650
18 mart 2014 chelsea galatasaray maç yazısı.
--- alıntı ---
ceddin, deden, neslin, baban pek kahraman türk milleti'yle buraya kadar gelmek bile büyük bir savaş ganimetidir. öp başının üstüne koy, yeniçerilerle bölüş. 99 sene önce ingiliz'i boğazlardan sokmamak için 250.000 şehit verilmiş, 3 sene sonra aynı ingiliz'in torpili yemeyen aynı gemileri, kıyılardan selam durularak, resmi geçitler düzenlenerek, tek bir çipura kaybı verilmeden istanbul'a girmişler. aklım tarihe oldum olası yatmazdı da, dersimiz buraya kadar.
maç başı şampiyonlar ligi marşını elleri kalbinde dinleyenlerden, türk olanlarından biri, iddia ediyorum çanakkalespor'da oynayan kaptanı dahil şehitliklere gitmişse ben şehit olmaya gönüllüyüm.
rizespor'a oynayan kadro, aynı oyun planıyla kader maçına çıktı. futbolcuları değiştiriyorum, etto bizde, drogba onlarda, lampart bizde, sneijder onlarda, ramirez bizde, melo olanlarda olsa, bizim kalede peter, onların kalede muslera olsaydı bu maçı çok daha büyük hezimetle kaybederdik. başka da tanıdığım futbolcu yok, hazard'ı duymuştum, burak'la değişsek burak bize bu gece yazmıştı. oyun, oyuncu farkı yok, mantel farkı var. ingiliz takımında 2 ingiliz, türk takımında da 4 türk var. tff ye saydırıyorlar, 11 yabancı futbolcu hakkı olsa ne olacak? drogba çelsi'de oynasa o serbest vuruşu o derece laubali kullanır mı?
yenersin yenilirsin, maç bittiği zaman futbol der, yenmişsek, zafer kazanmışsak seviniriz, yenilmişsek futbol bu der üzülür geçer gideriz. ama bizim takımı dünya'nın bütün takımlarından ayıran hasletini riske atanları affetmem. benim için selçuk uzaydan balıklama atlayan felix'ti bir kaç maç öncesine kadar, bu gece itibarıyla çakıldı. bir daha doğrulmaz, iddia ediyorum, son şampiyonlar ligi maçını oynadı. helke ki takım lige tutunma halatını bıraksın, taraftarın ilk saldıracağı, ilk alacağı kelle selçuk olacaktır.
istatistik futbolcusu, topu muslera'ya ver o şişirsin, nasıl olsa kalecinin isabetli pas çetelesi tutulmuyor. kankası burak'da stamford köprüsünde times nehrinin gel gitlerini seyre dalmış. utanın lan, seyit onbaşı'yı oynatsak en azından bir kaç ingiliz'in kafasını kopartır, türk'le taşşak geçilmeyeceğini bir asır sonra bir kere daha 7 düvele gösterirdi.
bizim çılgın türk'ler atalarına yaraşır bir futbol oynayamadılar, ama biri vardı ki, her saha bir savaş meydanıydı onun için. conk bayırında mustafa kemal'in askerleri gibiydi, stamford köprüsünde. felipe melo aslanlar gibi savaştı. kaleye muslera'yı geçirmiş adeta çelsiyle maç yaptı. ikisini çanakkale gazisi sayıp, olası bir büyük hezimeti önledikleri için bir kere daha minnetle övünüyorum.
bir de büyük galatasaray taraftarıyla övünüyorum, uçaklarını karşılamaya gitmek lazım. 92 ülke televizyonu maçı canlı yayınladı, bu mu mazlum ülkenin bir zamanlar avrupa'yı titreten şampiyonu demişlerdir. ne yazık ki futbol seyrettiremedik, sıçan gibi oynadık, ama bir büyük şampiyon takım taraftarı seyrettirdik. maç bitiminde yenilen taraftarın alkışlandığını ilk defa gördüm. taraftar, melo, muslera'ya teşekkürler, kenar yönetimi ve diğerleri de galatasaray çöplüğü.
