• 243
    (bkz: extensor/#1459782)

    ilk yazilanin ustune suralarda:(bkz: extensor/#1459664),(bkz: extensor/#1459690), (bkz: extensor/#1459726),(bkz: extensor/#1459755) biraz daha detaylandirildi. o nedenle tekrar detaylandirip aciklamaya gerek yok. fakar bir iki buyuk yanlis anlasilmayi veya hatayi duzeltmekte fayda var.

    1-a) 90lar sonu atletico madrid ispanya'nin belki en pahali 2. takimiydi, tek bir kupa bile kazanamadi. kiko gibi oyunculari oldugu halde. o nedenle tabi ki hicbir seyin garantisi yok. bu nedenle pahali oyuncu vurgusu yapmak yerine uyumdan bahsettim, ve daha sonraki yazilarda da benzer seylerden bahsedildi. oyuncu transfer etmekten degil. buradaki ornekte bahsedilen fatih terim 96-97 sezonu sanirim, ancak o fatih terim de sezon oncesini yasadi. hem o oyuncularin hepsi akdeniz olimpiyat oyunlarinda sampiyon olan takimin iskeletiydi. yeni bir takim da degildi, terimin tanimadigi oyuncular da degildi. o takimdan gonderilmesi dusunulen oyuncular hayrettin, bulent, mert, arif'ti. fatih terim bulent'i 98 yilina kadar gondermeye calisti, bir cok kez kadro disi birakti, sonunda bulent tandem oynamayi ogrenip hocadan formayi kapti bir daha da birakmadi. mert takimdan gonderildi. hayrettin'e yapilan cok buyuk haksizlik vardi o donem ama uzerime vasife olmadigi icin detaylandirmiyorum. benden iyi bilen ve anlatacak olan vardir eminim. arif de ayni bulent gibi terim'in surekli gondermeye calistigi oyunculardan biridir. 2.doneminde arif'in gol krali olmasi sonrasi soyle bir konusmasi vardi gulerek yaptigi; bu adami surekli gondermeye calisiyorum adam bir sekilde takimda kaliyor. neyse konumuz bu degil. yazi sonunda o donemle ilgili genel bir iki sey daha soyleyecegim.

    1-b) diger entry'lerde detaylandirilmisti tekrar yazayim, defansif deha veya kusursuz bir oyundan bahsedilmiyor. sadece bireyin yetenegine dayali defans anlayisindan bloklarin kuruldugu defans anlayisina tek macla gecmekten ve bunu yaparken de rakibin hucum silahlarini gozeterek bunu yapmaktan bahsediliyor. ve yine tekrarlamak gerekirse o macta cok iyi defans yaptigimiz iddia edilmiyor, sadece nasil bir defansif anlayis degisikligi yapildigi vurgulaniyor.

    2-a) yine diger entrylerde detaylandirildigi gibi mancini burada hatali. "ten uyusmazligi" yasandigindan ve mancini'nin yaptiginin uymadigindan bahsedildi. bence de hatali mancini. ancak mancini'nin yapmak istedigini uygulamak yerine kendi ezberini takima dayatan oyuncu da hatali denildi. sonra bu daha da detaylandirildi tekrar yazmaya gerek yok

    2-b) bu verilen ornegin bizim sooylediklerimizle nasil bir alakasi var pek anlayamadim. diger yazilarla cok daha detaylandirildi, belki onlarla birlikte bakilmali. yoksa ogrenci ornegi pek alakali gelmedi bana.

    2-c) gorebiliriz (!) burada anlatim bir olasilik uzerine. olmayabilir de. eger futbolcularin pozitif ozellikleri cok fazlaysa bu ihtimal her zaman var demektir. ki zaten ten uyusmazligi durumu ortadan kalkarsa kacinilmaz olacaktir. ayrica hoca eger yok ediyor olsaydi selcuk suan alisik oldugu uzun toplari atmak yerine baska bir sey oynuyor, burak da tek yaptigi defans arkasi kosu yerine baska bir sey yapiyor olurdu. ikisi de hala en iyi yaptigini sandiklari isleri yapiyorlar neden hoca yok ediyor olsun?

