mi?
prandelli belki burnundan kil aldirmiyordur, olabilir cunku buna hakki var, o sozlesmeyi sen imzamaladin belki ama su an ikinci baskanligini yaptigin kurumun imzasi var. yani o imza istesen de istemesen de seni de baglar! senin asli gorevin cozum uretmek oldugu halde, bir de kovdugun adama atarlaniyorsun ve bu hareketi yaparken zaten henuz acamadiginiz diyalog kapisini iyice kapatiyorsun.
galatasaray, spor kulubu olmanin otesinde tum dunyada saygi goren bir marka. sirf kisisel hirslariniz, sahislara olan ofkeniz yuzunden isgal ettiginiz o koltuklardan ona buna atarlanarak cozum yollarini kapatmaya hakkiniz yok. her seyden once sizden beklenen, galatasaray markasinin var olan degerlerini korumak ve daha yukseklere cikarmak.
yasadigimiz yiginla problem yetmezmis gibi hukuku cigneme modasina da uyarsaniz, tarih sizi de affetmez haberiniz olsun.
yabanci siniri konsunda soylediklerine hic girmeyecegim. kendi ruh haliyle sirf terim'e sallamak icin sacmalamis ta sacmalamis. sallasin umrumda da degil ancak hizini alamayip 14 yabanciyla ulke futbolunu koruyamazsiniz demis. ne diyeceksin ki simdi bu aciklamaya? uzerine 10 sayfa yazi yazsan yine bir sey degizmez. insan galatasaray deyince dunyaya entegre olmus bireyler hayal ediyor ama kulubun icindeki insanlarin genel durumu bu iste.
beni esas hayrete dusurun durum baska. galatasaray universitesi hukuk fakultesinde ticaret hukuku anabilim dali baskanligi yapmis birinin yaptigi aciklamaya bakin:
--- alıntı ---
prandelli’ye başarılı olması adına 5 milyon euro’luk yatırım yapılıyor. bir başarı olmamasına rağmen para almaya devam ediyor. hakkaniyete, adalete uygun değil.
--- alıntı ---
isinde basarili olmayan insanlarin kovulmasi anormal bir durum degil belki ama isten cikarmanin da hukusal bazi duzenlemeri var. yani olmali degil mi? aslinda bu aciklamayi da uzatmak icimden gelmiyor. demek ki yaninda calisanlari kovdugunda, is aktindeki sartlari yerine getirmemek gibi bir aliskanligi olmali.
kendisine tek bir soru sormak isterim. ornegin kendinizi zorla ise aldirmadiginiz bir yerde calismaya baslamis olun. isinizden kaytarmadiginiz, is ahlakina aykiri bir kusur islemediginiz ve is taniminda yazan sartlara aykirilik teskil edecek bir durumun icinde bulunmadiginiz halde patronun kafasindaki beklentileri karsilayamadiginiz icin isten cikartildiginizi varsayin. tamam olabilir, kotu bir durum ama kabul etmek durumundasiniz. ancak boyle bir durumda is aktinizde yazan tazminat hakkinizdan vazgecer misiniz?
demek ki boyle bir durumda hamdi yasaman'in sahibi oldugu hukuk burosuna gidip benim yasal haklarimi koru derseniz alacaginiz cevap "patronu memnun edememissin kusura bakma tazminata hakkin yok" olur.
patron erkil bir toplumuz eyvallah mi diyecegiz boyle bir durumda?
meseleyi prandelli ozelinde degerlendirmeyin lutfen. kovulmasi gerekiyordu, kovuldu. hatta gec bile kalindi. ancak dunya uzerinde hic bir teknik direktorun sozlesmesinde iyi futbol oynatmazsa kovulabilir gibi bir madde yazmiyor. zaten bu tarz bir sozlesme insan haklarina aykiri olurdu.
hukuk bagli oldugun kurumlara, inceledigin davadaki kisilere gore degiskenlik gosteren bir makam degil. bizim ulkemizde belki boyle. ancak galatasaray bunyesinde yetismis birinin de evrensel degerlere sahip olmadigi gormek insani dehsete dusuruyor.
prandelli'ye tazminat odemek istemiyorsan diyalog kanallarini acmaya calisirsin, yapici olup ikna etmenin yollarini ararsin. iyi niyet gosterirsin. ama sen ne yapiyorsun? "basarili olamadin ben de seni kovdum, utanmadan ustune benden para istiyorsun" diyerek isleri daha da cikmaza sokuyorsun.
bu aciklamadan prandelli'nin haberi olmayacak mi? bir hukukcu baktigi davalara bu sekilde nasil yaklasabilir? tarafi oldugu kurumla anlasmazlik yasayan kisiyi, sorun cozulmeden toplum onunde vicdanen suclu ilan edebilir mi?
prandelli belki burnundan kil aldirmiyordur, olabilir cunku buna hakki var, o sozlesmeyi sen imzamaladin belki ama su an ikinci baskanligini yaptigin kurumun imzasi var. yani o imza istesen de istemesen de seni de baglar! senin asli gorevin cozum uretmek oldugu halde, bir de kovdugun adama atarlaniyorsun ve bu hareketi yaparken zaten henuz acamadiginiz diyalog kapisini iyice kapatiyorsun.
galatasaray, spor kulubu olmanin otesinde tum dunyada saygi goren bir marka. sirf kisisel hirslariniz, sahislara olan ofkeniz yuzunden isgal ettiginiz o koltuklardan ona buna atarlanarak cozum yollarini kapatmaya hakkiniz yok. her seyden once sizden beklenen, galatasaray markasinin var olan degerlerini korumak ve daha yukseklere cikarmak.
yasadigimiz yiginla problem yetmezmis gibi hukuku cigneme modasina da uyarsaniz, tarih sizi de affetmez haberiniz olsun.