604 kuralından en çok memnun olanlar, futbolcuların ta kendisi. yabancıysa, yatarak, maç bile oynamayarak yarısı ceplerini dolduruyor, türkler'de nasıl olsa 5 kişinin yeri garanti olduğundan ortaklaşa idare ediyorlar. rize maçında oynatamadığın şecu, eboue bir bakıyoruz ingiltere'de. şecu çimento yutmuş, içi beton tutmuş, beli ağrıyor. benim ömrüm yetmez, çocuklar yazın bir tarafa 30 sene sonra arayın bulun bu kazmayı. tekerlekli sandalyeye düşmemişse, şimdilerde moda laf, gelin benim mezarıma işeyin. 30 yaşında eğilemeyen adam 60 ında felç olur kardeşim.
9 futbolcu transfer edildi, şaka gibi, haramzadelere şikayet edeceğim. konuşmaların tapelerini yayınlasınlar, içimizdeki dolandırıcıları çıkarsınlar. geçmişte fatih terim'den bilirdim şebekeyi, o gittiğine göre hırsız kim çıksın ortaya. bu hayroviç denen imamı kim aldırdıysa boşalan silivri'ye atılması lazım. adam iş geçmişine 2 şampiyonlar ligi yazdırdı. rize maçında, konya maçında oynaması sakıncalı bulunan hıyar, şampiyonlar ligi kader maçlarında oynatılıyor. ne dedin acaba oyuna sokarken mancini. kadraja bile giremeden maçı tamamladı. ya veba burak'ı çıkarıp, verem umut'u almandaki sebep ne ola ki? italya'da eline düşse oynatırmısın?
ayakları dışında her uzvuyla top oynayabiliyor burak bey. beleş bir pozisyon bulamadı bu maçta yazık oldu, gol kaçıramadı. sahada gezindi durdu, faulünü yaptı, ofsayta bile giremedi. yediğimiz golü sahanın en güzel yerinden seyreden 4 lünün içinde bulundu. siyah zeytin çuvalına bir tane yeşil zeytin atın, 2-3 gün sonra onun da karardığını göreceksiniz. sneijder çöplükte oynamaktan kendisi de çöp oldu. muhtemelen hayatının en kötü futbolunu oynamıştır. drogba'da zevk yaptı. kendisi için hazırlanmış jübile maçını oynadı. adamlar akıllı, biz eşşeğiz, hoşaftan ne anlarız. onlar tanesini yemiş biz suyunu içiyoruz. drogba'nın en fazla 4-5 maçlık ömrü kaldı. ligin sonuna doğru götüne teneke bağlanır. ingiltere'den efsane olarak ayrılmış, türkiye'den masal olarak gönderilir.
koskoca galatasaray maçı şeref şutu atamadan bitirdi. 18 e giremedi. biz ne maçlar gördük, ne hezimetler seyrettik. 45 senenin en kötü, en ruhsuz, en futbol hezimeti avrupa kupası maçı oynadık. en üzüldüğüm şey, yenildiğimiz, elendiğimiz bir maçtan sonra canınız sağ olsun, yenseniz de yenilseniz de büyüksünüz diyememek oldu. geçen yıl kan kusturarak veda ettiğimiz şovdan, bu sezon sıçan gibi ayrıldık. maçı mancini'ye yazıyorum. selçuk ve burak'ın üstüne yıkıyorum. drogba'nın da elini sıkıp vedalaşıyorum. bir büyük eski futbolcu seyrettik, yeter, git, sana küfür ettirmeden. sen dünya futbolcususun, her zaman saygı duyacağım, ama galatasaray futbolcusu değilsin, bitmişsin.
7 banko oyuncumuz vardı, azalarak bitiyorlar, şu maçlar tamamlansa da sıfırlamadan çaresine baksak. muslera, melo, semih, telles, sneijder dışındakilerin tamamı çöp. değiştirip 50 futbolcu daha transfer etseler, bu kafayla, bu işleri kim yapıyorsa içlerinden en fazla 1 kişi oynar, forma ağırlığıyla gelebildiğimiz yere kadar gelir, kendi kendimizi avuturuz.
hazır fener abbas yolcuyken, biz de bütün çöpleri gönderip, fener gelene kadar avrupa'ya bile gitmeden bir futbol devrimini girişmemiz lazım. bizim futbol dışı şeyleri temizlememiz lazım. kafa yapısı değişmediği sürece kaldı 90 senemiz. 200. seneye girdiğimizde belki bir avrupa kupası daha kazanmış oluruz.