    2-d) kolay ogreniriz? peki bana dunyada taninmis 5 tane turk bilim adami soyle. yok istemiyorum, dunyada onemli yerde 5 tane profesor soyle. onu da gectim, turkiyede son 20 yilda uretimin veya yasamin parcasi olmus tek bir bulus, arac, parca...herhangi bir yenilik soyle. biz ogrenemeyiz demiyorum. ogrenen bir yapimiz yok diyorum toplumsal olarak. turkiye'de 80'lerle birlikte "hap yap para kap" mantigi yerlesti. son 12 yillik yonetimle daha da kolayina kacar olduk isin. turkiyede uretim sifira duserken butun emek ve para insaata yoneldi. cunku cok daha kolay ve hazirdi. bu toplumsal bir yaklasim hayata.
    cok daha vahim bir cumleyi duzeltmek istiyorum. irgat gibi calismakla, kendini gelistirmek arasindaki fark siyahla beyaz arasindaki fark gibi. irgat gibi calismak cok kolay, sana soyleneni esegin yuk tasimasi gibi yap. kendini gelistirmek ise kendini ve isini tanimakla baslar. baskasina bagli olmaktan cikip kendi oz yeteneklerini kesfetmeyi de gerektirir. bizim egitim sistemimiz onumuzde duranla gitmeyi ogutler. becerilerini sorgulamaz. hayata yaklasimimiz da boyle. bir cocugun neye yetenegi var diye bakilmaz turkiyede. neden sanatci neredeyse yok bizde? sanat kendini gelistirmekle ilgilidir cunku. taklitle de ancak nuri bilge ceylan kadar sanat yaparsiniz. motive edilmek cok guzel de sen kendi kendini motive edip kendine bir amac koyamiyorsan surekliligi nasil saglayacaksin? zaten turkiyedeki en buyuk sorun "sustainability", surudurulebilirlik. bu kelimeyi kullandim cunku son 15 yildir dunyada ister isletme icin, ister cevre, isterse ekonomi icin en cok vurgulanan ve ustune durulan kavram sustainability. turkiye toplum olarak hicbir noktasinda bunu baslatmis degil.
    hos ben yapamayiz da demiyorum ki. dedigim sey, bizim sporcularimizin ogrenebilmesi icin bunu 17 yasina kadar yapabilmeleri gerekir. fakat bizim altyapi sistemimiz dogru olmadigi icin 17 yasindaki bir futbolcu henuz taktik nedir onu bile bilmiyor cogu zaman (arda'nin 4-4-2'yi 22 a takimda yeni ogrendim demesi:/)

    simdi tekrar gelelim 96-97 terim donemine. 95-96 kadrosu da cok iyi maclar cikarmisti esasen. sadece "surekliligi" yoktu. souness'un o kadar ustune gidilmisti ki adam cildirmak uzereydi. ama 96-97 takimini anlamak icin daha geriye gitmek gerekiyor. 96 takimin iskeleti akdeniz olimpiyatlarini kazanan kadronun iskeletiyle ayniydi. 16 yasindan beri beraber oynayan oyunculardan kurulmus. daha da onemlisi feldkamp'in sinifinda ders almisti bu cocuklar. o iskelet bozulmadan devam ettigi muddetce sportif basariyi kazanmalari kacinilmazdi, fatih terim beraber calistigi bu ogrencilerle cok dogru bir kimya yakalayip yanlarina hagi gibi hall of fame olmus bir oyuncuyu da yanlarina katip harika basarilar kazandi. 96 senesi ayni 2011'e benzer. depresyon firsati icerir. turkiye'nin gelmis gecmis en teknik ve bence en yetenekli oyuncusu tugay, en iyi santrafor'u hakan, en iyi forveti arif, en iyi sag kanadi okan, en iyi defansi alpayla beraber bulent korkmazdi terim geldiginde de. terim bu takima bir kimya kazandirdi ve dogru eklemelerle muthis isler yapti. mancini de ilk senesinde bunu basarbilirdi belki. fakat turk oyuncusunu hic tanimamasi ve takimin 96 takimi gibi bir jenerasyon takimi olmayip toplama takim olmasi bunu daha zor hale getirdi. mancini bence basarisiz oldu simdiye kadar. ama elestiri niyetinde soylenen seyler mancini'nin hatali oldugu seylerle hicbir sekilde ortusmuyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın