238
nasıl faydalanmamız gerektiğini kulüp olarak yeniden sorgulamamız gereken oluşum. "diego dur allahını seversen zaten ortalık karışık" demeyin. galatasaray u19 takımı 2 gün önce anderlecht u19 takımını 3-0 mağlup etti. real madrid'i falan yenmiş olsak büyük olay değil fakat belçika futbolundaki gelişim malumunuz, anderlecht de altyapıdan beslenen bir takım. demek ki yeni jenerasyonumuz boş değil.
bizim, altyapıdan a takıma yükselen futbolcuyu kariyerinin sonuna kadar beslemek gibi bir misyonumuz var. tamam hepsi galatasaray'ın çocuğu, evlatlarımız falan filan ama o kadar da evladımız olmamaları gerekiyor. bu zihniyet yüzünden yeni bir futbolcuya şans vermeden önce 20-30 kere düşünüyoruz, zaten genel olarak da şans vermiyoruz.
bu işin piri olan büyük takımlar şöyle bir yol izliyor:
- her sene altyapıdan 3 futbolcu a takım kadrosuna alınır.
- bu futbolculara 1-2 maç değil sezon boyunca şans verilir.
- sezon sonunda potansiyeline göre bu futbolcular ya a takımda tutulur, ya kiralanır ya da kapı önüne koyulur. potansiyel görülen futbolcunun önü boşaltılarak kadroda şişkinliğin önüne geçilir.
- sonraki sezon altyapıdan 3 futbolcu daha yükseltilir.
barcelona, dün akşam oynanan şampiyonlar ligi maçında*, geçen sene türkiye'de kimsenin ismini dahi bilmediği 3 genç futbolcuya ilk 11'de şans verdi. anderlecht'te 17 yaşındaki tielemans banko oynuyor. real madrid bile "dur lan bizde de şöyle bir yetenek varmış" diyerek jese'ye şans veriyor. ki isteseler o mevkiye ibrahimovic'le van persie'yi alıp falcao'yu yedek bırakabilirler. bu kulüplere kıyasla kaybedecek daha fazla şeyimiz olmadığına göre aynı riskleri, hatta daha fazlasını biz de alabiliriz. üstelik yabancı sınırı yüzünden yerli piyasası 5 milyon'dan başladığı için bu olay bizim için daha büyük önem arz ediyor.
bizim, altyapıdan a takıma yükselen futbolcuyu kariyerinin sonuna kadar beslemek gibi bir misyonumuz var. tamam hepsi galatasaray'ın çocuğu, evlatlarımız falan filan ama o kadar da evladımız olmamaları gerekiyor. bu zihniyet yüzünden yeni bir futbolcuya şans vermeden önce 20-30 kere düşünüyoruz, zaten genel olarak da şans vermiyoruz.
bu işin piri olan büyük takımlar şöyle bir yol izliyor:
- her sene altyapıdan 3 futbolcu a takım kadrosuna alınır.
- bu futbolculara 1-2 maç değil sezon boyunca şans verilir.
- sezon sonunda potansiyeline göre bu futbolcular ya a takımda tutulur, ya kiralanır ya da kapı önüne koyulur. potansiyel görülen futbolcunun önü boşaltılarak kadroda şişkinliğin önüne geçilir.
- sonraki sezon altyapıdan 3 futbolcu daha yükseltilir.
barcelona, dün akşam oynanan şampiyonlar ligi maçında*, geçen sene türkiye'de kimsenin ismini dahi bilmediği 3 genç futbolcuya ilk 11'de şans verdi. anderlecht'te 17 yaşındaki tielemans banko oynuyor. real madrid bile "dur lan bizde de şöyle bir yetenek varmış" diyerek jese'ye şans veriyor. ki isteseler o mevkiye ibrahimovic'le van persie'yi alıp falcao'yu yedek bırakabilirler. bu kulüplere kıyasla kaybedecek daha fazla şeyimiz olmadığına göre aynı riskleri, hatta daha fazlasını biz de alabiliriz. üstelik yabancı sınırı yüzünden yerli piyasası 5 milyon'dan başladığı için bu olay bizim için daha büyük önem arz ediyor.