biz bir garip çingeneyiz nemize gerek gümüş zurna. kayseri maçına bakalım.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
ceddin, deden, neslin, baban pek kahraman türk milleti'yle buraya kadar gelmek bile büyük bir savaş ganimetidir. öp başının üstüne koy, yeniçerilerle bölüş. 99 sene önce ingiliz'i boğazlardan sokmamak için 250.000 şehit verilmiş, 3 sene sonra aynı ingiliz'in torpili yemeyen aynı gemileri, kıyılardan selam durularak, resmi geçitler düzenlenerek, tek bir çipura kaybı verilmeden istanbul'a girmişler. aklım tarihe oldum olası yatmazdı da, dersimiz buraya kadar.
maç başı şampiyonlar ligi marşını elleri kalbinde dinleyenlerden, türk olanlarından biri, iddia ediyorum çanakkalespor'da oynayan kaptanı dahil şehitliklere gitmişse ben şehit olmaya gönüllüyüm.
rizespor'a oynayan kadro, aynı oyun planıyla kader maçına çıktı. futbolcuları değiştiriyorum, etto bizde, drogba onlarda, lampart bizde, sneijder onlarda, ramirez bizde, melo olanlarda olsa, bizim kalede peter, onların kalede muslera olsaydı bu maçı çok daha büyük hezimetle kaybederdik. başka da tanıdığım futbolcu yok, hazard'ı duymuştum, burak'la değişsek burak bize bu gece yazmıştı. oyun, oyuncu farkı yok, mantel farkı var. ingiliz takımında 2 ingiliz, türk takımında da 4 türk var. tff ye saydırıyorlar, 11 yabancı futbolcu hakkı olsa ne olacak? drogba çelsi'de oynasa o serbest vuruşu o derece laubali kullanır mı?
yenersin yenilirsin, maç bittiği zaman futbol der, yenmişsek, zafer kazanmışsak seviniriz, yenilmişsek futbol bu der üzülür geçer gideriz. ama bizim takımı dünya'nın bütün takımlarından ayıran hasletini riske atanları affetmem. benim için selçuk uzaydan balıklama atlayan felix'ti bir kaç maç öncesine kadar, bu gece itibarıyla çakıldı. bir daha doğrulmaz, iddia ediyorum, son şampiyonlar ligi maçını oynadı. helke ki takım lige tutunma halatını bıraksın, taraftarın ilk saldıracağı, ilk alacağı kelle selçuk olacaktır.
istatistik futbolcusu, topu muslera'ya ver o şişirsin, nasıl olsa kalecinin isabetli pas çetelesi tutulmuyor. kankası burak'da stamford köprüsünde times nehrinin gel gitlerini seyre dalmış. utanın lan, seyit onbaşı'yı oynatsak en azından bir kaç ingiliz'in kafasını kopartır, türk'le taşşak geçilmeyeceğini bir asır sonra bir kere daha 7 düvele gösterirdi.
bizim çılgın türk'ler atalarına yaraşır bir futbol oynayamadılar, ama biri vardı ki, her saha bir savaş meydanıydı onun için. conk bayırında mustafa kemal'in askerleri gibiydi, stamford köprüsünde. felipe melo aslanlar gibi savaştı. kaleye muslera'yı geçirmiş adeta çelsiyle maç yaptı. ikisini çanakkale gazisi sayıp, olası bir büyük hezimeti önledikleri için bir kere daha minnetle övünüyorum.
bir de büyük galatasaray taraftarıyla övünüyorum, uçaklarını karşılamaya gitmek lazım. 92 ülke televizyonu maçı canlı yayınladı, bu mu mazlum ülkenin bir zamanlar avrupa'yı titreten şampiyonu demişlerdir. ne yazık ki futbol seyrettiremedik, sıçan gibi oynadık, ama bir büyük şampiyon takım taraftarı seyrettirdik. maç bitiminde yenilen taraftarın alkışlandığını ilk defa gördüm. taraftar, melo, muslera'ya teşekkürler, kenar yönetimi ve diğerleri de galatasaray çöplüğü.
604 kuralından en çok memnun olanlar, futbolcuların ta kendisi. yabancıysa, yatarak, maç bile oynamayarak yarısı ceplerini dolduruyor, türkler'de nasıl olsa 5 kişinin yeri garanti olduğundan ortaklaşa idare ediyorlar. rize maçında oynatamadığın şecu, eboue bir bakıyoruz ingiltere'de. şecu çimento yutmuş, içi beton tutmuş, beli ağrıyor. benim ömrüm yetmez, çocuklar yazın bir tarafa 30 sene sonra arayın bulun bu kazmayı. tekerlekli sandalyeye düşmemişse, şimdilerde moda laf, gelin benim mezarıma işeyin. 30 yaşında eğilemeyen adam 60 ında felç olur kardeşim.
9 futbolcu transfer edildi, şaka gibi, haramzadelere şikayet edeceğim. konuşmaların tapelerini yayınlasınlar, içimizdeki dolandırıcıları çıkarsınlar. geçmişte fatih terim'den bilirdim şebekeyi, o gittiğine göre hırsız kim çıksın ortaya. bu hayroviç denen imamı kim aldırdıysa boşalan silivri'ye atılması lazım. adam iş geçmişine 2 şampiyonlar ligi yazdırdı. rize maçında, konya maçında oynaması sakıncalı bulunan hıyar, şampiyonlar ligi kader maçlarında oynatılıyor. ne dedin acaba oyuna sokarken mancini. kadraja bile giremeden maçı tamamladı. ya veba burak'ı çıkarıp, verem umut'u almandaki sebep ne ola ki? italya'da eline düşse oynatırmısın?
ayakları dışında her uzvuyla top oynayabiliyor burak bey. beleş bir pozisyon bulamadı bu maçta yazık oldu, gol kaçıramadı. sahada gezindi durdu, faulünü yaptı, ofsayta bile giremedi. yediğimiz golü sahanın en güzel yerinden seyreden 4 lünün içinde bulundu. siyah zeytin çuvalına bir tane yeşil zeytin atın, 2-3 gün sonra onun da karardığını göreceksiniz. sneijder çöplükte oynamaktan kendisi de çöp oldu. muhtemelen hayatının en kötü futbolunu oynamıştır. drogba'da zevk yaptı. kendisi için hazırlanmış jübile maçını oynadı. adamlar akıllı, biz eşşeğiz, hoşaftan ne anlarız. onlar tanesini yemiş biz suyunu içiyoruz. drogba'nın en fazla 4-5 maçlık ömrü kaldı. ligin sonuna doğru götüne teneke bağlanır. ingiltere'den efsane olarak ayrılmış, türkiye'den masal olarak gönderilir.
koskoca galatasaray maçı şeref şutu atamadan bitirdi. 18 e giremedi. biz ne maçlar gördük, ne hezimetler seyrettik. 45 senenin en kötü, en ruhsuz, en futbol hezimeti avrupa kupası maçı oynadık. en üzüldüğüm şey, yenildiğimiz, elendiğimiz bir maçtan sonra canınız sağ olsun, yenseniz de yenilseniz de büyüksünüz diyememek oldu. geçen yıl kan kusturarak veda ettiğimiz şovdan, bu sezon sıçan gibi ayrıldık. maçı mancini'ye yazıyorum. selçuk ve burak'ın üstüne yıkıyorum. drogba'nın da elini sıkıp vedalaşıyorum. bir büyük eski futbolcu seyrettik, yeter, git, sana küfür ettirmeden. sen dünya futbolcususun, her zaman saygı duyacağım, ama galatasaray futbolcusu değilsin, bitmişsin.
7 banko oyuncumuz vardı, azalarak bitiyorlar, şu maçlar tamamlansa da sıfırlamadan çaresine baksak. muslera, melo, semih, telles, sneijder dışındakilerin tamamı çöp. değiştirip 50 futbolcu daha transfer etseler, bu kafayla, bu işleri kim yapıyorsa içlerinden en fazla 1 kişi oynar, forma ağırlığıyla gelebildiğimiz yere kadar gelir, kendi kendimizi avuturuz.
hazır fener abbas yolcuyken, biz de bütün çöpleri gönderip, fener gelene kadar avrupa'ya bile gitmeden bir futbol devrimini girişmemiz lazım. bizim futbol dışı şeyleri temizlememiz lazım. kafa yapısı değişmediği sürece kaldı 90 senemiz. 200. seneye girdiğimizde belki bir avrupa kupası daha kazanmış oluruz.
biz bir garip çingeneyiz nemize gerek gümüş zurna. kayseri maçına bakalım.
--- alıntı ---